• DOLAR 32.56
  • EURO 34.967
  • ALTIN 2442.252
  • ...
Şehid Cumaili`nin Ölümünde Şok İhmaller!
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Diyarbakır’da PKK’li çeteler tarafından şehid edilen Cumaili Güneş’in ailesi, başta Diyarbakır valisi ve Emniyet müdürü olmak üzere yetkililerin menfur olayda ihmallerinin olduğunu belirterek şikayetçi oldu.

“Bayram Ziyaretine Gelmişti”

Ekim`de merkez Bağlar İlçesi`nde silahla vurularak ağır yaralanan ve kaldırıldığı hastanede 10 Ekim`de şehid olan Cumali Güneş`in 65 yaşındaki babası Mehmet Güneş, DHA`ya yaptığı açıklamada, oğlunun Urfa`dan izinli olarak kendilerine bayram ziyaretine geldiğini belirterek, “Ben buranın Valisinden, Emniyet Müdüründen davacıyım. Devletin polisi, askeri var. Devletin her şeye gücü yeter. Devlet bu olaylara sahip çıkmamış. Benim oğlum gibi nice canlar böyle gitmiş. Ne bir otopsi, ne bir üzerine gelmek, ne bir müdahale etmek. Ben bunların hakkında davacıyım. Selahattin Demirtaş milleti sokaklara dökmüş. Demiş ne yapıyorsanız yapın. Bu olaylara kimse müdahale etmemiş. Hiç kimse sahip çıkmamış. Ondan sonra herkesin evine ateş düşmüş. Benim de evime ateş düşmüş. Cenabı Allah onun hakkını alsın. Allah`a havale ediyorum. Ben bütün var gücümle devlete sesleniyorum. Benim oğlumun katilerini en kısa zamanda yakalayıp, cezalandırmasını istiyorum. Oğlumun hukukunu İnsan Hakları Mahkemesi`ne kadar taşıyacağım." dedi.

Diyarbakır Emniyeti’nden Skandal İhmal

Oğlunun ölümüyle ilgili kendilerine bugüne kadar polis dahil hiç bir yetkilinin gelmediğini söyleyen Mehmet Güneş, "Ne cenazeyi kaldırırken, ne morgda, ne getirirken ne götürürken kimse gelip bize sormadı, araştırmadı. Daha ben bilmiyorum oğlum kaç kurşunla vurulmuş. Demek ki devlet her biri bir köşeye çekilmiş ‘ne olursa olsun, kim ölürse ölsün, bize bir şey olmasın kime ne oluyorsa olsun" diyerek, Emniyetin skandal ihmalini gözler önüne serdi.

“Kardeşimin Ölümünden HDP Sorumludur”

Kardeşinin ölümünden sorumsuzca sokağa çıkma çağrısı yapan HDP’nin sorumlu olduğunu belirten Cumali Güneş`in ağabeyi Ali Yaşar Güneş, "HDP yönetimi de sorumludur bu olaydan. Milleti sokağa döktükleri zaman beyefendiler o zaman diyeceklerdi kimsenin malına, canına kast edilmesin. Ama bu denilmemiş sonra da çarşamba akşamı Selahattin Demirtaş açıklama yapıyor. Bayrağa ve Atatürk büstlerine saldırıyı kınıyor. Bu bölgede doğan her çocuğa Şeyh Sait ve Bediüzzaman Nursi anlatılıyor, devletin zulmü anlatılıyor. Bölgede tahrik edilerek sokağa çıkan gençler için bayrak ve büst son değer verdikleri şeydir. Bu katliamı kınayacağına, daha önceden tedbirli açıklamalar yapsaydı bunlar yaşanmasaydı." Diyerek tepkisini dile getirdi.

Polis İfadelerini Almamış

Olaylar sırasında devletin acz içine düştüğünün altını çizen Ali Yaşar Güneş, "Devlet ortadan yok olmuş, devlet, devlet olma vasfını kaybetmiş, aciz duruma düşmüştür. Bu yaşananlardan sonra hiç kimse olay yeri inceleme, balistik bir rapor, bize bir polis gelip ifademizi bile almamıştır. Bu yaşananlardan sonra hükümetin, Sayın Cumhurbaşkanı, Beşir Atalay`ın acaba kendi çocukları olsaydı. Bu şekilde katledilmiş olaydı. Bu aşamadan sonra da bu kadar vurdumduymaz olabilirler miydi? Bu olaydan sorumludurlar. Kim olursa olsun, Cumhurbaşkanı, Başbakan olsun, devlet ortadan yok oluyorsa, vatandaş zulme maruz kalıp, vahşice katlediliyorsa, sonrasında da hiçbir adım atılmamışsa sorumludurlar. Yani hiçbir bilgi ortada yok, kimin vurduğu, nasıl olduğu polis hiç intikal etmemiş." ifadeleriyle o da babası gibi Emniyetin ihmaline dikkat çekti.

“Kardeşim Evlilik Hayalleri Kuruyordu”

Güneş`in Almanya`nın Köln kentinde yaşayan ablası Nazime Güneş de olaydan iki hafta önce kardeşiyle görüştüğünü, evlenmek istediğini ve kendisine uygun bir eş bulmasını istediğini anlattı. Kardeşinin evlilik hayalleri kurarken 29 yaşında böyle bir olaya kurban gittiğini ifade eden Nazime Güneş, "Kardeşim hayalleri yıkılarak katledildi. Ama burada devletin yaptığı büyük bir ihmalkarlık" diyerek gözyaşı döktü.

Savcılığa Haber Verilmemiş!

Kardeşinin hastanede kaldığı sürede hiçbir görevlinin adli bir tutanak tutmadığını vurgulayan Nazime Güneş, "Benim kardeşim iki gün yoğun bakımda kalıyor ve vefat ediyor. İki gün yoğun bakımda kalmasına rağmen bir ifade alınmadı, bir inceleme yapılmadı. Bize bir şey sorumadı. Morgda otopsi istedik. Çünkü nasıl olduğu şüpheli. Bir gün önce hastaneden iyileşerek çıkacak denildi. İkinci ameliyatta vefat ediyor. Savcı geldi otopsi için ifade alındığında bizzat ben kendim içeri girdim. Üç gün olmuş kardeşim ölmüş devletin savcısı diyor ki `Bizim yeni haberimiz var` diyor. Olaylarda vurulduğunu bilmiyorlar. Bu şahsın vurulduğunu hastanede yattığını ve öldüğünü bilmiyor. Biz haber veriyoruz. Nasıl oluyor senin haberin olmuyor." sorusunu yetkililere yönelterek, olayın farklı bir skandal boyutunu ortaya koydu.

“Şehid Cumaili Güneş’in Cebinden Yardım Listesi Çıktı”

Çıktığı bir televizyon programında şehid Cumaili Güneş’le ilgili kamuoyunun bilmediği bir bilgiyi paylaşan HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanı Şeyhmuz Tanrıkulu, “Şehid Cumaili Güneş’in şehid edildikten sonra cebinden bir yardım listesi çıktı. Bu listede sadece kendisinin bildiği ve yardım ettiği fakir ailelerin bilgileri ver alıyordu. Bu bilgiyi de bir anekdot olarak kamuoyuna aktarmak istedim” dedi.

Bu arada DHA`nın haberinde yer verilen `Oğlumuzun HÜDA PAR`la alakası yok` şeklindeki bazı ifadelerin, ağabeyi tarafından yalanlandığı öğrenildi. (Hürseda Haber)


 

 

 

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir