• DOLAR 34.624
  • EURO 36.369
  • ALTIN 2921.251
  • ...
Çabuk yorulanlar "Kalp Kapak Hastası" olabilir
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Doğuştan ya da ilerleyen yaşla ortaya çıkabilen kalp kapak hastalıkları, tedavi edilmediği takdirde yaşamı tehdit ettiğini vurgulayan uzmanlar, tanı konulduğu andan itibaren hastalığın kontrol altına alınmasının gerekli olduğunu ve bu tür hastalarda ameliyat ile kapağın tamiri veya değişiminin gerektiği konusunda uyarılarda bulundu.

Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doçent Doktor Muzaffer Bahçivan, 12-19 Nisan Kalp Haftası’nda, kalp hastalıkları arasında önemli oranda görülebilen kapak sorunları ve tedavisi hakkında bilgi verdi.

“Kapak sorunlarının ilerlemesi önlenebilir”

Kalpte en sık mitral ve aort kapak gibi sorunların görüldüğünü belirten Doç. Bahçivan, Türkiye’de en yaygın kalp hastalığının mitral kapak hastalığı olduğunu belirtti.

Doçent Bahçivan, “Bunun en önemli nedeni, küçük yaşlarda geçirilen akut romatizmal ateştir. Akut romatizmal ateşe yakalanan hastalarda erken tanı ve tedavi, uygun sürede ve dozda yapılacak olan koruyucu uygulamalarla, kapağın zarar görmesini engellenebilmekte ya da kapak hasarına bağlı müdahale gereksinimini azaltabilmektedir.” dedi.

“Belirtiler önemsenmeli”

Kalp kapak hastalıklarının bazen hiçbir belirti vermediğini de sözlerine ekleyen Bahçivan, “Ancak hastalarda en sık, özellikle hareket halindeyken nefes darlığı ve çabuk yorulma şikâyetleri görülür. Bunlara kalp çarpıntısı da eşlik edebilir. Bu durumda vakit kaybetmeden bir kardiyoloji uzmanına başvurulmalıdır. Hastalık ihmal edildiği takdirde günlük yaşamı kısıtlayıcı derecede nefes darlığı ve çarpıntı gibi şikâyetler gelişebilir. Bazen de yaşamı tehdit edebilen akciğerlerde su toplanması, akciğer ve kalp fonksiyonlarının ileri derecede bozulması gibi sonuçlara yol açabilir.” ifadelerini kullandı.

“Düzenli aralıklarla takip edilmeli”

Yapılacak ekokardiyografide kalp kapaklarında bir sorun olup olmadığının anlaşıldığına değinen Bahçivan, Hastalığın seyrine göre de tedavi seçeneklerinin değerlendirildiğini ve ilerlememiş kalp kapak hastalıklarının genellikle 6 ayda veya yılda bir kez yapılacak ekokardiyografi ile takip altına alındığını vurguladı.

“Tedavi kapak tamiri ya da değişimi”

İlerlemiş kalp kapak hastalıklarında sadece hareket halinde değil, otururken ve uyurken de nefes darlığının geliştiğini ifade eden Bahçivan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ayrıca bacaklarda ve karın bölgesinde oluşan şişlik, ileri kalp kapak hastalıklarının belirtileri arasındadır. Bu durumda doktor, hastaya ameliyatönerebilir. Hastanın durumuna göre kalp kapağının yapay kapakla değişimi ya da kapağın tamiri yapılacak seçenekler arasındadır. Çok ilerlemiş ve ameliyatın uzun süre ertelendiği hastalarda ise kalp nakli dışında başka bir seçenek kalmayabilir.”

Kapak tamiri öncelikli işlem olmalı”

Gelişmiş ülkelerde kapak hastalıklarında öncelikli olarak cerrahi yöntemi kapak tamirlerinin kullanıldığını dile getiren Bahçivan son olarak şunları söyledi:

“Eğer bu mümkün değilse kapak değişimi yapılabilir. Ülkemizde, geçmişte öncelikle kapak değişim ameliyatları yapılırken günümüzde artık tamir seçeneği öncelikli olarak değerlendirilmektedir. Çünkü hasta için kendi kapağının tamir edilmesi önemli bir avantajdır. Değişim ile eskisi yerine mekanik bir kapak takılmadığı için de hasta kan sulandırıcı ilaç kullanmak zorunda kalmaz. Ayrıca mekanik kapak kullanımının yol açtığı enfeksiyon, pıhtılaşma, kansızlık, kanama gibi pek çok sorun büyük oranda ortadan kalkar. Tamir uygulanan hastalarda kalp kası daha iyi korunduğu için ameliyat sırasında oluşabilecek riskler de en aza indirilir.” (İLKHA)





Bu haberler de ilginizi çekebilir