• DOLAR 32.579
  • EURO 35.01
  • ALTIN 2460.243
  • ...
Nasıl Bir Vahiy Anlayışı!
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Bazı TV kanalları haberleri bitirmiş, bazısı da o haberler üzerinde program yapıyorlardı. Sonra gözlerim “45 (cm) skandalı” diye geçen altyazıya takıldı. Merak ettim ve haberi izlemek için bekledim. Bir okul müdürünün kız ve erkek yemekhanelerini ayırdığını ve erkeklerin kızlara 45 cm’ den daha fazla yaklaşmamasını dile getirdiğini söylüyorlardı. Bunu duyan öğrenci yakınlarının gösterdikleri tepkiyi görünce gayri ihtiyari “bize neler oldu böyle” diye söylendim. Belki o sözler gerçekten söylenmemiş olup iddiadan ibaret olabilirdi. Yine de böyle bir tepki göstermek hiç yerinde bir durum değildi. Çünkü biz Müslüman bir ülkede yaşıyoruz ve dinimizin gereklerini yerine getirmek zorundayız. Ama tam tersi oluyor. Ne zaman Kur’ana ve sünnete mukarrip bir iş fiiliyata geçirilirse, insanlar arasında “biz muhafazakâr mı oluyoruz?” ya da “Türkiye İranlaşıyor mu?” şeklinde sözler sarf edilmeye başlanıyor. Sizler zaten Müslüman bir ülkede yaşıyorsunuz. Bu toplumu fitne ve fesattan muhafaza etmek için gerekli olan eylemlerdir. Niye bu kadar İslam’dan ve Kur’andan uzak duruyorsunuz. Etrafımıza baktığımızda ise laik demokrasinin yasaları, Allah’ın indirdiği Kur’anın yerine tercih edilmiş. Neymiş efendim, kamusal alanda ve ilköğretimde başörtüsü İslam’ı temsil ettiği için yasaklandı. Kat’i olarak diyorum ki; Allah’ın indirdiği hüküm ve yasalar hiçbir zaman ve hiçbir yere göre değiştirilip ortadan kaldırılamaz. Tam tersi; zaman ve mekân onun yasalarına göre değerlendirilir. Çünkü Kur’anın hükmü kıyamete kadar geçerliolacak ve okuyucuları mutlaka olacaktır. Bunu böyle bellesinler. Soruyorum size; hepinizin kimliğinde dini İslam yazmıyor mu? Maalesef şimdi baktığımızda ise sadece bu yazıda kalmış bir sözcük öbeğidir. Hiç merak edip İslam’ın terim anlamına bakan oldu mu? İslam’ı tam anlamıyla kavramayan bazı kişilere “Müslüman mısınız?” diye sorduğunuzda “Şüpheniz mi var?” derler. Öyleyse Müslüman olmanız Allahın indirdiklerine ve Resulünün getirdiklerine teslim olmanızı gerektirmiyor mu? Peki niye işinize gelince teslim oluyor ve işinize gelmeyince de sırtınızı çevirip arkanıza bile bakmıyorsunuz? Ne kadar zayıf bir vahiy anlayışı bu! Peygambere ilahi vahiyle gönderilen örtünün Kur’ anda yer almadığını iddia eden bazı kıt görüşlü insanlar zahmet edip Nisa ve Ahzap sürelerine bakmıyorlar mı? Okuduklarını zannetmiyorum. Eğer okumuş olsalardı Allah’ın çok açık olan ayetlerini inkâr etmezlerdi. Zira bu çok tehlikeli bir durumdur. Onların kendi imanlarından şüphe etmeleri gerekir. Rabbim bizi onun ayetlerini inkâr etmekten korusun. Bunların böyle yapmalarına bir anlam veremiyorum. Dünyanın geçici olduğunu hiç düşünmediler mi? Asık ve baki olan hayatın ahirette olduğunu bilmiyorlar mı? O günün hâkimi olan Allah, yaptıklarının karşılığını menfi veya müsbet olsun misli misline onlara verecekti. İşte o zaman Allah’ın ayetlerini inkâr edenlerin vay haline. Muhakkak ki onlar için yakıtı insanlar ve taşlar olan cehennem ateşi hazırlanmıştır. Dünyada Allah’ın emirlerine her koşulda itaat edenler için, altlarında ırmaklar akan cennetler vardır. Bunların itaati anadan, babadan, eşten ve çocuktan vazgeçmeyi gerektirseydi de onlar için fark etmezdi. Hemen itaat ederlerdi. Canları mı acıyacaktı? Mal ve mülklerinden mi olacaklardı? Onlar için hiç önemli değildi. Çünkü onlar canlarını ve mallarını cennet karşılığında satmışlardı. İşte bunlar peygamberleriyle beraber selametli bir şekilde cennet yurduna girecekler ve ebedi olarak orada kalacaklardı.
 

Oysa itaat etmeyenler, Allah’ın emir ve yasaklarını geçici bir dünya zevki için göz ardı ederler. Mallarına ve canlarına zarar gelecek diye islamı yaşamaktan vazgeçerler. Onlar canlarını Hz. Muhammed’in canından daha mı aziz görüyorlar. O mübarek zat ki; İslamı gelecek nesillere ulaştırmak ve insanlığı karanlıktan aydınlığa ulaştırmak uğruna Taif sokaklarında canlarını tehlikeye atmıştı. O, bütün günahları affedilmesine ve cennetle müjdelenmesine rağmen bu İslam davası için hiçbir zaman canını tehlikeye atmaktan çekinmemişti. Ki o âlemlere rahmet olarak gönderilen bir peygamberdi. Bugün bazı kıt görüşlü insanlar Allah’ın ayetlerini inkâr ediyor, islamı ve sünneti eleştiriyorlar. Bunun böyle hesapsız olacağını mı zannettiler. Muhakkak ki onlar, kıyamet gününde ağır bir şekilde cezalandırılacaklardır. Yol yakın iken dönün ve Allah’a tövbe edin. Yoksa bu üç günlük dünyadan bu şekilde ayrılıp sonsuz ahire gitmenizin bedeli ağır olacaktır. Rabbim bizleri emri bil ma’ruf ve nehyi anil münkeri kendine şiar edinen ve bu yoldan yürüyenlerden eylesin.

Cemre / Batman - Yaş: 17


Sevgili Genç Kardeşlerimiz!
Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.

Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber.com.tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfayı geçmesin. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir