• DOLAR 32.446
  • EURO 34.771
  • ALTIN 2441.168
  • ...
Baş Örtüm Baş Tacımdır
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Hamd Alemlerin Rabbi olan Allaha Salat ve Selam Hz. Muhammet Mustafa (sav) Aline ashabbına ve tarihten bu yana örtü mücadelesi veren bütün mazlum ve mustazafların üzerine osun inşallah u Teala. Şeybe kızı Safiye rivayet ediyor ve diyorki: `’Biz Hz. Aişe’nin yanındayken, bir kısım hanımlar kureyş’li kadınların durumunu ve faziletini anlatmışlardı. Bunun üzerine Hz. Aişe (r.a) buyurduki: Muhakkak ki kureyş’li kadınların üstünlüğü vardır; Ama Allah’a yemin ederim ki, ben ensarın kadınlarından daha çok, Allah’ın kitabını tastik eden ve kur’an’a inanan faziletli kimseler görmedim’. Nur suresinde ki; ‘ Baş örtülerini yakalarının üstüne koysunlar’. Ayeti kerimesi, nazil olduğunda kocaları onların yanına gittiler ve kendilerine; ‘Allah’ın bu konuda inzal buyurduğu Ayetini okudular. Bir kişi; karısına, kızına, bacısına ve yakınlarına bu Ayeti okuyordu. İçlerinden hiç bir hanım baş örtüsünü yakasının üstüne koymaz olmadı. Allah’ın indirdiği kitabında ki hükmüne inandıklarından ve tastik ettiklerinden, örtülere büründüler ve sanki başlarında bir karga varmış gibi örtülü olarak peygamberin arkasına geldiler. (Ebu Davut) Hiç şüphesiz, Allah’u Teala ‘nın kesin olarak emrettiğ hususlardan bir taneside tesettürdür. Tesettür , Müslüman kadının iffet duygusunu dışarıya yansıtır, ve karşı cinsinde iffete uygun tepki vermesine neden olur. Evet, kadın denince akla gelen ilk şey; haya, edep, namus, iffet, ahlak, güzellik ve fazilet timsali bir varlık olduğu ancak, cahiliye devrinde kız çocukları, bir utanç vesilesi görülerek, diri diri toprağa gömülüyor; babalar istedikleri zaman kızlarına kıymetsiz bir eşya gibi, çarşı ve pazarlarda istedikleri kişilere satabiliyorlardı. Bu cahil ve zalim insanlar, hiç kimse tarafından tepki görmedikleri gibi, onlara cezalarını verecek bir müessesede bulunmamaktaydı. Zira İslam, kadını değersiz bir yaratık olarak saymaktan kurtarıp, cenneti ayaklarının altına sererek onu, ulvi derecelere ulaştırmıştır; ve ona, şu örtünme emrini vererek, onu dahada değerli kılmıştır. ‘Ey Peygamber, hanımlarına, kızlarına ve mü’minlerin kadınlarına (bir ihtiyaç için dışarı çıktıkları zaman) dış örtülerini üstlerine almalarını söyle, onların tanınması ve incitilmemesi için en elverişli olanı budur. Allah bağışlayandır, esirgeyendir.’(AHzap 59) Hz. Aişe (r.a) bu ayetin nüzul sebebini şöyle rivayet ediyor: ‘Resullullah’ın hanımlarından Hz. Sevde hicap ayeti indikten sonra, bir ihtiyacı için dışarıya çıkmıştı. Sevde, iri yapılı bir kadındı. Bu sebeple; kendisini tanıyanlara örtülü olsada, gizli olamıyordu. Bir defa Hz. Ömer (r.a) onu dışarıda gördü:’ ya Sevde, iyi bilki vallahi sen bize karşı gizli olamıyorsun’ dedi. Bunun üzerine, Hz. Sevde evine dönüp geldi o sırada Resulullah (s.a.v.), benim odamdaydı, akşam yemeğini yemekteydi. Elinde de etli bir kemik vardı. Bu halde, Sevde içeri girdi ve ‘ya Resulallah, ben bazı ihtiyaçlarım için evimden çıkmıştım. Ömer bana şöyle şöyle söyleyip çıkışıma itiraz etti.’ diye şikayette bulundu. Bunun üzerine Allah’u Teala, peygamberine vahiy gönderdi. Sonra kendisinden vahiy hali kaldırıldı. O kemik elinde olduğu halde ve onu yere koymaksızın Sevde’ye ‘Siz kadınlara, kendi ihtiyaçlarınız için örtünmüş olarak evlerinizden dışarıya çıkmanıza izin verilmiştir.’ buyurdu. Şüphe yok ki Allah’u Teala:’ Biz kadınları şehevi bakışlardan, kötü takip ve emellerden, tıpkı kıymetli bir mücevherin hırsızlardan korunduğu gibi korumak istiyor. Ancak malesef günümüzdeki , ‘ Müslümanım,’ diyen, batı zihniyetli insanlar, Avrupa’nın, çarpık ahlakını taklit etmekte, adeta birbirleriyle yarış halindeler ve bu, adi yolun kılavuzluğunu yapanlar ise, bu senede insanları kukla gibi, şu şekle veya bu şekle sokacağız diye gayri İslami kıyafetler tasarlayarak kadın ve kızlarımızı her gün biraz daha İslamdan uzaklaştırıp, o, rezil ve çirkef hayata sürüklemekteler. Evet; makyajdı açık saç, mini etek dekolte, çıplak kol, derken... Artık erkekler gibi pantolon giymeye başladılar. Böylece Hz. Peygamberin: ‘ Kendilerini, erkeğe benzeten kadınlara, kendilerini kadınlara benzeten erkeklere,Allah lanet etsin.’buyurduğu hadisi şerifine muhattap oldular. Ve sen! Ey Müslüman bacım! seni, dünyanın bir meta’ı olarak kullanan batı’nın esiri olmaktansa, seni yoktan var eden, vücudunun her bir azasını ayrı ayrı güzelliklerde yaratan ve sana hayat, sıhhat, rızık gibi daha nice sayısız nimetler bahş eden, seni, bütün kötülüklerden arındırıp, tertemiz kılmak isteyen Rabbinin esiri olmayı tercih etmez misin? Neden, sadece kişiye ait özel bir mektup gibi değil de, vahşi bakışların okumaktan çekinmediği bir kartpostal olasın ki? Ey! eteği zaten kısa olan ve okulun kapısında da biraz daha kısaltan bacım! minicik yüreklerin dahi mücadele verdiği, bu kutlu ve onurlu olan tesettür kervanına, sende dahil ol ki huzur bulup, kurtuluşa eresin. Şimdi; her giydiğimde ayrı bir zevk, ayrı bir lezzet ve onur duyduğum tesettürün ne olduğunu sana söyleyeyim mi? Tesettür; öncelikle bizi yaratan Rabbimizin emridir. Tesetür; dünya hayatında kıyamete kadar saygın ve üstünlüktür. Tesettür; kişinin, Müslüman olduğunun bir göstergesidir. Tesettür; kadını, tahrik unsuru olmaktan koruyandır. Tesettür; kadının, iffeti, hayası ve namusudur. Selam ve dua ile Allah’a emanet olun.

 

Zehra Ayhan / Gaziantep

 

Sevgili Genç Kardeşlerimiz!
Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.

Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber.com.tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfayı geçmesin. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir