MUSTAFA KARAKAŞ / HABER/ANALİZ / DOĞRUHABER

Türkiye başta olmak üzere İslam dünyasına İnsan Hakları karnesi vermeye meraklı olan Batının insan hakları karnesini sizler için derledik. Siyahilere ve Müslümanlara ayırımcılıktan göçmen karşıtlığına, sapkınlıktan, ibadet yerlerine saldırıya kadar neredeyse tüm konularda sınıfta kalan Batı, batmaya yakın bir profil çiziyor.

ABD IRKÇILIĞI SÜRÜYOR

Kızılderili soykırımı ve siyahileri köleleştiren tarihsel bir miras üzerine kurulan ABD`de aslında çok fazla değişen bir şey yok. Siyahilerin sistematik olarak katledildiği Amerika`da beyaz polis deyim yerinde ise “kovboyluk” yapmaya devam ediyor. Yargı da, beyaz kovboylara yasalarla destek veriyor. Son örnek Kuzey Carolina'nın Charlotte kentinde yaşandı

ABD`de yargı, Keith Lamont Scott adlı siyahiyi öldüren polisin yargılanmasına gerek görülmediğine hükmetti.

Kuzey Carolina'nın Charlotte kentinde, 43 yaşındaki Scott'u öldüren ve günlerce süren protesto gösterilerine neden olan polis memuru Brentley Vinson hakkında Bölge Savcılığı kararını verdi.

Savcı Andrew Murray, düzenlediği basın toplantısında, Vinson'ın tutumunun yasalara uygun olduğunu ve söz konusu polis memuruna herhangi bir suçlama yöneltilemeyeceğini, yargılanmasına gerek görülmediğini söyledi.

Scott'ın ailesi ise karar nedeniyle büyük hayal kırıklığı yaşadıklarını, tek istediklerinin polisin yanlış yaptığını görmesi olduğunu kaydetti.

2016 yılının ilk yarısında 561 sivili öldüren ABD polisi 2015`te ise 925 vatandaşını öldürmüştü. 2015 ve 2016 da Kimi yerlerde özellikle siyahilerin hedef alınmasından dolayı günlerce süren sokak olayları yaşanmıştı.

TAŞ ATAN MÜSLÜMANA 10 YIL CEZA

Bir skandal da Macaristan`da yaşandı. Macar polisine taş atan Suriyeliye tam 10 yıl hapis cezası verildi.

Geçen yıl Eylül ayında Röszke-Horgos sınır kapısında polis ile sığınmacılar arasında çıkan arbede dolayısıyla gözaltına alınan Suriyeli bir kişi, ''arbedede yer alarak sınırı yasa dışı ihlal etmek ve devlet kurumunu zorlamak amacıyla kişiye şiddet uygulayarak terör eylemi gerçekleştirmek'' suçundan dolayı 10 yıl hapse mahkûm edildi.

Macar sınırına geldiğini belirten Suriyeli ise terörist olmadığını ve Macar kanunlarını hiçbir zaman ihlal etmek istemediğini söyledi.

Elleri ve ayakları kelepçeli bir şekilde mahkeme salonuna getirilen Suriyeliye ömür boyu Macaristan'a giriş yasağı konuldu. 10 yıl ceza alan Suriyeli, en erken cezasının üçte ikilik süresini tamamladığı takdirde cezaevinden çıkabilecek.

Geçen yıl 16 Eylül'de Macaristan-Sırbistan arasındaki Röszke-Horgos sınır kapısında Macaristan'ın kapıları açması için yüzlerce sığınmacı kapıyı zorlamış bunun üzerine Macar polisi ile sığınmacılar arasında arbede çıkmıştı. Macar polisinin tazyikli su ve biber gazı ile müdahale etmesi üzerine sığınmacılar da polise tahta parçaları, taş ve şişelerle karşılık vermişti.

Bu karar muasır medeniyet hayalleri kuran tüm ülkelere ders olmalıdır. Yüzlerce yıl önce Ruslardan kaçıp Osmanlı`ya sığınan ve “Macar Mülteciler Sorununun” doğmasına neden olan Macarların bu tutumu klasik batı aklının ve ahlâkının bir sonucudur.

