Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 1975 yılında meydana gelen ve 2 bin 384 kişinin hayatını kaybettiği deprem nedeniyle 2006'da kent merkezinde kendilerine ev verilen vatandaşların sıkıntıları devam ediyor.

Depremden 31 yıl sonra kent merkezinde inşa edilen evlere yerleştirilen depremzedelerden, buna karşılık 10 yıl sonra ödemeleri şartıyla yaklaşık 10 bin TL istendi.

Kendilerine tebliğde bulunulmadığı halde bu borcun ödenmesinin istendiğini belirten depremzedeler, zor durumda olduklarını ve bankanın kendilerinden faiz istemesinin sıkıntılarını artırdığını söylediler.

Barış Mahallesi'nde ikamet eden depremzedelerden Hanefi Akgül, depremden hemen sonra yapılması gereken konutların yaklaşık 32 yıl sonra inşa edildiğini hatırlattı.

Akgül, "Bu evler teslim edilirken sözde ücret alınmayacaktı. Bunlar, mağdurlara parasız verilecekti. Şimdi de bankadan bize 'Eğer parayı ödemezseniz evlerinize haciz vereceğiz.' diye uyarı geldi. Şimdi toplu bir halde para ödeme miktarı geldi. Zaten burada altyapı ve çevre düzenleme sorunu devam ediyor. İşsiziz, çalışamıyoruz. Bazı insanların ödeyecek gücü yok. Yetkililerden yardımcı olmalarını, bu sıkıntılara bir çözüm bulmalarını istiyoruz." dedi.

"Borçlarımıza 4 bin TL faiz eklemişler"

Borçların ödenmesi yönünde kendilerine herhangi bir uyarı yazısı gelmediğini dile getiren Hasan Akyürek, şunları söyledi: "Bize 'Bu borçlanmayı kabul edin, size konut yaptıracağız.' dediler. Biz de bunu kabul ettik. Bizzat ben imzalamışım 8 bin TL'ye, bunu kabul ettik. 35 sene sonra bir müteahhit geldi, 'Size o zaman evler yapılmamış.' dedi. Biz de 'Eğer yapacaksanız 500 Evler tarafında yapın, kabul ederiz.' dedik. 'O zaman ben gideyim, araştırma yapayım, dosyanızı getireyim.' dedikten sonra gitmiş gelmiş ve evleri yapmışlar. Ondan sonra bize ne kâğıt ne de başka bir şey verdiler. Biz 10 seneye kadar bizden bu borçları almayacaklarını zannettik. 9 yıl önce yerleştik, şimdi bizim borçlarımıza 4 bin TL faiz eklemişler."

"Faizin silinmesini, borçların taksitlendirilmesini talep ediyoruz"

Bir arkadaşıyla bankaya gittiğini ve müdürle görüştüğünü ifade eden Akyürek, "Müdüre, 'Biz bunu imzalamışız, borcumuzu vereceğiz. Bize taksit yapın, kendimize göre yatıralım.' dedim. O da 'Biz önce faizi alacağız.' deyince 'Faizi alan da veren de cehennemdedir. Biz de vermeyeceğiz. Gelin konutları geri alın.' dedim. 8-9 sene oluyor, daha sonra 'Gidin paraları yatırın.' diye kâğıt gönderiyorlar. Bu millet mağdurdur. Aralarında 5 lira bile veremeyenler vardır. Bunlar bu parayı nasıl ödeyecekler? Yetkililere sesleniyorum. Faizin silinmesini, borçların taksitlendirilmesini talep ediyoruz." ifadelerini kullandı.

"Yetkililer bize kolaylık sağlasınlar"

Evlerinin 2006 yılında inşa edildiğini ve o günden bu yana mağdur durumda olduklarını savunan Yaşar Akyürek, "2008'den bu yana bizden faizi ile beraber almaya çalışıyorlar. Eğer geri ödemesi varsa bize makbuz gönderseydiler. Bin TL ise ne kadarsa ödemesini yapardık. Bunu toplamışlar, 12 milyar para bizden istiyorlar. Burada oturanların hepsi fakir kesimdir. Yetkililer bize yardımcı olsunlar, bize kolaylık sağlasınlar." şeklinde konuştu.

"Zamanında haber verseydiler ekmeğimizden keser, öderdik"

Abdullah Pasin ise kendilerinden istenen parayı verecek güçte olmadıklarını belirterek, "Bize, 'Barakalar teslim edildikten 10 seneye kadar sizden ödeme almayacağız. 10 yılın sonunda ödeme alacağız.' dediler. 1975'te deprem olmuş, 2017'de bizden para istiyorlar. Biz parayı nereden getirip verelim? Zamanında niye bize haber vermediler? Zamanında haber verseydiler biz de kendimizi ayarlardık. Şu anda para yoktur. Banka müdürü 'Parayı veriyorsanız verin. Yoksa avukat tutacağım, avukatın parasını size yükleyeceğim. Ondan sonra kazandığımız vakit evlerinizi ihaleye çıkartıp satacağız, Artık neye satılırsa satacağız.' diyor. Böyle bir şekilde bizi aldattılar. Zamanında haber verseydiler biz de ödememizi taksit yapar, ekmeğimizden keser, öderdik. Maalesef bu da gitti. Tebligatı niye zamanında vermediler? Evleri teslim aldığımız vakit söyleyebilirlerdi. Bize '13 bin TL'yi tıkır tıkır ödeyeceksiniz.' diyorlar. Yetkililer bize vaat vermiş, 10 sene sonra ödeyeceğiz. Daha 10 sene bitmemiş, 2 senemiz kaldı. Bu 2 seneden de vazgeçmişiz. Takside bağlasınlar ve faizi almasınlar, biz taksitimizi ödeyelim. Ondan sonra evimi kepçenin dibine vuracak, bana 'Git.' diyecek. Ben nereye gideyim? Devlet bana ev bulsun gideyim." dedi. (M. Hüseyin Temel, Mehmet Çelik - İLKHA)