İslam ve kardeşlik temelli çözüm daha sağlıklı olur
Diyarbakır`da 7-8 Mart`ta düzenlenecek olan `Kürdistan ve Kürt Meselesine İslami Çözüm Çalıştayı` öncesinde toplumun farklı kesimlerinden olumlu yaklaşımlar gelmeye devam ediyor.
'Kürdistan ve Kürt Meselesine İslami Çözüm Çalıştayı'nı önemsediklerini belirten Sosyolog Vahit Eser, " İslamiyet barış ve kardeşlik diniyse ve bu coğrafyamızın ortak paydasıysa, bu payda etrafında çözüm sağlıklı olur.”dedi.
Sosyolog Eser, “Öncelikle bu devasa soruna barış ve kardeşlik temelli çözüm sunan herkese şükranlarımı sunmak istiyorum. 30 yılı aşkın süredir savaşan ve binlerce insanımızın yaşamına mal olmuş bir sorunun çözülmesinin arefesinde atılacak her hayırlı adımda mesuliyetimizin bilinciyle katkı sunmalı, tarafları barış yolunda cesaretlendirmeliyiz. Akan kan yitirilen canlaar dur demeli, hep birlikte ‘analar ağlamasın ve yeter` demeliyiz.”dedi.
“Hassas bir dönemden geçtiğimizi unutmamalı”
Eser, “Hassas bir dönemden geçtiğimizi unutmamalı. Taraflar ne kazandık demekten ziyade, hep birlikte ne kazanacağız düşüncesini hâkim kılmalıyız. Unutmayalım ki yaşadığımız coğrafya Peygamberler ve medeniyetler coğrafyasıdır. Yazının ilk icat edildiği mezopatamya coğrafyasını yeniden barış kardeşlik ve güçlü bir medeniyetin kadim coğrafyası haline getirmeliyiz. Unutmayalım ki bunun aks,i gençlerin birbirlerini boğazlaması yüzbinler ve belki de milyonlarca insanımızın yitirilmesi şehirlerin yıkımı olacaktır. Bunun için herkes ve her kesim savaşın ne demek olduğunu iyi hesaplamalı ve barışın sesini yükseltmek zorundayız.”vurgusunu yaptı.
“İslam bu coğrafyanın temel dinamiğidir”
“30 yılık savaşın barışla sonuçlanmasının halklarımıza sağlayacağı faydayı hep birlikte görmeliyiz.”diyen Eser, “ İslam bu coğrafyanın temel dinamiğidir. Bu dinamik üzerine inşa edilecek barışın kalıcı olacağına hep birlikte inanmalı ve desteklemeliyiz. Masaya oturup müzakere yapan ve aynı zamanda önyargılı ve şüpheci yaklaşan taraflara hakem olarak Kutsal Kitabımız Kur`an-ı Kerim yeter ve fazla gelir. Şöyle bir düşünelim neyin hangi kutsiyetin üzerine vereceğimiz sözler bizi bağlar. Elbette ki Allah, Peygamberi ve Kur`an-ı Kerim olacaktır.”ifadelerini kullandı.
“Bütün sorunların çözümü İslam ve Kuran`la olur”
Eser, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bölgemizdeki kan davalarımızı bile İslam`ın manevi ve etkin gücüyle çözerken Kur`an-ı Kerim ve saygın âlimlerimiz, şeyhlerimizin nezaretinde ayet hadisle çözüp taraflar Kur`an-ı Kerim`i öpüp altından geçerek, barış sözünü vermekteler. Bu büyük sorunu da aynı şekilde çözebiliriz.”dedi.
Eser, yıllarca kamuoyunun meseleye, laik devlet ve Marksist PKK savaşı olarak baktığını belirterek, “Bundan dolayı müdahil olup net çözümler üretemedik. Oysa ölen hep Müslüman başörtülü anne, sakallı baba ve çocukları oldu. Arkalarında hep aynı Yasinler ve Fatihalar okundu. Bu durum bile İslami kesimin meseleye el atması için yeterli bir gerekçeydi ama olmadı. İslamiyet barış ve kardeşlik diniyse ve bu coğrafyamızın ortak paydasıysa bu payda etrafında çözüm sağlıklı olur. Hep birlikte İslami bir platform oluşturmalı ve bu platform aynı zamanda izleme heyeti görevini üstlenmeli, tarafların birbirlerine verilen sözlerin tutulup tutulmadığını takip etmelidir.”dedi.
Eser, konuşmasının devamında, “İslami platform Nisan ayında kutlu doğum mitingiyle aynı günde Diyarbakır`da barış ve kardeşlik Peygamberi Hz. Muhammed (sav) temasıyla Kürt kamuoyunda sembolik değeri olan Dağkapı meydanında bir milyon kişinin katılımıyla Türkiye tarihininin en büyük barış mitingi, her kesimin katılımıyla yapılmalıdır. Bu mitingde her kesimin kabul edeceği barış anlaşmasının şartları halkla paylaşılmalıdır. Nihai barış anlaşması bütün bir Ortadoğu ve Mezopotamya coğrafyasında barışın tesisi için Medine-i Münevvere`de Mescidi Nebi avlusunda Ravza- i Mutahhara önünde kurulacak masada imzalar atılmalıdır. Bu öyle bir barış olsun ki, bir daha bu halkın torunları birbirine düşmesin ve hiçbir güç ve kuvvet onları birbirine düşürmesin.”şeklinde konuştu. (Nihat Kanat-İLKHA)