İlmin Afeti: Unutmak
Yüce dinimiz, insanların cehaletten kurtulması, huzur ve saadetten nasiplenmesi adına ilme, öğrenip-araştırmaya büyük önem vermiştir. Allah Resulü (SAV) İlim öğrenmek her Müslüman`a farzdır buyurmuşlardır...
Reyhan Güneş / Nisanur Dergisi
Rahman Rahim olan Allah`ın adıyla…
Yüce dinimiz, insanların cehaletten kurtulması, huzur ve saadetten nasiplenmesi adına ilme, öğrenip-araştırmaya büyük önem vermiştir. Allah Resulü (SAV) “İlim öğrenmek her Müslüman`a farzdır” buyurmuşlardır...
İlim, beşer hayatının her alanında edinilmesi gereken eşsiz bir cevherdir. Bu nedenle olsa gerek ki; Fahr-i Kâinat Efendimiz (SAV), ilmin farz olduğunun altını çizmektedir bu hadisleriyle. Kişinin yaptığı amellerden sorumlu tutulması (ki her beşer, işlediği amellerinden sorumludur) kişiyi ilim öğrenmeye mecbur bırakmaktadır. İlimsiz yapılan hiçbir amelin faydası yoktur. Bu nedenledir ki Allah Azze ve Celle, ilk vahiy ile (“ikra ile”) kullarını ilme yönlendirmeyi murad etmiştir.
Her şeyi yoktan var eden Kadir-i Mutlak Rabbimiz, varlık âleminde var ettiği her şey için bir ilim tayin etmiştir. Zira varlık âleminde olan her şeyin bir açıklamaya yani ilme ihtiyacı vardır. Gözle gördüğümüz ve görmediğimiz, varlığından haberdar olduğumuz hiçbir şey ilimsiz değildir. İlim ise sadece isteyene, isteyip de hak edene verilen büyük bir nimettir.
İlim öğrenmenin her Müslüman`a farz olması, “ilimden yoksun bir İslamiyet anlayışını” yok etmektedir. Kişi ancak ilim ile cehaletten kurtulur ve ancak ilim ile Rabbini tanıyabilir. İnsan ilim ile “sırat-ı müstakim”i bulur ve ...
Yüce dinimiz, insanların cehaletten kurtulması, huzur ve saadetten nasiplenmesi adına ilme, öğrenip-araştırmaya büyük önem vermiştir. Allah Resulü (SAV) “İlim öğrenmek her Müslüman`a farzdır” buyurmuşlardır...
İlim, beşer hayatının her alanında edinilmesi gereken eşsiz bir cevherdir. Bu nedenle olsa gerek ki; Fahr-i Kâinat Efendimiz (SAV), ilmin farz olduğunun altını çizmektedir bu hadisleriyle. Kişinin yaptığı amellerden sorumlu tutulması (ki her beşer, işlediği amellerinden sorumludur) kişiyi ilim öğrenmeye mecbur bırakmaktadır. İlimsiz yapılan hiçbir amelin faydası yoktur. Bu nedenledir ki Allah Azze ve Celle, ilk vahiy ile (“ikra ile”) kullarını ilme yönlendirmeyi murad etmiştir.
Her şeyi yoktan var eden Kadir-i Mutlak Rabbimiz, varlık âleminde var ettiği her şey için bir ilim tayin etmiştir. Zira varlık âleminde olan her şeyin bir açıklamaya yani ilme ihtiyacı vardır. Gözle gördüğümüz ve görmediğimiz, varlığından haberdar olduğumuz hiçbir şey ilimsiz değildir. İlim ise sadece isteyene, isteyip de hak edene verilen büyük bir nimettir.
İlim öğrenmenin her Müslüman`a farz olması, “ilimden yoksun bir İslamiyet anlayışını” yok etmektedir. Kişi ancak ilim ile cehaletten kurtulur ve ancak ilim ile Rabbini tanıyabilir. İnsan ilim ile “sırat-ı müstakim”i bulur ve ...