Dilekçe, form doldurma, bayındırlık, tapu, evlenme  gibi resmi kurumlara verilen dilekçe yazan kişi anlamına gelen Arzuhalci günümüzün gelişen teknolojisi karşısında direnmeye devam ediyor.  Arzuhalcinin tek sermayesi, bir sehpa, daktilo ile bir kaç kağıttan oluşuyor.

Belediye veya adliye gibi devlet dairelerinin yakınında, köşe başlarında, halka mektup, dilekçe yazmak gibi işlerini karşılayan arzuhalciler, gelişen teknolojiden dolayı mağdur olduklarını ifade ettiler.

Arzuhalci Gültekin Kaya, “Biz arzuhalcilerin işi, açılmış adli davalarda insanlara   yardımcı olmak, onlara dilekçe yazmaktır. İlerleyen teknolojiden dolayı bizler mağdur olmaktayız. İşlerimiz evvelki yıllara göre azalmış durumda. Türkiye`deki özelikle Diyarbakır`daki işsizlikten dolayı bu mesleğimizi devam etmekteyiz.” dedi.

Kaya devamla, “Makinem 30 yıllık olmasına rağmen işime yarıyor ben 15 yıldır kullanıyorum çoluk-çocuğumuzun nafakasını bu makineyle kazanıyorum. Günlük 10 ila 12 arasında dilekçe yazıyorum. Sabit bir ücreti olmadığı için dilekçe fiyatları da 5 ila 10 TL arasında değişiyor.” İfadelerin kullandı.

Gelişen teknolojiye yenik düştük

İyi bir arzuhalcinin bazen bir avukattan daha etkili olabileceğini söyleyen bir başka arzuhalci ise, “Ben 20 yıldır bu mesleği yapıyorum gelen vatandaşların dertlerini adliyeye sunuyoruz. Gelişen teknolojiye yenik düştük. Teknoloji geliştikçe işlerimiz düştü. Çünkü artık hazır dilekçe örnekleriyle vatandaşlar işlerini görmektedir. Bizler yaz-kış betonun üzerinde işimizi yapıyoruz. Yer talebinde bulunduk ancak bize yer verilmedi.” Şşeklinde konuştu. (Mustafa Kaynak/M. Hüseyin Temel - İLKHA)