RTÜK yayın yasaklarını genişletti
KHK ile yayın yasağı kapsamını genişleten RTÜK, terör saldırılarından sonra televizyonların nasıl yayın yapacağı konusunda kurallar koydu. Muhabir ve sunucuların `abartılı` ifadeleri, olay yeri görüntüleri, gün boyu ekranda kalan `son dakika` gibi yazılar yayın yasağı kapsamında değerlendirilecek.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) yayın yasaklarının kapsamıyla ilgili bilgi notunda, terör saldırılarından sonra nasıl haber yapılacağıyla ilgili kurallara yer verildi. Buna göre olay yeri, ambulans, polis aracı, itfaiye görüntüleriyle tanık anlatımları vermek yasak kapsamında. RTÜK'e göre, sunucu ve muhabirlerin "abartılı" ifadeleriyle, "olayın sıcaklığı geçmesine rağmen gün boyu ekranda kalan 'son dakika, sıcak haber'" gibi yazılar da yayın yasağı kapsamında değerlendirilecek.
Bilgi notunda; "marka şehir" diye bahsedilen İstanbul, İzmir, Antalya gibi kentlere yönelik saldırılarla; havaalanları, limanlar gibi kritik alt yapı tesislerine saldırılarla ilgili yayınların da aynı kapsamda olduğu belirtildi.
Resmi açıklamalar ve sadece alt yazıyla yapılan bildirimlerin ise yasak kapsamında olmadığı vurgulandı.
Sadece alt yazı yasak kapsamında değil
"Terör amaçlı saldırılar, patlama ve benzeri yayın yasağını gerektiren olaylara ilişkin Cumhurbaşkanı, Başbakan, bakanlar, vali, emniyet müdürü gibi resmi makamların açıklamaları, olay öncesine ilişkin veya resmi makamlarca dağıtılan görüntüler ve resmi makamların açıkladığı bilgi ve verilere ilişkin haberler yayın yasaklarının kapsamında değerlendirilmeyecektir. Yayın yasağını gerektiren olaya ilişkin görüntü içermeyen alt yazıyla bildirim ve yayın akışı kesilmeksizin haber saatlerinde verilen ve yasakları içermeyen haberler yayın yasaklarının kapsamında değerlendirilmeyecektir."
'Son dakika' vurgusu
"Resmi makamlarca dağıtılan görüntü ve bilgiler dışındaki varsa patlama saldırı sonucu yaralanan ya da hayatını kaybeden kişilere ait görüntü, görsel öğe ve benzeri unsurlar ve bunlarla ilgili abartılı anlatımlar, olay anı (patlama, saldırı vb.) ve olay sonrası (patlama, saldırı vb.) olay yeri görüntüleri, olay anı ve sonrasında vatandaşların yaşadığı korku ve paniği gösteren görüntüler (itfaiye, polis aracı, ambulans görüntüleri, olay anı ve sonrasındaki tanık anlatımları, görevlilerin olaya ilişkin olay sonrasındaki çalışmaları ve delil toplama faaliyetleri), kamu görevlilerinin olay yerinde yürüttükleri çalışmalar, olay yerinin tespitine yönelik yer ve konum bilgileri ile buna imkân verecek görüntüler, fâil ve olaya iştirak etme şüphesi bulunanların isimleri, yaşadıkları şehirler ve kullandıkları araçlara ilişkin bilgiler, şüpheli terör örgütlerinin isimleri ve soruşturmanın gizliliğini ihlâl edebilecek benzer bilgi, görüntü, haber, eleştiri ve yorum içeren yayınlar, sunucu ve veya muhabirlerin ajitasyon içeren abartılı ifadeleri, olayla ilgili toplumda korku, panik ve kargaşa oluşturabilecek, terör örgütlerinin amaçlarına hizmet edebilecek yayınlar, olayın sıcaklığı geçmesine rağmen gün boyu ekranda kalan 'son dakika, sıcak haber' vb. yazıları, yayın akışının kesilerek sürekli yayın yasağına neden olan olaya ilişkin görüntülere ve yorumlara yer verilmesi yayın yasağının kapsamında değerlendirilecektir."
'Marka şehirler'e saldırılarla ilgili yasak
"İstanbul, İzmir, Antalya gibi marka şehirlerimize yönelik yapılan saldırılarla havaalanları, limanlar gibi kritik alt yapı tesislerine yönelik gerçekleştirilen saldırılara ilişkin olarak terör örgütlerinin amaçlarına hizmet edebilecek yayınlar yayın yasağının kapsamında değerlendirilecektir."
Geçici yayın yasağı yetkisi kimlerde?
RTÜK'ün bilgi notunda, geçici yayın yasağı getirebilme yetkisinin Başbakan ya da Başbakan'ın görevlendireceği bakana verildiği belirtildi. Mahkemelerin de hangi durumlarda yayın yasağı getirebileceğine yer verildi. Yasak ve kısıtlamalara aykırı yayın yapılması halinde hangi cezaların verileceği de açıklandı.
"6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun`un 'Olağanüstü dönemlerde yayınlar' başlıklı 7`nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan; 'Savaşlar, terör amaçlı saldırılar, doğal afetler ve benzeri olağanüstü durumalrın ortaya çıkardığı kriz zamanlarında da ifade ve haber alma özgürlüğü esas olup, yayın hizmetleri önceden denetlenemez ve yargı kararları saklı kalmak kaydıyla durdurulamaz. Ancak milli güvenlğin açıkça gerekli kıldığı hallerde yahut kamu düzeninin ciddi şekilde bozulmasının kuvvetle muhtemel olduğu durumlarda, Başbakan veya görevlendireceği bakan geçici yayın yasağı getirebilir.' hükmüyle geçici yayın yasağı getirebilme yetkisi Başbakan veya görevlendireceği bakana verilmiştir."
"5817 sayılı Basın Kanunu`nun 3`üncü maddesinin ikinci fıkrasında yer alan 'Basın özgürlüğünün kullanılması ancak demokratik bir toğlumun gereklerine uygun olarak; başkalarının şöhret ve haklarının, toplum sağlığının ve ahlâkının, milli güvenlik, kamu düzeni, kamu güvenliği ve toprak bütünlüğünün korunması, devlet sırlarının açıklanmasının veya suç işlenmesinin önlenmesi, yargı gücünün otorite ve tarafsızlığını sağlanması amacıyla sınırlanabilir' hükmü doğrultusunda mahkemelerce de yayın yasağı getirilebilmektedir."
Hangi cezalar verilecek?
"6112 sayılı kanunun 7`nci maddesinin dördüncü fıkrasında ise, 'Bu maddeyle 9/6/2004 tarihli ve 5187 sayılı Basın Kanunu uyarınca getirilen yayın yasak ve kısıtlamalarına aykırı olarak yayın yapılması halinde, Üst Kurul tarafından medya hizmet sağlayıcı kuruluşun programlarının yayını bir gün durdurulur ve bu halde 32`nci maddenin dördüncü fıkrası uygulanır. Bir yıl içinde; aykırılığın tekrarı halinde medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayınlarının beş güne kadar, ikinci kez tekrar edilmesi halinde on beş güne kadar durdurulmasına, üçüncü kez tekrar edilmesi halinde ise yayın lisansının iptaline karar verilir' hükmüne yer verilmek suretiyle, tüm bu yayın yasaklarının ihlâli halinde uygulanacak müeyyideler düzenlenmiştir."
Kaynak: Al Jazeera