İstanbul Kısıklı'daki evinin önünde halka seslenen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD'den Fethullah Gülen'i istedi. Konuşmasından satır başları şöyle:

"Amerika'ya sesleniyorum. Sayın başkan, Pensilvanya'daki 400 dönüm arazinin içindeki zatı ya yargılayın ya da bize verin demiştim."

"Bu zatın darbe girişiminde olduğunu sizlere söylemiştim ama dinletemedim. Şimdi bu darbe girişiminden sonra tekrar sesleniyorum, Pensilvanya'daki bu zatı artık Türkiye'ye teslim edin."

"Siz bizden hangi teröristi istediyseniz biz teslim ettik. Şimdi artık terör listemizde yer alan bu zatı da, biliyorsunuz stratejik belgede yer almaktadır, diyoruz ki bize verilsin."

Yargıya teşekkür

"Hiç endişeniz olmasın, biz sadece Allah'ın huzurunda rükûda eğiliriz. Başka yerde eğilmek bize yakışmaz. Ne yazık ki polisleirmizden, sivillerimizden şehitlerimiz oldu. Yaralılarımıza şifa diliyorum. Yol arkadaşlarımızdan şehitlerimiz oldu ama ben ayırt etmiyorum hepsi yüce makamda. Şunu özelllikle söylemem lâzım, bir azınlığın yapmış olduğu eylem bu, silahlı kuvvetlerin değil. bunlar urdur, şimdi bu ur temizleniyor. Silahlı kuvvetlerimiz kendine yakışır noktaya gelecek. Bu arada yargıya da çok teşekkür ediyorum. Makamlarına, mevkilerine bakmadan kim olursa olsun emniyet teşkilatıyla el ele vermek suretiyle bunları toplayarak tutuklama kararlarını verdiler."

"Bizim de bildirimiz"

"Şüphesiz ki her talebin değerlendirilmesi, konuşulması demokrasilerde haktır. Fakat şu anda bu yapı İstiklâl Savaşı'nın mücadelesini vermiş olan TBMM'yi bombaladı. Bu yapı, bombaladıkları yerde artık Parlamento`nun duracağını zannettiler. Parlamento bugün toplandı, bir araya geldiler. Dört parti ortak bildiri yayınladı. Bu ortak bildiri aynı zamanda bizim de bildirimizdir, imzamızı koyarız. İşte bu birliğe, beraberliğe, dayanışmaya her zaman ihtiyacımız var. Bununla aşamayacağımız engel yoktur. Zaten bunlar, Türkiye'nin yükselişini hazmedemeyenlerin eylemi. Onlar isteseler de istemeseler de Allah yardımcı olacaktır. Bütün mesele sizin, ilk andan itibaren meydanlara çıkmanızdı. O her şeyi alt üst etti. Diyorum ki hafta boyu biz bu birlikteliğimizi devam ettirmeliyiz. Hafta boyu bu buluşmaları devam ettirmeliyiz. İnşallah gerek Başbakanımız, gerek hükümetimiz, çalışmalarını sürdürüyor. Polisimiz dik durdu."

"Sakın galeyana gelmeyelim"

"TSK ile milletimizi karşı karşıya getirmek isteyen dış güçler olabilir. İçeriden takviyeli güçler olabilir. Sakın galeyana gelmeyelim. Elinde sonunda bu Silahlı Kuvvetler bizimdir. Paralel yapının değildir. Bu kardeşiniz de anayasanın hükmü gereğince Silahlı Kuvvetler`in başkomutanıdır."

"AYM'den iki kişi açığa alındı"

"Şu anda yargısıyla, polisiyle, askerimizin dürüst kesimiyle, beraber aydınlık geleceğe yürüyoruz. Bunların kurslarına, okullarına çocuklarınızı göndermeyin dedim. Devletin okullarında sizlere ücretsiz kurslar hazırlıyoruz dedim. İnşallah siz onları karşılıksız bıraktığınızda onlar kendiliğinden kapanır. Fakat şu anda dikkat ederseniz binlerce yargı mensubu açığa alındı. AYM'den iki tane. Şu anda yargı gerçekten kararlarını süratle veriyor ve bu özgüvenle inşallah yarınlara birlik, beraberlik ve güçlü bir  şekilde yürüyeceğiz."

"Temizleme operasyonu başladı"

"Bu ülkeyi üç beş teröriste bırakmayacağız. Tek devlet anlayışıyla da bu paralel devlet yapılanmasına ülkeyi bırakmayacağız. Bunları temizleme operasyonu başladı. Butün yetkili mercilere ifade ettim. Bunların üzerine gideceğiz. İnlerine gireceğiz demiştim ya; inlerine girdik, giriyoruz. Bu olay Allah'ın bize lütfudur. Kimin ne olduğu ortaya çıktı. Tüm imamları ortaya çıktı."

"Stratejik müttefikimiz olarak..."

"O Pensilvanya'daki zatı bize teslim ettiklerinde çok şey değişecek. Stratejik müttefikimiz olarak ABD o şahsı bize teslim etmeli."

İdam yanıtı

Erdoğan'ın konuşması "idam" sloganlarıyla sık sık kesildi. Erdoğan'ın kalabalığa yanıtı, "Parlamento çatısı altında değerlendirilir. Bir yerlerden izin almak gerekmiyor" oldu.

Başbakan Binali Yıldırım da Meclis'teki seslenişinde idam sloganları üzerine, "Mesajınızı aldık. Sevgili kardeşlerim, gereken neyse yapılacak" demişti.

Kaynak: Al Jazeera