ALMAN TOPLUMU FAŞİSTLEŞİYOR

Bir diğer gelişmiş batı demokrasisi(!) örneği olan Almanya'nın başkenti Berlin'de bir genç kız, başörtülü olduğu için tramvayı kullanan vatman tarafından tramvaydan indirildi.

Berlin polisinden yapılan açıklamaya göre, 14 yaşındaki bir genç kız, Bölschstrasse adlı durakta tramvaya bindikten sonra vatmanın hoparlörlerden başörtülü olan kimseyi taşımayacağı yönünde bir anons yaparak kendisinin tramvaydan inmesini istediğini anlattı. Tramvayda bulunan herhangi bir yolcudan destek alamadığını aktaran genç kız, tedirgin bir şekilde tramvaydan indiğini dile getirdi.

Berlin eyaletinin toplu taşıma şirketi BVG sözcüsü Petra Reetz ise suçlamanın incelendiği, bunun için görüntülerin değerlendirileceğini vurguladı.

Her ne kadar soruşturma açılmış olması sevindirici olsa da koca tramvayda tek bir Almanın bile vatmana tepki göstermemesi Batının ırkçı damarını son derece bariz bir şekilde ortaya koymaktadır.

SALDIRIN! CAMİLERE SALDIRIN!

İnançlara özgürlük sosu ile yeryüzünü cehenneme çeviren, Afrika kıtasını İncil üzerinden sömürgeleştiren Batılının inançlara nasıl yaklaştığını da birkaç somut örnekle ortaya koyalım.

-ABD'nin Kaliforniya, Georgia ve Florida eyaletinde cami cemaatine tehdit mektupları gönderildi. Aynı merkezden gönderilen ırkçı mektuplarda ABD`nin yeni başkanı Trump övülürken mektubun tedirginliğe neden olduğu bildirildi.

-Macaristan`ın güneyindeki Asotthalom kentinde cami ve minare yapılması, ezan okunması, burka ve burkini giyilmesi yasaklandı.

-İsveç`te son dönemlerde tam 21 kez cami/mescitlere saldırı düzenlendi, cami ve mescit kapılarının önüne “domuz kafası” bırakıldı.

-Bu hafta içinde Bredeng Mahallesi'ndeki mescide giren faşistler, ibadethanenin duvarlarına gamalı haç çizdi, havai fişek atarak kundaklama girişiminde bulundu ve duvarlara 'Müslümanlara ölüm' şeklinde sloganlar yazdı.

-İnsan haklarına ve inanç özgürlüğüne en fazla önem verdiği iddia olunan Kanada`nın da diğerlerinden pek bir farkı yok. Kanada'nın Quebec eyaletinde kültür merkezi; Calgary kentinde iki mescit, Hamilton kentinde bir cami kısa bir zaman zarfında saldırıya uğrayan İslami kurumlar. Daha önce de Montreal kentindeki Dorval Camii'ne, ırkçı gruplar afiş yapıştırmıştı.

MUASIR MEDENİYET DEĞİL; SAPIK MEDENİYET

Şüphesiz Batı medeniyetindeki tek sorun ırkçı ve İslam düşmanı tutum değil; şimdilerde yeni ortaya çıkan ama gelecekte bu medeniyeti yok edecek en büyük zulmü açık bir şekilde işliyorlar: Sapkınlık…  Dünyada 17, Avrupa'da 12 ülkede eşcinsel evlilik var. Eşcinsel evliliği özendiren propagandalar bir başka alçaklığı doğurmaya başladı: Pedofili….

Pizzagate skandalı ile gün yüzüne çıkan tabloya göre ülkeleri yöneten idareciler bile bu alçaklığın içinde.

Çocukların sapkın emeller için kullanıldığı bu skandalda Hillary Clinton`dan Obama`ya kadar pek çok yöneticinin adı geçtiği halde Türkiye medyası nedense hemen hemen hiç ilgi göstermedi.

Şüphesiz bu rezaletin çocuklar ayağı İslam dünyasını oldukça fazla ilgilendiriyor.

Almanya Federal Asayiş Dairesinin Ağustos ayı verilerine göre, Almanya'ya sığınan 8 bin 991 Suriyeli çocuk kayıp. Batıdaki Pedofili sapıklığının ortaya çıkmasından birkaç ay önce ifade edilen bu veriler “Müslümanların çocukları sapıkların emellerine mi alet ediliyor?” diye yeni bir sorgulamaya neden oldu.