Mısır ve Bangladeş'teki idamlara tepkiler dinmiyor
Mısır ve Bangladeş'te gayri meşru hukukun verdiği idam kararına bir tepki de, Türkiye Gençlik Kulüpleri Konfederasyonu'na bağlı Doğu Anadolu Gençlik Kulüpleri Federasyonu hanımlar komisyonundan geldi.
Türkiye Gençlik Kulüpleri Konfederasyonu’na bağlı Doğu Anadolu Gençlik Kulüpleri Federasyonu hanımlar komisyonu Mısır ve Bangladeş’teki hukuksuzluk ve zulme karşı basın açıklaması yaptı.
Federasyon Merkez Binası’nda yapılan basın açıklamasında Bangladeş’te Muhammed Kamaruzzaman’ın idam edilmesine tepki gösterilerek, “Tüm dünyada olduğu gibi Bangladeş’te İslam’ın izzeti ve zaferi için hayatını ortaya koyan bilinçli samimi çalışmalarıyla oluşan Cemaat-i İslami teşkilatının önemli isimlerinden Muhammed Kamaruzzaman, Bangladeş’te tutuklu bulunduğu cezaevinde Asılarak şehid edildi. Yüce Allah Kamaruzzaman’ın cihadını ve şahadetini kabul eylesin. Onun idam edilişini gayr-i meşru bir cinayet olarak görüyor ve şiddetle kınıyoruz.” Denildi.
Mısırda darbeci Sisi yönetimince İhvan-ı Müslim’in lider kadrolarına ve üyelerine yönelik idamla yargılamaları ve idam cezalarının verilmesinin kınandığı açıklamada, şunlara yer verildi: “İslam ülkelerinin bu gibi ferasetten uzak yönetimlerle batı tesirinde kalarak kendi halklarına karşı adaletten ve merhametten uzak uygulamalarla toplumu geleceğe taşımaları mümkün değildir.
İnsanı yaşatmayan, fikirlere ve inançlara tahammül edemeyen, barış ve kardeşliği esas almayan her iktidar yıkılmaya mahkumdur.
Merhum Kamaruzzaman’ın, İhvanın ve tüm dünya Müslümanlarının mücadelesini verdiği “Müslümanların kardeşliği ve İslam Birliği” ise hakikatin ta kendisidir. Ve ölümsüzdür. Cemaat-i İslami Partisi, lider kadrosuna yönelik mahkeme kararları tamamen siyasi olduğuna inanıyor ve tüm Türkiye Kamuoyunu, Hasina hükümetinin “Devlet Terörüne” karşı çıkmaya çağırıyoruz.”
Hukuksuzluklara dikkat çekilen açıklamanın devamında ise,“Cemaat-i İslami Partisi yetkilileri, hükümetin muhalifleri bastırmak için kitlesel cinayetler, keyfi tutuklamalar, yargısız infaz ve işkence gibi suçlar işlediği iftiralarında bulunuluyor. Oysaki, Cemaat-i İslami kaynaklarından edindiğimiz bilgilere göre halen Cemaat-i İslami’nin 200’den fazla üyesinin yasa dışı biçimde tutuklu ve hapis hayatı yaşıyor. Savaş Suçları Yasası Silahlı kişi ve gruplara yönelik bir yasa olduğu halde üyelerinden hiçbirinin silahlı gruplara üye olmadığını, dolayısıyla söz konusu suçlamalarla yargılanamayacağını vurguluyorlar. Yapılan tüm bu hukuksuzlukları lanetliyoruz.” İfadeleri kullanıldı. (Şükrü Tontaş-İLKHA)