Hükümeti oluşturan iki partinin oylarıyla genel kurula gönderilen tasarıya göre, Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı`na bağlı görev yapan imamlar yasanın kabul edildiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde ülkeyi terk edecek.

Geçtiğimiz yılın ekim ayında açıklanan ilk taslak sonrası ciddi tepkiler alan İslam Yasası`na ilişkin Müslümanların anayasal temsilcisi Avusturya İslam Cemaati (IGGiÖ) açıklama yaptı. Yasadaki değişikliklerin olumlu bulunduğunu ifade eden IGGiÖ, ‘Avusturya İslam Cemaati için ayrı bir yasa talebi, diğer dini topluluklarla eşit haklara sahip olmada eksiklik ve yurtdışından finansman yasağı` gibi konularda ise beklentilerin karşılanmadığını belirtti.

Ortaya çıkan yasal çerçevenin iki tarafın taleplerine en yakın çözüm olduğuna dikkat çeken İGGiÖ, yasadan etkilenenler için hukuki yolların açık olduğunu ifade ederek Anayasa Mahkemesi`ne başvuruların yapılabileceğini belirtti.

1912 yılından bu yana ilk kez değişikliğe uğrayacak İslam Yasası sayesinde Müslüman mezarlığı yapılması, hastane ve kışlalara mescit açılması ve din görevlisi yerleştirilmesi gibi konular yasal güvence altına alınıyor. Viyana Üniversitesi`ne bağlı imam yetiştirecek bir İlahiyat Fakültesi`nin açılmasını da öngören yasa ile ülkede resmi olarak tanınan Alevi İslam Cemaati de aynı haklara sahip olacak.

Yasanın en çok tartışılan maddelerinden birisi ise yurtdışından herhangi bir ülkeden düzenli maaş alan din görevlilerinin ülkede çalışmasının yasaklanması. Dini cemaatlerin finansmanın yurtiçinden sağlanması öngörülürken, yurtdışından bağış kabul edilmesi de mümkün olmaya devam edecek.

Türkiye`nin Viyana Büyükelçiliği Din İşleri Müşaviri`nin başkanlık yaptığı Avusturya Türk İslam Birliği`ne (ATİB) bağlı 65 imamın, yasanın 25 Şubat`ta mecliste kabul edilmesi durumunda 1 yıl içerisinde ülkeyi terk etmeleri gerekecek. Türkiye`den gelen ve maaşlarını Avusturya`daki cami derneklerinden alan imamların çalışmasına ilişkin herhangi bir engel bulunmuyor.