Almanya’nın Berlin eyaletinde ilkokullarda öğrencilere İslam din dersi verme hakkına sahip olan Berlin İslam Federasyonu, kendi hazırladığı kitaplarla çocuklara İslam dinini öğretiyor.

Berlin İslam Federasyonu, bir uzman ekip oluşturarak iki yıl önce birinci ve ikinci sınıflar için Almanca dilinde ‘’İkra’’ adlı ders kitabı hazırladı. Çalışmalara devam eden ekip, Berlin’de 2014-2015 eğitim yılı için de üçüncü ve dördüncü sınıflar için kitabı öğrencilerin hizmetine sundu.

Kitabı hazırlayan ekibin başkanlığını yapan ve aynı zamanda din dersi öğretmeni olan Aynur Bulut Coşkun, Berlin’de ilkokullarda din dersi vermeye başladıklarında öğretmenlerin ellerinde öğrencilere sunabileceği yeteri kadar donanım olmadığını ifade etti. Öğretmenler olarak kendi çaba ve gayretleriyle bir şeyler hazırladığını ve sıkıntı çektiklerini anlatan Coşkun, 2007 yılında 4 arkadaşla bir grup oluşturarak çalışmaya başladıklarını aktardı.

ÇOCUKLAR SEVEREK KULLANIYOR

Kitap hazırlamak için bir grafikere de görev verdiklerini ve müfredata uygun, denenmiş, yıllarca üzerinde çalıştıkları ve çocuklar ile veliler tarafından kabul görülen konuları belirlediklerini ifade eden Coşkun, bunları kitabın içine aldıklarını, tasarımı da yaparak iki yıl önce ilk defa kitabı birinci ve ikinci sınıf öğrencilerinin masalarına koyduklarını belirtti.

Çocukların, kitabın doğrudan kendilerine hitap ettiğini ve çok sevindiklerini anlatan Bulut, ‘’Çocukların hiç görmediği tarzda tasarımımız var. Çok benimsediler. Velilerden de dersimize gelmeyip ders dışından satın almak isteyen vardı. Çocuklar çok severek kullanıyorlar. Resimlere bakıyorlar. Hoşlarına gidiyor’’ dedi.
Berlin’de hatta Avrupa genelinde bu alanda bir boşluk olduğuna dikkati çeken Coşkun, çok sayıda din dersi kitaplarının bulunduğunu ancak var olan kitapların içeriğinin zayıf olduğunu, itikadı ve ibadet konularında böyle bir kitaba ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.

Çoşkun, Berlin Eğitim Bakanlığı’nda içerik konusunda sıkıntı yaşayıp yaşamadıkları yönündeki soruya karşılık da ‘’Müfredatımız kabul gördü. Bakanlıktan onaylı bir müfredat. Çatışma yaşamadık. Aksine olumlu eleştiriler aldık, umduğumuzdan daha güzel. Alman öğretmenler de destekledi’’ ifadelerini kullandı.

Öğretmenler olarak yıllardan beri böyle bir kitap çıkmasını beklediklerini belirten Coşkun, piyasada birçok kitap olmasına rağmen bunları Berlin eyaletinde uygulayamadıklarını vurgulayarak, ‘’Konular bizim işlediğimiz tarzda değil veya bir mezhebe yönelik işlenmiş. Bizim birçok mezhepten öğrencilerimiz var. Bundan dolayı ana kaynak Kuran-ı Kerim ve hadisler üzerinde durduk’’ şeklinde konuştu.

Çoşkun, öğretmenlerin ‘’Ikra’’ kitabıyla nasıl çalışacakları konusunda 200 sayfalık el kitabı hazırladıklarını kaydetti.

ALMANCA DİN DERSİ KİTABI ÇIKARMAK ZOR

Kitabı hazırlayan grupta yer alan Muzaffer İnanç da Alman dilinde din dersi kitabının çıkartılmasının zorluğuna işaret ederek, ‘’Alman kültüründe Almanca olarak din dersi kitabı çıkarmak ayrı bir zorluk. Dil buna çok fazla müsait değil. İngilizce gibi geçmişinde İslam metodolojisine sahip olmuş bir dil değil. O yüzden zorlanıyoruz’’ dedi.

Özellikle sözlük yazımında, kelimelerin Almanca karşılığını bulmada zorlandıklarını anlatan İnanç, ‘’Kavramların mümkün mertebe, Hristiyan diniyle ilgili çıkış noktası bir olsun istemiyoruz. İslam’a özel kavramlar olsun. Bu yüzden bazı kavramları olduğu gibi, tercüme etmeden kullanıyoruz. Ahiret, hadis, ayet gibi kavramlarını tercüme etmiyoruz. İstiyoruz ki kitaplarımızı okuyan öğrenciler İslam’ın temel doktrinlerini içeren ayet ve hadislerin de bulunduğu bir kitabı okusunlar’’ şeklinde konuştu.

