Ağrı`nın Diyadin ilçesi kırsalında PKK ile Asker arasında meydana gelen çatışma bölgede oluşan gergin hava ve çözüm sürecini olumsuz etkilemeye yönelik yapılan konuşmalara tepkiler gelmeye devam ediyor.

Konu  ile ilgili olarak Hür Dava Partisi Diyarbakır İl Başkanlığından yapılan açıklamada 11-12 Nisan 2015 tarihinde Ağrı İli Diyadin İlçesi Yukarıtütek Köyünde meydana gelen olayın bölgenin huzur ve güvenliğine hizmet etmediğini, gerek HDP`nin gerekse de hükümetin şiddet üzerinden bir siyaset dilinin geliştirmesinin kimseye bir faydasının olmayacağına vurgu yapıldı.

“Medya üzerinden olay kızıştırılıyor”

HÜDA PAR  Diyarbakır İl Teşkilatı adına açıklamada bulunan İl Başkanı Şeyhmus Tanrıkulu, halkın malına ve canına çok ağır bir şekilde mal olmuş böyle bir meselede gerek PKK /HDP`ye yakın medyanın gerekse de Hükümet cenahından olayları değerlendiren medyanın bu olaylar üzerinden bir birini suçlayıcı mahiyette yayınlar yaparak olayı daha kızıştırdığı, tırmandırdığı ve içinden çıkılmaz bir noktaya sürüklediği uyarısında bulundu.

“Kürdistan halkı barış ve huzuru arzuluyor”

Taraflar  arasında yaşanan bu çatışmanın hiç kimseye bir faydasının olmayacağını ve bu çatışmadan en büyük zararı da silahı kendisi için bir ümit olarak görenlerin olacağını belirten Tanrıkulu, halkın huzur ve güven talep ettiği böylesi bir dönemde silahı halka dayatan ve silah üzerinden varlık göstermeye çalışanlar kim olursa olsun halkımızdan prim görmeyecektir. Her kes şunu bilmelidir ki; Türkiye`de kamuoyu başta olmak üzere özellikle Kürdistan halkının da barış ve huzuru arzuladığı, huzur ortamı istediği halde, tekrar halkımızın huzurunu kaçıracak, halkımıza acılar yaşatabilecek bu tür eylem, operasyon ve saldırıların olması bu halkın faydasına olmayacaktır. Bu ortamların oluşması için çaba sarf edenlerin de bu halka sağlayacağı bir gelecek yoktur.” İfadelerini kullandı.

“Olayların bu noktaya gelmesinin temel sebebi hükümetin tavrı”

Seçime 2 aydan az bir sürenin kaldığı bir zamanda yaşanan bu ve benzeri olayların tasvip edilmesinin mümkün olmadığını söyleyen Tanrıkulu, olayların bu noktaya gelmesinin en büyük sebebinin de hükümetin Çözüm sürecindeki tavrı olduğunun altını çizdi.

Tanrıkulu konuşmasını şöyle bitirdi:

“Bu coğrafya 6-8 Ekim katliamlarını, Cizre imha hareketini gördü ve yaşadı. O gün atılması gereken adımlar bu güne kadar eğer halen atılamamışsa elbette ki bu günlere gelineceğini herkes hesaplamalı değil miydi? Herkesin görmesi gereken bir gerçek var ki, PKK bölgede kendisine muhalif olabilecek kimseyi istemiyor ve bunları ortadan kaldırmak için, sindirmek için silah dahil her yolu kullanacaktır. Bunu böyle okuma lazım. Daha düne kadar yerel seçimlerde de bu gün Ağrı Diyadin`de yaşananların benzeri hatta daha vahim olanı yaşanmış ve devlet buna kayıtsız kalmıştı. Ancak devlet her türlü gelişmeye kulak tıkamış ve bunu görmemiş, göstermemişti. Bu gün ise devlet böyle bir duruma müdahale etmeye kalkınca haliyle iş bu noktalara gelmektedir. Bunu iyi okumak ve yaşanılan sürecin halkımızın faydasına olabilecek şekilde gelişmesini sağlamak bu tarafların boynunun borcudur. Kim bu bölgede kanın akmasına sebep olacaksa bunun vebalinden kurtulamayacaktır.”

“Çocuklarınızın kanı üzerinden siyaset yaptırmayın!”

Tanrıkulu son olarak Kürdistan halkının bu konuda daha sağduyulu davranması gerektiğini söyleyerek, bundan böyle hiç kimsenin kendi çocuklarının kanları üzerinden siyaset yapılmasına müsaade etmemeleri gerektiğini söyledi. – İLKHA