BURSA- Genç Memur-Sen koordinatörlüğünde bir çok STK’nın katılımıyla oluşturulan Rabia Platformu,  ‘14 Ağustos Dünya Rabia Günü’ kapsamında saat 12.00’da Orhangazi Parkı’ndan Şehreküstü’ne yürüyüş düzenleyecek.

Memur-Sen Bursa İl Temsilciliği binasında gerçekleştirdiği basın açıklaması ile Bursalıları yürüyüşe davet eden Memur-Sen Bursa Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Bursa Şube Başkanı Numan Şeker, “14 Ağustos Dünya Rabia Günü dolayısıyla Genç Memur-Sen öncülüğünde Mısır'da demokrasiye yapılan darbenin birinci yıl dönümü nedeniyle topyekün şekilde Rabia için meydanlara iniyoruz. İslam coğrafyasında zulüm yapanları kınamak, mazlumların yanında durduklarını haykırmak için 81 ilde eş zamanlı gerçekleştirilecek olan eylemler kapsamında Bursa Rabia Platformu olarak bizler de gerçekleştireceğimiz yürüyüşle, küresel adalet, insanlığın ölmemesi, insanı ve insanlığı yaşatmak için 'Ayağa kalk ey insanlık!, Ayağa kalk ey Ümmet!' diyeceğiz. Dünyaya olan Bu haklı haykırışımızda yanımızda olması ve sesimizin daha gür çıkması için tüm Bursa halkını yürüyüşümüze davet ediyoruz” dedi.

“Sisi darbesi bütün Müslüman toplumları cezalandırmanın yeni miladı”

Siyonist işgalci ve terörist devlet İsrail, ABD, AB ve körfez diktatoryasının da yer aldığı uluslararası ittifakın desteğiyle gerçekleştirilen darbeyle Mursi'nin yönetimden uzaklaştırılıp, hapse atıldığını kaydeden Numan Şeker, şöyle konuştu: "Bugün anlaşılmaktadır ki, başta ABD olmak üzere demokrasi, insan hakları ve özgürlük pazarlamacılarının sessiz kalarak da desteklediği bu kirli tezgah, siyonist işgalci İsrail'in güvenliğinin sağlanması, Mısır'dan Filistin'e açılan özgürlük tünellerinin ve refah kapılarının kapatılması, Arap sokağını saran demokrasi ve özgürleşme ateşinin söndürülmesi, elinde kandan, zihninde vahşetten başka bir şey olmayan Suriye diktatörünün ve Baas rejiminin desteklenmesi için kurgulandı ve uygulandı. Mısır'ı yangın yerine döndüren, çocuk, kadın, yaşlı demeden insanı hedef alan vahşet uygulamalarını rutinleştiren Sisi darbesi sadece Mısırı ve Mısırlı kardeşlerimizi değil bütün İslam coğrafyasını ve Müslüman toplumları cezalandırmanın yeni miladı olarak kurgulanmıştır. Suriye'de Esed gitseydi, Mısır'da Mursi kalsaydı İsrail Gazze'de soykırım yapamazdı."  

“Uluslararası arenayı yargısız infaza karşı ortak bir eylem planı belirlemeye davet ediyoruz”

Emperyalizm ve işbirlikçileri olan diktatörlerin hak ve hukuk tanımayan saldırılarına, baskı ve zulümlerine karşı tavır almak için tüm vicdan sahiplerini seslerini yükseltmek için çağrıda bulunan Şeker, sözlerini şu cümlelerle tamamladı: “21. yüzyılın utanç vesikası olan başta Filistin, Suriye, Mısır, Irak, Doğu Türkistan, Filistin ve Arakan olmak üzere yeryüzündeki tüm vahşetlerin, işkencelerin, katliamların, idamların son bulması için herkesi ayağa kalkmaya davet ediyoruz. Mısır'da 'Darbeyi Ret ve Meşruiyete Destek' için cunta karşıtı gösteri yapanların idam cezası verilmesini de kınıyor, uluslararası arenayı yargısız infaza karşı ortak bir eylem planı belirlemeye davet ediyoruz."  (Zeki Aras-İLKHA)