• DOLAR 34.537
  • EURO 36.564
  • ALTIN 2898.555
  • ...
“İslam kadını toplumun mihenk taşı haline getirmiştir”
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Kadına yönelik şiddet tartışmaları adı altında İslam`ın kadına değer vermediği ve İslam`ın kadını köleleştirdiği gibi tartışmaları İlke Haber Ajansı'na değerlendiren Nisanur Dergisi Yazarı Esma Akbalık, İslam kültürünün kadına hiçbir din ve ideolojinin vermediği en yüce değeri verdiğini belirtti.

Akbalık, İslam`ın kadına gelebilecek maddi ve manevi zararlara karşı, adeta bir kalkan durumunda olduğunu dile getirdi.

İslam`ın kadını toplumun mihenk taşı haline getirdiğini belirten Akbalık, “İslam kadınları küfrün ve şirkin koyu karanlığından, cehalet paletlerinin altından çıkarıp, hiçbir din ve ideolojinin onlara vermediği değeri vermiştir. Batı kültürü kadının insanlığından şüphe edip bunu tartışırken, İslam kadını toplumun mihenk taşı haline getirmiştir. Dolayısıyla şöyle bir tarihi tahlil edecek olursak, kadını diri gömülmekten, bir meta gibi alınıp satılmaktan, şirk düzeninin köleliğinden kurtaran yine İslam`ın değişmez evrensel ilkeleridir. Aynı zamanda İslam kadına en kutsal görev olan anneliği bahşetmiştir. Öyle ki, bu vesileyle cenneti onun ayakları altına serivermiştir. Kısaca İslam kadına gelebilecek maddi ve manevi zararlara karşı, adeta bir kalkan gibidir. Her kim İslam`ın zırhına bürünürse o kişi maddi manevi düşmana karşı garantidedir demektir.” dedi.

“Kadının toplumsal statüsü 19. yüzyılda değişmeye başladı”

Kadının toplumsal statüsünün 19. yüzyılda değişmeye başladığına dikkat çeken Akbalık, “Dünya Kadınlar Günü gibi ve buna benzer günler kesinlikle kadına verilen değeri göstermiyor. Zira kadının dişiliğinden ve cazibesinden sermayeler devşiren batılılar ve onların kuklalığını yapanlar, kadını kullanarak kaybettikleri sermayelerine yeniden kavuşmak arzusundalar. Öyle ki, bir ciklet reklamı için kadının iffet ve hayâsını öldürebiliyorlar. Aslında kadının toplumsal statüsü 19. yüzyılda değişmeye başladı. Şimdiye kadar sokağa davet edilmeyen kadınlar, artık sokaklardan caddelerden ve fabrikalardan davetiye almaya başladılar. Acaba bunun sebebi nedir? Diyorsanız ben diyorum ki, bu davet kadına verilen önemden ve yahut kadın haklarını savunduklarından dolayı değil, aksine sanayi ve teknoloji putunun yücelmesi, üretimin artması ve kapitalist rejiminin kasalarının dolması içindir tüm bu çabalar.” şeklinde konuştu.

“İslam kültüründe kadın bir hazinedir eşi ise bu kutsal hazinenin özel muhafızıdır”

İslam`ın kadına hiçbir din ve ideolojinin vermediği en yüce değeri verdiğinin altını çizen Akbalık, “Öncelikle sizin vesilenizle buradan tüm batılı rejimlere, yani Kemalizm, Apoizm, Komünizm'e ve tüm batılılara sesleniyorum. İslam kültürü, kadına hiçbir din ve ideolojinin vermediği en yüce değeri vermiştir. Ayrıca kadını eşinin kölesi olarak değil aksine evinin hanım efendisi, kraliçesi olarak görüyor. İslam kültüründe kadın bir hazinedir eşi ise bu kutsal hazinenin özel muhafızıdır. Zira her değerli hazinenin mutlaka bir muhafızı vardır. İşte Rabbimizin katındaki hazine hükmünde olan kadınların muhafızı da eşleridir. Dolayısıyla bunu hazmedemeyen İslam düşmanları bunu farklı yönlere çekseler de bu böyledir. Zira biz Müslüman kadınlar eşlerimizin değil ancak Rabbimizin kulu ve kölesiyiz. Yine Rabbimizin rızasını gözeterek onlara Kur`an ve sünnet doğrultusunda itaat ederiz. Bu bizim için kölelik değil aksine yüce bir şereftir. Son olarak şunu ifade etmek istiyorum. İslam kadına sadece belli günlerde değil her zaman değer vermiştir. Zira her gün Müslüman kadının günü olmalıdır.” ifadelerini kullandı.  (İbrahim Koçyiğit - İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir