`Bir yanda kan ve gözyaşı, diğer tarafta ise kahkaha ve eğlence`
Doğuda süren operasyonlar, akan kan ve gözyaşlarına aldırılmadan Adana`da içerisinde dans ve müzikli eğlencelerin de yer aldığı bir karnavalın düzenlenmesinin kabul edilemez olduğunu belirten kanaat önderleri ve STK`lar duruma tepki gösterdiler.
Sokağa çıkma yasakları, süren operasyonları ve art arda gelen ölüm haberlerine karşın Adana`da Portakal Çiçeği Karnavalı adı altında müzikli, danslı eğlencelerin düzenlenmesi tepki çekti. “Bir yanda kan ve gözyaşı, diğer tarafta ise kahkaha ve eğlence kabul edilemez” diyen kanaat önderleri ile STK temsilcileri, bu durumun kardeşlik ve barış açısından sakıncalı olduğuna dikkat çektiler.
Adana`da bu yıl 4`üncüsü düzenlenen Portakal Çiçeği Karnavalı dün başladı. Kentin merkezinde bulunan Atatürk Caddesi ile Ziyapaşa Bulvarı'nda karnaval için stantlar kurulurken, Mithat Saraçoğlu Caddesi ile Şinasi Efendi Caddesi trafiğe kapatılarak etkinliklere tahsis edildi. Portakal şeklindeki fenerlerle süslenen Mithat Saraçoğlu Caddesi'nde, davul-zurna eşliğinde halaylar çekilirken Şinasi Efendi Caddesi'nde müzikler eşliğinde dans gösterileri yapıldı. Yine aynı caddedeki bazı eğlence mekânları kaldırımda alkollü içki ve canlı müzik stantları kurdu. Her sene yapılan yürüyüş kortejinin ise bu yıl güvenlik gerekçesiyle iptal edildiği öğrenildi.
Adana`nın son yıllarda batının yoz kültürü olarak bilinen içki ve dans festivalleri ile anılır bir kent olduğuna işaret eden STK temsilcileri, bu etkinliklerin gençleri ifsat etme riski bulunduğunu belirttiler. “Doğuda ölümler varken batıda eğlencenin olması bizi üzüyor” diyen kanaat önderleri, İLKHA`ya konuştular.
“Kendimizi doğuda yaşayanların yerine koyarak daha dikkatli davranmak zorundayız”
Adana`nın tanıtımı için yapılacak etkinlikleri desteklediklerini ancak bu organizasyonların olumsuz algılar oluşturacak nitelikte olmaması gerektiğini belirten Memur-Sen Adana Şube Başkanı Mehmet Sezer, doğu illerinde çatışmalar yaşanırken batı illerinde eğlenceli karnavalların düzenlenmesinin yanlış olduğunu söyledi.
Batıdakilerin kendilerini bölge insanının yerine katarak empati yapması gerektiğinin altını çizen Sezer, “Kendimizi doğuda yaşayanların yerine katarak daha dikkatli davranmak zorundayız. Bölgede süren terör olayları ve çatışmalar yüzünden binlerce insan evini terk etmek zorunda kaldı. Çekilen acılar ve akan gözyaşları var. Her gün bölgeden şehit ve yaralı asker haberleri geliyor. Bu böyle iken Adana ve diğer illerde bu tür etkinliklerin düzenlenmemesi gerekir diye düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
“İnsanlar ölürken karnaval düzenlenmesi kabul edilemez”
Festival ve karnaval türü etkinliklerin Müslümanların dini ve milli gelenek-göreneklerine aykırı olduğunun altını çizen Adanalı kanaat önderlerinden Avukat Halis Yetkiner, “Birincisi bizim kültürümüzde festival ve karnaval diye bir şey yok. İkinci olarak ülkemizde orta yoğunlukta bir savaş durumu söz konusu. Her gün bölgeden ortalama 5-10 şehit cenazesi geliyor. Her gün çocuklarımızın gençlerimizin cenazeleri kaldırılıyor. Evlerde feryat, figan yas tutulurken bir yandan da festival yapılması, davul dümbelek çalınması, bin türlü melanetin icra edilmesi kabul edilecek bir durum değildir.” dedi.
