DİYARBAKIR – Migren tedavisinde beslenmenin önemli olduğunu belirten Memorial Dicle Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Ceylan Özateş, migren ağrılarını hafifletmenin yolları üzerine tavsiyelerde bulundu.

Migren’in yaşam kalitesini düşüren ve kişinin sosyal yaşamını son derece olumsuz etkileyen nörolojik bir hastalık olduğunu söyleyen Diyetisyen  Özateş, “Beyindeki damarların genişlemesiyle oluşan migren, kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülmekte ve ataklar özellikle 24-35 yaş arasında artış göstermektedir. Özellikle mevsim geçişlerinde birçok hasta için dayanılmaz hale gelen migren ağrıları, aynı zamanda beslenme alışkanlıklarından da etkilenmektedir” dedi.

“Atak öncesi belirtilere dikkat”
Migren’in çoğunlukla ataklar halinde ortaya çıkan ve bu atakların da 4 saatten 72 saate kadar sürebildiğini söyleyen Özateş, “Önceden yalnızca bir baş ağrısı tipi olarak görülen migren, artık tek başına bir nörolojik hastalık olarak kabul edilmektedir. Migren ağrısı genellikle orta şiddette ya da şiddetlidir ve kişinin normal aktivitelerini engelleyebilir. Baş ağrısı zonklayıcı ya da nabızla birlikte atan şekilde hissedilebilir ve başın tek bir yanında yerleşebilir. Bulantı, kusma, ışığa veya sese karşı hassasiyet baş ağrısına eşlik edebilir. Atakların sıklığı, süresi ve şiddeti kişiye göre değişebilir. Kadınların yüzde 18’i, erkeklerin ise yüzde 6’sı migrenden etkilenmektedir. Migren atakları başlamadan önce kişide bazı fizyolojik değişiklikler oluşabilir. Yorgunluk, görsel rahatsızlık, acıkma, susama bunlardan bazılarıdır. Migren atağı başladığında kişi dayanılmaz bir ağrı hisseder ve karanlık bir ortamda uyumak, dinlenmek ister. Karanlık ve sessiz bir odada uyumak migren ağrılarını hafifletir hatta tamamen ortadan kaldırabilir. Ancak bazı hastalarda bu uygulamalar yanıt vermeyebilir. Ataklar günlerce sürebilir. Sigara kullanımı, aşırı stres, yorgunluk, uzun süre bilgisayar ve televizyon karşısında bulunmak migren hastaları için atakları tetikleyici nedenlerdir”dedi.

“Migren hastaları beslenmesine dikkat etmeli”
Migrende, atakları tetiklediği düşünülen besinlerden kaçınılması gerektiğini belirten Özateş, “Dengeli ve sağlıklı beslenme, düzenli uyku ve aşırı yorgunluktan kaçınma ile öğün atlamama gibi önlemlerin atakları azaltıcı etkisi bulunmaktadır. Yalnızca beslenmeye dikkat etmek bile ağrılarda %30’luk bir azalma sağlayabilir. Migren ataklarının sayısını ve şiddetini tetiklediği bilinen besinlerden uzak durmak, hastanın yaşam kalitesini yükseltmektedir. Ancak bu besinler her hasta için aynı etkiyi yapmayabilir. Bu nedenle hastanın vücudunu iyi tanıması ve ağrılarını artıran besinleri belirleyerek ona göre önlem alması gerekir” diye konuştu.

Migren hastaları şu besinlerden uzak durmalı:

Özateş, Migren hastalarının uzak durması gereken besinleri ise şu şekilde sıraladı :
Peynir ( sert, yıllanmış, tütsülenmiş ve bekletilmiş tuzlu olanlar)
Alkollü içecekler
Sakatatlar (karaciğer, beyin, böbrek, işkembe, sucuk, salam, sosis, pastırma gibi şarküteri ürünler)
Deniz ürünleri  (kalamar, karides, midye)
Konserve besinler
Turunçgiller (portakal, mandalina, greyfurt, limon)
Yağlı ve baharatlı yiyecekler
Kafeinli içecekler (çay, kahve, asitli içecekler)
İncir, kuru üzüm, avokado, muz, kırmızı erik, çikolata, maya.
Ekşi krema
Fıstık ezmesi
Kuru meyve içeren ekmekler
Bazı baklagiller (kuru fasulye, mercimek ve soya ürünleri)

Migreni kontrol altına alın!

Özateş, Migren hastalığını kontrol altında tutmak için de yapılması gerekenleri şu şekilde sıraladı:

Yoğun ışık, yüksek sesten uzak durup, loş ışık ve hafif müzik dinleyin.
Açlık kan şekerinin düşüş gösterdiği durumlarda baş ağrısı artar. Bu nedenle özellikle öğün atlamamaya özen gösterin.
Günde 2-2,5 litre sıvı almayı unutmayın.
Günde 30 dakikalık yürüyüş yapın.
Günde 7-8 saat uyuyun.
Kafein, baş ağrılarında iki türlü etki gösterir. Aşırı tüketimi ağrıyı tetikler. Sınırlandırılması ise ağrıyı azaltıcı etki sağlar. Günlük kafein tüketimini azaltın. 
Ağrının başlayacağını hissettiğiniz anda ısırgan otu, ıhlamur, melisa çayını tercih edin. (İLKHA)