M. ERKAN YAVUZ- DOĞRUHABER

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çin Halk Cumhuriyeti'ne hareketi öncesinde, Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi, gazetecilerin sorularını yanıtladı. ABD'nin YPG'ye ağır silah verme kararına bir kez daha tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "ABD`nin yanına terör örgütünü yakıştıramıyoruz" diye konuştu. Erdoğan, "Şimdi de biz en üst düzeyde Sayın Trump'la bu görüşmeleri yapalım istiyoruz ki bizim yapacağımız görüşme virgül mesabesinde değil nokta mesabesinde olacaktır. Bu bakımdan önemli" diye konuştu. Erdoğan`ın ABD ziyareti öncesi yaptığı açıklamalarını sorduğumuz uzmanlar iki “müttefik” ülke ABD ve Türkiye arasında iplerin kopabileceğine dikkat çekti. Uzmanlar ABD`nin beslediği YPG`ye karşı askeri harekâtın masada olduğunu vurgulayarak Erdoğan-Trump görüşmesinin bunu netleştireceğinin altını çizdi. Bir yandan Türkiye ile müttefik olan ABD`nin diğer yandan Türkiye`nin düşmanı bir unsuru beslemesi ve yapılan sert açıklamalar kamuoyunda da ‘ipler kopuyor mu?` yorumlarına neden oldu.

‘SÖZLER TUTULMAZSA TÜRKİYE DE CİDDİ BİR POLİTİKA DEĞİŞİKLİĞİNE GİDEBİLİR`

Cumhurbaşkanı Erdoğan`ın Trump`ı kendi tezlerine ikna edeceğine inandığını dile getiren Uluslararası İlişkiler Uzmanı Prof. Dr. Serdar Demirel, “Yani Erdoğan açıkçası Trump`ın yanlış bilgilendirildiğini, Obama ekibinin hala aktif olduğunu ve Trump`ın politikalarına yön verdiğini düşünüyor. Bu bağlamda elindeki bilgi ve belgelerle ABD başkanını özellikle YPG/PKK konusunda ikna edebileceğini düşündüğü için şu ana kadar adına geçiş süreci dediği zamanı bekledi. Dolayısıyla ABD ziyaretinden sonra net bir tavır ortaya koyacaktır. Çünkü Trump daha önce bu konuda güvence vermişti. Şayet bu sözlerini tutmaz ve Obama politikalarını sürdürmeye devam ederse Türkiye de ciddi anlamda bir politika değişikliğine gidebilir. YPG/PKK meselesi Türkiye için bir milli güvenlik sorunudur. ABD`nin bu örgütlere silah vermesi herhangi bir siyasi tercih değildir. Tamamen Türkiye`nin güvenliğini, bütünlüğünü tehlikeye atmak demektir. Bütün bu yapılanlara karşın Türkiye`nin sessiz kalması gibi bir durum beklenemezdi. Nasıl ki Cumhurbaşkanı Erdoğan ABD`ye gitmeden yönetim, YPG`ye içinde ağır silahların olduğu bir yardımı daha yapacaklarını açıkladı. Erdoğan da ABD`ye gitmeden mesaj vererek pazarlığı şimdiden başlatmış oldu. Bunlar çok net mesajlardı, Türkiye halkının da beklentisi bu.” şeklinde konuştu.  

‘TÜRKİYE ASKERİ OPERASYON SEÇENEĞİNİ KULLANABİLİR`

Prof. Dr. Demirel, “ABD devamlı YPG/PKK`yi Rakka`daki DEAŞ varlığını bahane göstererek meşru göstermeye ve kabul ettirmeye çalışıyor. Türkiye de buna karşılık ABD`nin ürettiği bütün argümanları elinden alarak ‘eğer operasyon yapacaksanız beraber yapalım, zaten en büyük mücadeleyi DEAŞ`e karşı biz veriyoruz` diyor başından itibaren. Bütün bunlara rağmen ABD yönetimi YPG`yi silah vererek desteklemeye devam ederse Türkiye askeri operasyon seçeneğini kullanır. Bu operasyonu ABD`ye rağmen yapar diye düşünüyorum” dedi.

‘PYD`YE SİLAH VERİLMESİ KABUL EDİLEMEZ`

Dış Politika Uzmanı Can Acun ise, “ABD`nin, PKK`nın Suriye`deki uzantısı olan PYD/YPG`ye silah vermesi ve stratejik ortak olarak kabul etmesi Türkiye için kabul edilemez bir durumdur. Güya Türkiye`nin müttefiki olan ABD`nin, doğrudan bir terör örgütüne silah verip destek vermesi kabul edilebilir bir durum değildir. Türkiye de buna her düzeyden çok sert tepki gösterdi. Özellikle ABD`nin YPG/PKK`ya silah vermekle Türkiye`nin terörle mücadelesinin baltalandığını ortaya koydu. ABD, Türkiye`nin çekincelerine, tepkilerine rağmen 2014 yılından bu yana YPG/PKK ile işbirliği yapmaya devam ediyor. Bunu artık açıktan ve resmi olarak yapıyor.” ifadelerini kullandı.

‘TÜRKİYE YPG`YE KARŞI BÜYÜK BİR ASKERİ HAREKÂT BAŞLATACAK`

Erdoğan`ın ABD ziyaretinin önemli olacağını vurgulayan Acun, “Çünkü Trump ile görüşmelerindeki ana gündem kaynağı YPG/PKK olacaktır. Bu noktada Türkiye`nin elinde çeşitli opsiyonlar var. Öncelikle hala yürüttüğü diplomasi ile ABD`yi YPG/PKK`ya destek vermemesi noktasında ikna etmeye devam edecek. Ama askeri seçeneklerini de hazırlamış durumda. Türkiye hem Irak`ın kuzeyi hem Suriye`nin kuzeyi için bütün askeri planlamalarını yapmış durumda. Tabi bütün bunlar bir konjöktür ve zaman meselesi aynı zamanda. Suriye`de sadece ABD yok, Rusya ve İran gibi güçlü ülkeler de var. Bütün bunlarla karşı karşıya gelmemek için Türkiye ciddi anlamda bir trafik yürütüyor. Ama en nihayetinde Türkiye YPG`ye karşı büyük bir askeri harekât başlatacak. Bunu da bir zamanlama dilimine yayarak değerlendirdiğini düşünüyorum. Özellikle Erdoğan ile Trump görüşmesi sonrasında bu saydığımız olasılıklar büyük oranda netleşmiş olacaktır. Türkiye seçeneklerini bu görüşmeden sonra daha kararlı bir şekilde değerlendirecektir.” diye konuştu.