“Adanalıların yüzde 99`u bu tür festivalleri tasvip etmiyor”
Karnavala destek veren belediyeleri de eleştiren Yetkiner, “Bu tür organizasyonlara yarım milyon insanın oy verdiği Büyükşehir belediyesi de zaman zaman alet oluyor ve rakı, dans ile benzeri festivallere destek veriyor. Şehrin yüzde 99`u bu tür festivalleri tasvip etmiyor, gitmiyor, katılmıyor.” diyerek düzenlenen karnavalı eleştirdi.
“Doğudakiler batıdaki bu tür karnavallara ne gözle bakacaklardır”
Bölgede süren operasyonlarda insanların evleri ve dükkânlarının yıkıldığını hatırlatan Yetkiner, “Çatışma ortasında kalan bu insanlar istemeyerek evlerini memleketlerini terk etmek zorunda kaldılar. Bu vatandaşlardan bazıları 3-5 aile bir eve sığınmış durumda. Kiminin evi barkı yıkılmış, çocuğu belki de kendisi yaralanmış. Çocuğu okula gidemiyor. Doğuda böyle bir durum söz konusu iken her yerde yıkım, kan ve gözyaşı varken doğudakiler batıda düzenlenen bu tür karnavallar için ne düşünecektir, ne gözle bakacaklardır bir de bunu değerlendirmek lazım. Yani biz burada ölüyoruz, biz burada sefalet içerisindeyiz, batıdaki kardeşlerimiz ise zevk sefa içerisinde eğleniyorlar. Acaba bizim bu halimize mi eğleniyorlar? diye düşenebilirler.” ifadelerini kullandı.
“Adana`da her önüne gelen bir festival uyduruyor”
Adana`da düzenlenen festival ve karnavalları eleştiren Adana İnsani Yardım Derneği (ADYAR) Başkan Yardımcısı Mahmut Eraslan ise “Bir sivil toplum kuruluşu temsilcisi olarak bu tür etkinliklere karşıyım. Karşı çıkış sebebime gelince, son dönemde Adana`da her önüne gelen bir festival yapmaya kalkışıyor. Fakat bizim dinimiz ve kültürümüzle hiçbir alakası olmayan etkinlikler yapılıyor. Şalgam adı altında rakı festivalleri yapılıyor, dans festivalleri yapılıyor.”diyerek tepkisini dile getirdi.
“Bu kadar acı varken Adana`mızda bir karnavalın düzenleniyor olması bizi derinden üzüyor”
Doğu ve Güneydoğu`da yaşanan çatışmaların facia boyutuna ulaştığını vurgulayan Eraslan, “Bugünlerde her haber bültenlerinde muhakkak bir ölüm haberi alıyoruz, her gün evlere ateş düşüyor. Ölen insanlar, evlerinden barklarından olan insanlar var. Bu kadar feryat, figan ve acı varken Adana`mızda müzikli danslı bir karnavalın düzenleniyor olması bizi derinden üzüyor. Biz bu tür festivallerin özellikle böyle zamanlarda yapılmamasını hatta isminin dahi anılmamasını istiyoruz.” dedi. Eraslan, doğudan batıya bakan bir vatandaşın bu tür festivallerden üzüntü duyacağını söyledi.
“Doğudaki vatandaşlar ile bir dayanışma içerisinde olmamız gerekiyor”
Anadolu insanının birbirinin dertleri ile dertlenen üzüntüsüne de ortak olan bir toplum olduğunu dile getiren Ülfet-Der Başkanı Gazi Kılıçparlar, “Ülkemizde Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde olumsuzluklar yaşanırken Adana`da bir karnavalın düzenleniyor olmasını STK olarak doğru bulmuyor ve yadırgıyoruz. Doğuda yaşanan bu süreçte batıda yaşayanların daha duyarlı olması gerektiğini düşünüyoruz. Doğudaki vatandaşlar ile bir dayanışma içerisinde olmamız gerekiyor.” şeklinde konuştu. Kılıçparlar, Adanalıları Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde evlerini terk etmek zorunda kalan ve sıkıtılar çeken halka destek olmaya çağırdı.
“Ülkemizin bir tarafında insanlar ölürken diğer tarafında festivaller düzenleniyor”
Adana`da 4`üncüsü düzenlenen Portakal Çiçeği Karnavalı`nın İslami kültür ve örfümüzde olmayan dans ve eğlencelerle genç nesli yozlaştırdığını ifade eden Adana Umut-Der Gıda Bankası Başkanı Abidin Serin de bu tür etkinliklere karşı olduklarını söyledi.
Yaşanan acı olayları görmezden gelerek düzenlenen etkinliği eleştiren Serin, “Doğuda, yerinden yurdundan edilen, evleri yıkılan binlerce insan var. Sur, Cizre ve Nusaybin gibi ilçelerimiz, Suriye`ye dönmüş durumda. Adana`da düzenlenen festival ve karnavallara milyonlarca TL harcanıyor. Buralara harcanacak paraların evleri yıkılan insanlara aktarılması daha doğru olurdu. Kaldı ki başka ülkelerde bu tip olaylar yaşandığında günlerce yas ilan edilmekte. Ama maalesef bizim ülkemizin bir tarafında insanlar ölürken diğer tarafında festivaller düzenleniyor.
“Toplumu yozlaştıran festival ve karnaval istemiyoruz”
Adana`nın tanıtımı için düzenlenecek olumlu organizasyonlara destek vereceklerini ancak acıları yok sayan ve toplumu yozlaştıran etkinliklere karşı olduklarını belirten Adana kanaat önderlerinden Muhyeddin Yıldırım, “İki önemli sebepten dolayı Adana`mızda festival ve karnaval istemiyoruz. Birincisi; doğuda insanlarımız sıkıntı içerisinde yaşarken evlerinden göç etmek zorunda kalırken Adana`da böyle bir karnavalın düzenlenmesi bizi üzmektedir. İkinci olarak, bu tür dans ve eğlenceye dayalı gayri ahlaki organizasyonlar toplumumuzu yozlaştırmaktadır.” dedi.
“Bir yanda gözyaşı ve kan var diğer tarafta ise kahkaha ve eğlence”
Üç aylara girilen bir zaman diliminde Adana`da düzenlenen karnaval içeriğinin dini ve örfi değerlerle uyuşmadığını ayrıca doğuda ölüm ve acılar varken böyle bir etkinliğin yapılamaması gerektiğini dile getiren Yazar Mustafa Ökkeş Evren ise “Bir yanda gözyaşı ve kan var diğer tarafta ise kahkaha ve eğlence. Yaramız kanarken gülmek, oynamak ve eğlenmek; bu ne yaman çelişki” ifadelerini kullandı.
Adana`da dans, içki ve benzeri isimlerle düzenlenen festivallerle toplumun yozlaştırıldığını vurgulayan Mustazaflar Cemiyeti Adana Şube Başkanı İsa Emre, yerel yönetimlerin bu tür etkinliklere geniş imkânlar sunmasını eleştirdi. Doğuda süren operasyonlar ve her gün gelen ölüm haberlerinin bile karnavalın önüne geçememesine tepki gösteren Emre, “Bizim örfümüzde kültürümüzde bir yerleşim yerinde cenaze veya bir acı olduğunda düğün ve benzeri tüm şenlikler iptal edilir. Doğuda acı çekenler varken batıda bu tür etkinliklerin yapılması yanlış bir tutumdur.” diye konuştu. (Ayhan Kaya-İLKHA)