İnanç, ayetleri tercüme ederken biraz daha çocukların anlayabileceği seviyede dil kullanmaya çalıştıklarını belirterek ‘’Ancak bunu kalıpları değiştirmeden, içeriğindeki lafzi mucizesine zarar vermeden yapmaya çalışıyoruz’’ dedi..

İnanç, Kitabın sadece öğrenciler için değil, velilerin de okuyabileceği bir kitap olduğunu kaydetti. Bu kitabın sadece Berlin’de değil, Almanya’nın diğer eyaletlerinde de yaygınlaşmasını ümit ettiklerini ifade eden İnanç, diğer bölgelerde böyle kapsamlı çalışmanın olmadığını kaydetti.

Hazırlayan ekipteki herkesin öğretmen olduğuna işaret eden İnanç, ‘’Dersteki pratik uygulamalardan yola çıkarak kitap daha çok pratiğe yönelik hale geliyor. Böylelikle kitap, kullanılmayan bilgiler yerine kullanılabilen, aktive edilebilen, derslerde, ev sohbetlerinde kullanabilen çok basitama çok etkili hale geliyor’’ şeklinde konuştu.

FEDERASYON 2001`DE OKULLARDA DİN DERSİ VERME HAKKI ALDI

İslam Federasyonu Başkanı Fazlı Altın da başında bulunduğu kuruluşun yıllar önce çocuklara din dersi nasıl verilebilir düşüncesiyle 1980 yılında kurulduğunu ve aynı yıl bunun için Berlin eyalet hükümetine müracaatta bulunulduğunu anlattı.

Berlin eyalet hükümetinin buna müsaade etmediğini, davalar açılarak ancak 2001 yılında Yargıtay’dan Müslümanlar lehinde karar çıktığını aktaran Altın, ‘’2001’de din dersi eğitimine ilkokullarda başladık’’ dedi.

Din dersi eğitime başladıklarında ortaya çıkan zorluklara da değinen Altın, ‘’Çeşitli nedenler üreterek, önyargılarla yaklaştılar bize. 13 yıllık mazimiz, bunun tam aksini gösterdi. Bizim Alman okullarında gönderdiğimiz din dersi öğretmenleri, Müslüman ailelerle öğretmenler arasında köprü vazifesi görüyorlar. Okulun genel atmosferine katkıda bulunuyorlar. Dersimize katılan talebeler de varsayımların aksine çok daha hoşgörülü insanlar olarak yetişiyorlar’’ dedi.

``Din dersi için 21 yıl bekleyen ve ümitleri kırılarak bu hakkın verilmeyeceğini düşünen Müslümanlar, bundan dolayı din dersi öğretmeni de yetiştirmedi. Din dersi malzemesi de hazırlanmamış`` ifadelerini kullanan Altın, ``Dolayısıyla bunu 13 yıl içinde hazırlamaya gayret ettik. Bu kitaplar el kitabı, talebinin kitabı, çalışma kitabı olarak hazırlanıyor. Almanya’da böyle bir kitabın olmayışı sebebiyle bu gayretin içerisine girdik. Bu zahmete girdik’’ şeklinde konuştu.

DİN DERSİ ÖĞRETMENLERİNE İHTİYACIMIZ VAR

Altın, Berlin’de 300’ün üzerinde olan ilkokulların sadece 33’ünde din dersi verebildiklerini ve 50 bin öğrencinin 5 bin 200’üne ulaştıklarını belirtti.
Din dersi öğretmenlerine ihtiyaç duyduklarını ifade eden Altın, öğretmenlerde aradıkları şartları da şöyle anlattı:

‘’Okul yasasının koyduğu şatlar var. Bunlar biraz ağır şartlar. Üniversiteyi bitirmiş olması gerekiyor veya İslam bilimleri, dini bilimler veya İslam teolojisi bölümlerinden mezun olması gerekiyor. Bu vasıfları barındıran eleman bulmak çok zor. Müracaat da ona göre az oluyor. Bize müracaat eden insanları almaya gayret ediyoruz. Gerçekten öğretmen sıkıntımız var.’’
Altın, din dersi öğretmenlerinin maaşının yaklaşık yüzde 90’ının Berlin eyaleti tarafından karşıladığını, yüzde 10’unu da İslam Federasyonun karşıladığını belirttti. Altın ayrıca, gençlerin din dersi öğretmenliği okumasını tavsiye etti.

aa