• DOLAR 32.57
  • EURO 34.961
  • ALTIN 2450.465
  • ...
"Çukur siyaseti halkı sersefil etti"
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Mardin’in Nusaybin ilçesinde 14 Mart'ta ilan edilen sokağa çıkma yasağı 100’üncü gününe girdi. PKK’lilerce açılan çukur, kurulan barikatlar nedeniyle ilan edilen sokağa çıkma yasağı ve akabinde başlatılan operasyondan dolayı ilçeyi terk ederek Kızıltepe ilçesine yerleşen Nusaybinli aileler, İLKHA'ya konuştu.

Ramazan ayını muhacir ve zor durumda geçirdikleri için buruk olduklarını söyleyen aileler, çukur siyasetinden dolayı PKK'ye ve bu konuda tedbir almadığı için devlete tepki gösterdi.

Nusaybin’deyken maddi durumlarının iyi olduğunu ancak PKK’nin çukur siyasetiyle yardıma muhtaç duruma düştüklerini dile getiren aileler, devletin de kendilerine yaptığı yardımların çok yetersiz kaldığını ifade etti.

Kızıltepe’ye yasak öncesi geldiklerini ve kiraladıkları evde 3 aile kaldıklarını aktaran Reşat A, yanlarına sadece birkaç parça eşya aldıklarını, buzdolabı, televizyon, çamaşır makinesi, klima gibi eşyalarının ise Nusaybin’deki evlerinde kaldığını söyledi. Yaklaşık 4 aydır büyük sıkıntılar çektiklerini, ancak sabretmekten başka çarelerinin olmadığını dile getiren Reşat A, Nusaybin’in açılmasını beklediklerini söyledi.

“Devletin yardımları çok yetersiz”

4 aydır işsiz olduğunu ve aynı evde 3 aile kaldıklarını kaydeden Reşat A, “İş olmadığından dolayı sıkıntımız var. Hayırseverden biraz yardım geliyor, devletten de biraz bir şeyler aldık ama yetersiz. Bizim ev kiramızı bile çıkarmadı. Dördüncü aya geldik devletin bize yaptığı yardımlar bir sefer bin TL bir sefer de beş yüz TL yardım yaptılar, o da yetersiz. Yani değil geçimimizi kiramızı bile karşılamadı.”

“Rabbim hakkımızı zalimlere bırakmasın”

Nusaybin’deyken maddi durumlarının iyi olduğunu ancak PKK’nin çukur siyasetiyle yardıma muhtaç duruma düştüklerini dile getiren Reşat A, “Allah’tan tek dileğimiz hakkımızın bırakmamasıdır. Nusaybin’de dükkânım vardı, maddi durumum iyiydi. Bu olaylar başlar başlamaz sıkıntı baş gösterdi. İkide bir kepenk kapatmalar, olaylar derken sokaklarda çukur kazdılar. Sokaklarda ve caddelerde çatışmalar çıktı. Maddi durumumuz kötüye gitti. Daha önce 15 günlük sokağa çıkma yasağı oldu. O sefer Midyat’a gittim, oradaki akrabamda kaldım, orada da sıkıntı çektik. Sonra bir haftalık geçici sokağa çıkma yasağı oldu en son bu son çıkan yasağa kadar hep böyle sıkıntı çeke çeke bu sürece geldi. Daha önce durumum yerindeydi, elhamdülillah bir sıkıntımız yoktu. Çukurlar kazıldıktan sonra çatışmalar çıktıktan sonra zor duruma girdik ve mağdur olduk.”

“Devlet tedbir almadı, halk sefil oldu”

Çukur siyasetinin halka zarardan başka hiçbir şey getirmediğini vurgulayan Reşat A, çukur siyasetinin halkı sefil ettiğini belirterek, devletin de tedbir almadığını söyledi.

Reşat A, “Güya millet için bu olayları yaptılar. Onlar çukur kazdıkça halk daha çok mağdur duruma düştü. Şu an halk sefil duruma düştü. Herkes bir yere kaçtı. İşsiz, güçsüz herkes bir tanıdığının bir akrabasının evine gitti, göç etmek zorunda kaldı. Onlarca kişi öldü, onlarca kişi de yaralandı. Yazık değil mi bu millete? Devlet daha önce tedbir alabilirdi, bir sefer 15 gün, bir sefer bir hafta yasak koydu. Ondan sonra hiçbir şey yapmadı. Birkaç duvar yıktı, ben sokağı açtım dedi. Duvarı yıkmakla sokak açılır mı? Millet de ne yapsın kim ne söylese inanıyor. Mecburen sıkıntıyı çekiyor. Elhamdülillah şu anda Kızıltepe'de böyle bir sıkıntı yaşanmamış ne bir çukur var ne bir bariyer..." şeklinde konuştu.

"Yetkililerden en azından aylık bir ücret vermelerini bekliyordum." Diyen Reşat A, "Bize hiçbir yardım olmadı. Bir veya iki sefer göstermelik yardım yapıldı. Nusaybin halen kapalıdır ve halkın mağduriyeti sürüyor.” dedi.

“Herkes yaşananlardan kendisine düşen payı almalı”

Hayatında ilk kez Ramazan ayını muhacir olarak geçirmek zorunda kaldığını kaydeden Reşat A, Ramazan’ın kendileri açısında buruk geçtiğini söyledi.

Büyük ihtimalle bayramı da gurbette geçireceklerini belirten Reşat A, “Bayramı nasıl geçireceğiz bilemiyorum. Nusaybin’de operasyonların yapıldığı mahallerdeki tüm evler yıkılmış, viran olmuş. İlçenin akıbeti ne olacak bilemiyoruz. Rabbim bizim için hayırlısı ne ise onu bize nasip etsin. Ben son olarak şunu söylemek istiyorum: yaşananlardan herkes ders almalı ve böyle bir zulmün bir daha yaşanmaması için tedbirler almalıdır.” diye konuştu. (M. Salih Keskin/Mehmet Aslan - İLKHA)                    











Bu haberler de ilginizi çekebilir