• DOLAR 34.466
  • EURO 36.354
  • ALTIN 2937.523
  • ...
Türkiye-Rusya ilişkilerinin serüveni
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Riyad Makaev - Doğruhaber/Analiz

Türkiye-Rusya ilişkileri temelleri 15. yüzyıl sonlarında Osmanlı Devleti ile Çarlık Rusya`sı arasında başlayan ilişkilere dayanır. Dönem dönem inişler ve çıkışlarla dolu olan Türkiye-Rusya ilişkilerine Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra yaşananlara bir göz atalım.

Sovyetler Birliği 1991`de dağıldıktan sonra Türkiye Rusya arasında müteahhitlik ve bavul ticareti gelişti. Sarp sınır kapısı da açıldı. 1980`lerde başlayan doğalgaz anlaşmalarıyla Türkiye, Rusya`dan doğalgaz almaya başladı. Mavi Akım anlaşması yapıldı. Türkiye`de resmi ve gayri resmi olarak yaşayan ve çalışan yaklaşık iki milyon Rus vatandaşı bulunmaktadır. Rusya`da ise gayri resmi rakamlara göre yaklaşık bir milyon Türkiye vatandaşı bulunuyor.

Doksanlı yıllarda Türkiye-Rusya ilişkilerinde siyasi olarak pek ciddi işbirlikleri söz konusu olmadı. Doksanlı yıllardan İki binli yıllara kadar Rus-Çeçen savaşında Türkiye Müslüman Çeçenleri gayri resmi olarak desteklediğinden Rusya Türkiye ile çok hassas ilişkiler içerisinde idi. Rusya PKK`ya silah desteğini sağlıyor, Türkiye ise Çeçenleri ülkesine kabul ediyor ve gazilere insani desteğini sağlıyordu.  İki Asya kıtasında yer alan ülkeler arasında 2009 yılından bu yana, bugüne kadar süregelen ikili ilişkilerle karşılaştırıldığında hiç de olağan olmayan bir ziyaret trafiği yaşanmıştır. Abdullah Gül 2009 yılının Şubat ayında, görevi sırasında Rusya`nın başkenti Moskova`yı ziyaret eden ilk Türk Cumhurbaşkanı olmuş, iki ülkenin Başbakanları Recep Tayyip Erdoğan ile Vladimir Putin`in 2009 yılı Mayıs ayında Soçi`deki buluşmasını, aynı yıl içinde Putin`in Türkiye ziyareti, Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu`nun 2010 yılının Ocak ayındaki iade-i ziyaretleri takip etti. Yine 2010 yılının Mayıs ayında ise Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev, meslektaşı Abdullah Gül`ün konuğu oldu. Ülkeler arasında olağan bir siyasi ilişkiler pek yaşanmadı. İki ülke çıkar ilişkileri yürüttü. Türkiye ABD ve NATO müttefiki ve Rusya her zamanki gibi Batı karşıtı bir devlet statüsünü sürdürdü. 

Temmuz 2012 tarihinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan Kremlin`de görüştüler. Liderler, ekonomik ilişkiler, nükleer enerji alanında ortak projeler ve buna ek olarak Suriye sorununu müzakere ettiler. Türkiye ve Rusya arasında ticari anlaşmalar neticesinde ticaret hacmi hep büyüyerek gelişti. Ancak, Türkiye-Rusya ilişkileri siyasi alanda da aynı başarı gösteremedi. Türkiye ve Rusya arasında devam eden siyasi anlaşmazlıklar hep devam etti.

Kıbrıs sorunu

Türkiye-Rusya ilişkileri özellikle de giderek artan ekonomik çabalar başta olmak üzere kimi ortak çıkarların yanı sıra aynı zamanda sayısız farklılıklardan da oluşmaktadır. Örneğin Kıbrıs sorunu ile Kafkasya`da Türkiye ve Rusya hala farklı düşünmektedir. Hala bu konularda bugüne kadar verimli bir ilerleme kat edilemedi. Sorun hala devam etmektedir.

Kırım sorunu

Kırım ve Doğu Ukrayna'daki Rus azınlık ayaklanıp Kırım Rusya tarafından ilhak edilince Türkiye Cumhurbaşkanı Kırım'da tarihi haklarının bulunduğunu söyledi. Özellikle Rus Su-24 uçağının düşürülmesinden sonra Türkiye Ukrayna'ya açıkça destek olmaya başladı. Türkiye Ukrayna'ya hem politik hem de askeri alanda yardım etmiştir. Kırım sorunu hala devam etmektedir.

Suriye sorunu

Suriye`de rejiminin değişmesini isteyen batılı devletler ve ABD, ÖSO silah ve cephane yardımı yaparken, krizin çözümünde Türkiye Devleti, Esed rejimine karşı çıkarken Rusya ise Esed yanlısı olduğunu beyan etmektedir. Kasım 2015`te Rus Su-24 tipi uçak Türk hava sahasını işgal ettiği için devriye gezen Türk F-16'ları tarafından vurulunca Türkiye-Rusya ilişkileri tekrar bozuldu. Rusya Türkiye ile olan sivil uçak seferlerini, meyve-sebze ticaretini, siyasi ilişkilerini askıya aldı. Putin, ''Sırtımızdan bıçaklandık'' ifadesini kullandı. G20 zirvesinde belirttiği "DAEŞ'e destek veren G20 ülkeleri var" sözünü yineleyerek Türkiye'yi ve NATO ülkelerini DAEŞ'ten petrol almakla suçladı. Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov 25 Kasım'daki Türkiye ziyaretini iptal etti ve yaptığı basın açıklamasında: " Ben Türkiye'ye gitmiyorum, siz de gitmeyin, çünkü Türkiye Mısır'dan güvenli değil" açıklaması yaptı. Türkiye ve Rusya bazı alanlarda ambargo uygulanmış, bu turizm konusunda en etkili olanıdır. Sonraki dönemlerde Rusya'nın Türkiye'den ithal edilen ürünlere kısıtlama getirmesi başta St.Petesburg olmak üzere Rusya'da otomobil ve beyaz eşya fabrikalarını durma noktasına getirdi. Diğer gıda ve tüketim ürünleri olmak üzere Rusya ekonomisi durma noktasına geldi. Daha sonraları bazı Türk İşadamları, Rusya'dan ayrılma kararı aldı ve Rusya'daki merkezlerini kapatma kararı aldı.

Türkiye'nin Rusya'dan özür dilemesi yeniden ilişkileri düzelmesine sebep oldu. 15 Temmuz`dan sonra Türkiye-Rusya ilişkileri daha da iyiye gitti. Suriye`de Türkiye ve Rusya ilk defa askeri alanda işbirliği yaparak DAEŞ`e karşı operasyonlara başladı. Halep konusunda yeni bir krizden dönüldü. İyi giden ilişkiler son Kremlin`de yapılan Erdoğan-Putin görüşmelerinde yeniden her şeyine geride bırakmış gözükse de siyasi anlaşmazlıklar ve tartışmalar şimdilik devam ediyor. Suriye`de daha neler olacak? Rusya tarih boyunca hiç ama hiçbir zaman sadık kalmadığı anlaşmalara Suriye konusunda sadık kalacak mı, ilerleyen zaman gösterecektir. Rusya`nın PYD ve diğer Kürt gruplara verdiği desteği kesilecek mi, PKK`yı terör listesine alacak mı, hep birlikte göreceğiz. Rusya her zaman köşeye sıkışınca ezeli düşmanla bile dost olabilen ve normal halinde istediği gibi attığı imzayı hiçe sayarak siyaset yürüten bir devlet yapısına sahiptir.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir