• DOLAR 32.567
  • EURO 34.946
  • ALTIN 2429.1
  • ...
ATEŞ yalnız düştüğü YERİ YAKMASIN!
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Adana / doğruhaber

Adana`nın Aladağ ilçesinde bulunan 3 katlı özel bir öğrenci yurdunda önceki gün akşam saatlerinde çıkan yangında 11`i öğrenci biri eğitmen 12 kişi hayatını kaybetti. Elim olayda 24 kişi de yaralanarak tedavi edilmek üzere çeşitli hastanelere kaldırıldı. Olayla ilgili açıklama yapan Adana Valisi Mahmut Demirtaş, “Yangında 12 vatandaşımızı kaybettik. Bunlardan 11`i öğrenci, biri eğitmen; 24 vatandaşımız da yaralı. İçeridekilerin tamamına ulaştık. İlk belirlemelere göre yangının elektrik kontağından çıktığını tahmin ediyoruz.” dedi.

Demirtaş, yaralıların hastaneye kaldırıldığını belirterek, “Yaralılardan durumu ağır olan herhangi kimse yok. Yaralılardan bazıları pencereden atlamışlar.” ifadesini kullandı.

YANGININ ÇIKIŞ NEDENİ ELEKTRİK KONTAĞI

Olayın duyulmasının hemen ardından Adana`ya gelen Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya ile beraberindekiler, Adana`daki hastanelerde tedavi gören yaralıları ziyaret etti. Kaynak, ziyaretler sonrası yangının çıkış nedeniyle ilgili yaptığı açıklamada, “İlk verilen bilgiler, bu yangının trafodaki elektrik kontağından çıktığı... Tabii ahşap kaplamalar var, strafor, yalıtımlar var bunlar tutuşmuşlar. Çocuklarımızın bir kısmı da atlamaları sonucunda ayaklarında kırıklar var, bir kısmının dumandan etkilenmeleri sonucu, hastalıkları var.” diye konuştu.

VERİLEN İLK BİLGİ KİLİDİN HİÇ OLMADIĞI ŞEKLİNDE

Başbakan Yardımcısı Kaynak, yurdun yangın çıkış kapısının kilitli olduğu iddiasıyla ilgili olarak, “Akşam biz 03.30`da oradaydık. Orada, bize hem Aladağ savcımız hem olay yeri inceleme ekiplerinin verdiği ilk bilgi, kilitli değil, kilidin hiç olmadığı şeklindeydi.” ifadelerini kullandı. Binanın ruhsatlı bir bina olduğunu belirten Kaynak, “Milli Eğitim Bakanlığımızın çalışma izni verdiği bir binadır. Haziran ayında, çok da uzak olmayan bir tarihte gerekli denetimler yapılmıştır.” bilgisini verdi.

8 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

Kozan Cumhuriyet Başsavcılığından, öğrenci yurdundaki yangınla ilgili yurtta görevli 8 kişi hakkında gözaltı kararı verildiği bildirildi. Başsavcılıktan yapılan yazılı açıklamada, yangında 12 kişinin öldüğü, 24 kişinin yaralandığı hatırlatılarak, “Herkesi derin bir üzüntüye boğan elim olayla ilgili olarak ivedilikle başlatılan soruşturma kapsamında, yangına ilişkin herhangi bir ihmalin bulunup bulunmadığı, varsa bu kişilerin tespiti ve şüphelilerin adalet karşısına çıkarılmaları amacıyla 3 cumhuriyet savcısı görevlendirilmiştir.” ifadelerine yer verildi. Açıklamanın devamında, “Soruşturma kapsamında öğrenci yurdunda görevli olan 8 kişi hakkında gözaltı kararı verilmiş olup, yangına ilişkin ihmali olan fail ya da faillerin ortaya çıkarılmasına yönelik soruşturma çok yönlü olarak devam ediyor.” denildi.

YANGINDA HAYATINI KAYBEDENLERİN İSİMLERİ BELİRLENDİ

Öte yandan çıkan yangında hayatını kaybeden 12 kişinin isimleri de belirlendi. Yangında hayatını kaybedenlerin isimleri şöyle: “Sare Betül Genç(görevli), Fatma Canatan (görevli), Sema Nur Aydoğdu (8.sınıf), Gamze Bagir(7. sınıf), Bahtınur Baş (5. sınıf), Nurgül Pertlek (6. sınıf), Tuğba Aydoğdu (5. sınıf), Sümeyye Yetim (7. sınıf), Cennet Karataş (5. sınıf), Sevim Köylü (8. sınıf), İlknur Maden (7. sınıf) ve Zeliha Avcı.(8. sınıf)” 

‘O YURTTAN BAŞKA SEÇENEĞİMİZ YOKTU`

Yangında hayatını kaybeden çocukların yakınları da El Cezire`ye konuştu. Yurt yangınında hayatını kaybeden 5. sınıf öğrencisi Cennet Karataş`ın babası Mehmet Karataş “Burası tek yurttu. Eleştirme şansımız da, başka seçeneğimiz de yoktu” dedi.

5. sınıf öğrencisi Cennet Karataş`ın Belediye işçisi babası Mehmet Karataş, gözyaşları içinde “Geleceğimdi benim. Sıcakkanlı, öyle güzel bir çocuktu ki, ömrüm boyunca unutamam… “Köyde okul yoktu. Aladağ`da başladı. Tek yurttu burası. Eleştirme şansımız da yoktu ki. Başka seçeneğimiz yoktu. Mecburduk. Ücretsiz kalıyordu.” 

ULAŞIM OLMADIĞI İÇİN AİLESİNİ GÖREMİYORDU

“Okul açıldığından bu yana üç kez görüşebildik. Hafta sonları da gelemiyordu, ulaşım sağlanamamıştı. Ben kendi imkânlarımla kızımı alıyordum. Belediye başkanına ‘Ücretsiz servis verin; çocuklarımız eve gelebilsin hafta sonları` dedik. Daha bir şey yapmamışlardı. Onu da çok gördüler. En son geçen hafta TEOG tatili var diye almıştım kızımı, 4 gün kaldı yanımızda. Pazartesi sınavı vardı, döndü. Kızım okumak istiyordu. Hangi liseyi kazanırsa imkânlarımı zorlayıp yollayacaktım. Durumumuz yok ama elimden geleni yapacaktım.”

‘ELEKTRİK SAYACI DEĞİŞMİŞ` SÖYLENTİSİ

“Denetleyiciler kurumları iyi denetlesin, herkes işini iyi yapsın” diyen Baba Karataş, Aladağ`da elektrik sayacının o gün değiştirildiğinin konuşulduğunu söyleyerek, “Yangının iyi araştırılmasını istiyorum” diye konuştu.

Karataş daha önce Aladağ`da bir devlet yurdu olduğunu ama onun binası yıkık olduğu için boşaltıldığını da söylüyor, “Orası hâlâ öyle boş. Yapmadılar. Bu yurttan başka yurt kalmadı. Biz de buna verdik.” diyor.

HÜDA PAR: OLAY CİDDİ BİR SORUŞTURMAYA TABİ TUTULMALI

HÜDA PAR Genel Merkezi, yayımladığı yazılı bir açıklama ile Adana`nın Aladağ ilçesinde yaşanan yangın faciasında hayatını kaybedenler için taziyede bulunuldu. Taziye mesajında, “Bu elim musibet sonucu vefat eden yavrularımıza Cenab-ı Allah`tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyor; evlatlarımızın ailelerine ve sevenlerine taziye ve tesliyetlerimizi iletiyor, Yüce Mevla`dan sabr-ı cemil niyaz ediyoruz.” denildi.

Hükümete, yaşanan bu elim kaza ile ilgili ciddi bir soruşturma çağrısında bulunulan açıklamada, “Hükümet, bu elim hadisenin meydana gelmesinde ihmal olup olmadığı ile ilgili basına yansıyan hususları ciddi bir soruşturmaya tabi tutmalı ve sonuçlarından kamuoyunu haberdar etmelidir.” ifadelerine yer verildi.

İSLAMİ KESİMLERE SALDIRI VİCDANİ VE AHLÂKİ DEĞİLDİR

Yaşanan elim hadise sonrası sosyal medya ve bazı yayın organları üzerinden İslami cemaatlere yönelik saldırgan tavra da değinilen açıklamada, “Ayrıca bu elim hadiseyi gerekçe göstererek cemaatlere ve İslami kesimlere yönelik saldırı boyutuna varan yaklaşımların ahlâki ve vicdani olmadığını da özellikle belirtmek isteriz.” değerlendirmesinde bulunuldu.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir