• DOLAR 32.258
  • EURO 34.758
  • ALTIN 2401.248
  • ...
 Gazze`de Yaşananların Dünün Özeti
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

İSTANBUL - Siyonist israil`in Gazze`ye yönelik sürdürdüğü saldırılarda şehid olanların sayısının 1810`a yükseldiği bildirildi.

Siyonist israil`in saldırılarında yaşamını yitirenlerin sayısı 1830 yerine 1810 olarak düzeltildi

Filistin Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra, yaptığı yazılı açıklamada, siyonist israil`in Gazze şeridinin kuzeyinde Necm ailesinin evine düzenlediği saldırıda 7 kişinin hayatını kaybettiğini, 30 kişinin yaralandığını ifade etti.

Saldırıların başladığı 7 Temmuz`dan bu yana bin 810 Filistinlinin yaşamını yitirdiğini, 9 bin 400 kişinin de yaralandığını aktaran Kudra, bunlardan 401`i çocuk ve 238`i kadın olduğunu kaydetti.

Kudra, yapılan tetkikler neticesinde ölü sayısının 1830 değil 1810 olarak tespit edildiğini söyledi.

Öte yandan, saldırılarda yaralanan 15 Filistinlinin Refah Sınır Kapısı`ndan geçirilerek Mısır`daki hastanelere sevk edildiği bildirildi.

Sina Yarımadası`nda Sağlık Bakanlığı Vekili Tarık Hatır, yaptığı açıklamada, siyonisti israil`in Gazze saldırılarında yaralanan 15 Filistinlinin, dün sınır kapısından geçirilerek ambulanslarla hastanelere sevk edildiğini söyledi.

Hatır, yaralılardan 10`unun Ariş Devlet Hastanesi`nde, 5`inin ise diğer hastanelerde tedavi altına alındığını belirtti.

Okula saldırı

Siyonist israil dün Gazze`de Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu`na (UNRWA) ait bir okula daha ve Anadolu Ajansı ofisinin bulunduğu binaya ikinci kez saldırı düzenledi.

Gazze Şeridi`ne yönelik 28`inci gününde devam eden operasyonda, Siyonisti israil kara kuvvetlerinin Gazze`deki bazı bölgelerden tamamen, bazı bölgelerden ise kısmi olarak çekildiği bildirildi.

AA`nın ofisinin de içinde yer aldığı binaya,siyonist israil tarafından 2`inci kez saldırı düzenlendi. 15 katlı binanın giriş katındaki bir özel sigorta ve yatırım şirketine düzenlenen saldırı nedeniyle AA ofisinde afif çaplı hasar meydana geldi. Olay sırasında ofiste bulunan 10 AA çalışanı yara almadan kurtuldu.

Refah kentinde siyonist israil`e hedef olmaktan kaçan Gazzelilerin sığındığı Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu`na (UNRWA) ait Enes el-Vezir" adlı okula düzenlenen saldırıda ilk belirlemelere göre 10 kişi hayatını kaybetti, 50 kişi yaralandı.

Refah kentindeki Ebu Yusuf en-Neccar Hastanesi`nin siyonist israil saldırıları nedeniyle boşaltıldığını hatırlatan Filistin Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra, bölgede ölü ve yaralıların her geçen dakika arttığını, kentte bulunan Kuveyt Hastanesi`nin kapasitesinin ise çoktan dolduğunu ve yeni gelen vakalara cevap veremediğine dikkati çekti.

64 asker öldü

Siyonisti srail ordusu, Gazze`ye yönelik saldırılarında bugüne kadar 64 askerinin öldüğünü, 400`ünün yaralandığını açıkladı.

Siyonist israil ordusu, Gazze tarafından gün içinde 119 roket atıldığını öne sürdü.

Siyonisti srail ordusunun sosyal paylaşım sitesi Twitter`daki hesabından yapılan açıklamada, gün boyunca Gazze`den İsrail`e 119 roket atıldığı savunuldu.

Roketlerin düştüğü yerlere ilişkin bilgi verilmezken, siyonisti srail polisinin Twitter hesabından yapılan açıklamada roketlerin, başkent Tel Aviv ile güney şehirlerine atıldığı ifade edildi.

Öte yandan, ülkenin güneyine atılan roketler sonucu 2 siyonist israillinin yaralandığı belirtildi.

Sağlık çalışanları vuruldu

Gazze`de sivil yerleşim birimlerini ve sağlık kuruluşlarını da hedef alan siyonist israil`in saldırılarında bugüne kadar 36 ambulansı vuruldu, 16 sağlık çalışanı hayatını kaybetti.

Filistin Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra, yaptığı yazılı açıklamada, siyonist israil`in aralıksız süren saldırılarında yaralıları taşıyan 36 ambulansın vurulduğunu, bu araçlarda görevli 16 kişinin öldürüldüğünü, 102`sinin de yaralandığını belirtti.

Siyonist israil`in sağlık ekiplerini hedef alarak bütün uluslararası kanunları ve anlaşmaları çiğnediğini vurgulayan Kudra, "israil`in bu saldırıları, uluslararası toplumun sağlık çalışanlarını ve kurumlarını korumada başarısız kalmasının bir sonucudur" ifadesini kullandı.

200 Filistinli gözaltında

Siyonist israil saldırılarının başladığı 7 Temmuz`dan bu yana Gazze`de yaklaşık 200 Filistinlinin gözaltına alındığı bildirildi.

Filistin Esirler Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, "israil ordusu, Gazze`ye yönelik saldırılarında sınır bölgelerinde yaklaşık 200 kişiyi gözaltına aldı" denildi.

Açıklamada, " israil ordusu Gazze`nin sınır bölgelerinde Filistinlileri sorguya aldı.Gazze dışına götürülen Filistinlilerden bir kısmının kısa bir süre sonra bölgeye dönmelerine izin verilirken, bir kısmı ise hala İsrail hapishanelerinde tutuluyor" ifadesine yer verildi.

Söz konusu Filistinlilerin kimlik bilgileri ve akıbetleri hakkında bir bilgiye ulaşılması için "Hukuk Dairesi"nin temaslarını sürdürdüğü belirtilen açıklamada şunları kaydedildi:

"İsrail`in Filistinlilere yönelik gözaltıları son haftalarda gözle görülür bir biçimde yükselerek 6 bin 500`e ulaştı. Bunların arasında 37 milletvekili, 3 eski bakan ve 2011`deki anlaşma ile israil askeri Gilad Şalit`e karşılık serbest bırakılan ve yeniden tutuklanan 75 Filistinli de bulunuyor."

Hamas: Ban Ki-mun katliamlara ortaktır

Hamas, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-mun`un, İsrail`in Refah kentinde işlediği katliamlara ortak olduğunu öne sürdü.

Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zühri, Gazze`deki Şifa Hastanesi`nde düzenlediği basın toplantısında, "israil`in Hamas`ın ateşkesi ihlal ettiğine ilişkin iddialarına itimat eden Ban Ki-mun, israil`in Refah kentinde işlediği çirkin cinayetlere ortaktır" dedi.

Cuma günü ateşkesi ihlal eden tarafın İsrail olduğunu belirten Ebu Zühri, israil`in açıklamalarına itimat eden Genel Sekreter Ban`ın hatasını itiraf etmesi ve Refah`ta işlenen katliamlardan İsrail`i sorumlu tutması gerektiğini kaydetti.

Abbas`tan çağrı

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, uluslararası topluma israil`in saldırılarının durdurulması için "acil müdahale" çağrısında bulundu.

Filistin resmi haber ajansı WAFA`da yer alan habere göre, Abbas, "ateşkesi reddeden tutumu ile" israil`in, saldırılar sonucu ortaya çıkan riskli meydan okumaların sorumlusu olduğunu belirtti.

Abbas, Birleşmiş Milletler (BM), ABD yönetimi, Avrupa Birliği, Rusya ve Çin başta olmak üzere uluslararası toplumdan israil`in saldırılarını durdurmaya zorlamalarını talep etti.

"Filistin halkına yönelik açık savaşını, saldırganlığını ve cinayetlerini sürdüren israil, saldırıların başladığı günden bu yana her saat başı 17 Filistinliyi öldürdü ve yaraladı, her 3 saatte bir ise 1 çocuğu öldürdü" ifadesini kullanan Abbas, şunları kaydetti:

"Buna karşılık Filistin yönetimi ve Filistinli gruplar, uluslararası toplumun sunduğu ateşkes önerilerine olumlu yanıt verdi ancak İsrail`in Gazze saldırılarını sürdürmesi neticesinde bu ateşkesler kısa süre içerisinde sona erdi. Öte yandan akan kanın durması ve savaşın sonlanması için Kahire`ye Filistinli müzakereci heyeti göndermemize rağmen, siyonist israil hükümeti, çeşitli bahanelerle heyet göndermeyi reddetti."

İsrail`de 1000`den fazla kişi tedavi gördü

Siyonist israil ordusu, cuma gün Gazze’de Hamas tarafından kaçırıldığı iddia edilen asker Hadar Goldin`in öldüğünü duyurdu.

israil`in güneyindeki Soroka Hastanesinin resmi internet sayfasından yapılan yazılı açıklamada, "Operasyonların başladığı tarihten bu yana 651`i asker bin 8 kişi, hastanede tedavi gördü" denildi.

Aşkelon kentindeki Barzillay Sağlık Merkezinden yapılan açıklamada ise "Koruyucu Hat" operasyonunun başladığı tarihten bu yana hastanede bin 125 kişinin tedavi gördüğü, bunların çoğunluğunu siyonist israil askerlerinin oluşturduğu kaydedildi.

BM`nin konuyu araştırması gerekirdi

Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun`un israil ile Filistinli gruplar arasında varılan 72 saatlik ateşkesin bozulmasından Hamas`ı sorumlu tutmasına "şaşırdığını" belirtti.

Siyonist israil`in Filistinli gruplar arasında varılan 72 saatlik ateşkesin bozulmasından Hamas`ı sorumlu tutması karşısında şaşırdığını vurgulayarak "BM, açıklama yapmadan önce konuyu iyice araştırması gerekirdi" dediği belirtildi.

Halihazırda üst düzey Filistinli heyetin bulunduğu başkent Kahire`ye, Mısır`ın arabuluculuğunda yürütülecek dolaylı görüşmelere katılmak için Katar`ın başkenti Doha`dan gelen Hamas heyeti ulaştı. Heyette Hamas`ın Siyasi Büro üyesi İzzet er-Reşak başkanlığındaki heyette, 6 üyenin bulunduğu belirtildi.

Siyonist işgal devleti  Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze`de tünellerin yıkılmasının ardından, ABD ve Avrupa`nın Gazze`yi silahsızlandırmaya yönelik desteği önemli olduğunu vurguladı. Netanyahu, Katar`dan Meşal üzerindeki nüfuzunu kullanmasını umduklarını aktardı.

Netanyahu, "israil`in Gazze`ye yönelik saldırıları ne zamana kadar sürecek ?" şeklindeki soruyu da, "Operasyonun ne zaman biteceğini söylemeyeceğim. Ordu, israil`in güvenliğini sağlayıncaya ve tünelleri yıkmaya yönelik belirlediği hedefi elde edinceye kadar operasyona devam edecek" şeklinde cevaplandırdı.

Hamas Sözcüsü Fevzi Berhum tarafından yapılan yazılı açıklamada, Gazze`ye saldırıların sonucundan israil`in sorumlu olduğuna değinilerek, "Filistin direnişi, hedefleri gerçekleşene dek, saldırılara karşı koymaya devam edecek" denildi.

Ban: Öfke ve nefret uyardıran suç eylemi

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Filistin`deki okula düzenlenen saldırının, uluslararası hukukun açıkça yeni bir ihlali olduğunu belirterek ``BM sığınakları güvenli alan olmalı, savaş alanı değil`` dedi.

BM Genel Sekreterlik Sözcülüğünden dün yapılan açıklamada, BM Genel Sekreteri Ban`ın, Refah kentindeki BM`nin Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşuna (UNRWA) ait okuluna düzenlenen ve 10 sivilin ölümüyle sonuçlanan bombalı saldırıyı şiddetle kınadığı bildirilerek binlerce Filistinlinin sığındığı BM tesisine yapılan saldırının, açıkça yeni bir uluslararası insani hukuk ihlali olduğu kaydedildi.

Ban`ın açıklamasında şu ifadelere yer verdiği kaydedildi:

``Filistinli sivillerin, BM çalışan ve BM tesisleriyle diğer sivil tesislerde BM sığınakları güvenli alan olmalı, savaş alanı değil. israil ordusu defalarca bu tesislerin konumundan haberdar edilmiştir. Uluslararası hukukun diğer ihlalleriyle birlikte, bu saldırı hızla araştırılması ve sorumlulardan hesap sorulması gerekir. Bu öfke ve nefret uyandıran bir suç eylemidir.``

Sükunetin yeniden sağlanmasının, ateşkesle ve Kahire`de temel konuların ele alınacağı müzakerelerin yeniden başlatılması ile elde edilebileceği kaydedilen açıklamanın sonunda, ``Genel Sekreter derhal savaşın sona erdirilmesi ve barış yoluna dönülmesi için talebini tekrarlıyor. Bu delilik durmalı`` ifadesine yer verildi.

Saldırıların durdurulmasına yönelik girişimler

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile Katar Dışişleri Bakanı Halid bin Muhammed El-Atiyye, Gazze`deki gelişmeler ve bölgedeki son durumu görüştü.

Diplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre, Davutoğlu ile El-Atiyye`nin 3 saat süren görüşmesinde israil`in Gazze`ye saldırıları sonrası sükunetin sağlanması ve tansiyonun düşürülmesi için neler yapılabileceği konuşuldu.

Görüşme sonrasında iki bakanın ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile ortak bir telekonferans görüşmesi yaptığı ifade edildi.

Suudi Arabistan Kralı Abdullah, Birleşik Arap Emirlikleri Veliaht Prensi Muhammed`i Cidde`deki sarayında kabul etti. İkili, görüşme sırasında bölgedeki son gelişmeleri, Filistin davasını, israil`in Gazze`ye yönelik saldırılarını, akan kanı durdurma yollarını ve iki ülke arasındaki ilişkileri ele aldı.

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, israil`in Gazze`ye uyguladığı zulmün devam ettiğini, şu ana kadar bin 500`ün üzerinde insanın öldüğünü söyledi. Dünyanın, israil`in saldırılarına karşı takındığı tavrın enteresan olduğunu ifade etti. Atalay sözlerine şöyle devam etti:

"Dünya niye böyle bir tavır takınıyor, hangi korkularla, sebeplerle? Almanya`nın israil`e verdiği destek... Almanya kendisini İkinci Dünya Savaşı ezikliğinden bir türlü kurtaramadı. Amerika`nın israil`e verdiği destek, Arap dünyasının küçük politikalarla takındığı tavır. Bütün bunları genç kuşaklar, düşünen insanlar, bu konuları dert edinenler değerlendiriyor. Ve insanların vicdanlarında bunlar iz olarak kalıyor. Belki şu anda açık tepkiye ulaşmıyor ama bu ulaşacak. israil, inşallah büyük bir tokat yiyecek. Medeniyetler, dinler tarihine bakın, hepsinde zulüm artık gözle görülür ve herkesin lanetlediği bir seviyeye geldiğinde tokat da gelmiştir ve israil o tokadı inşallah bir gün yiyecektir. O seviyeye geldi."

Atalay, israil ve Filistin arasındaki 72 saatlik ateşkesin bozulduğu gün, 70 Filistinlinin hayatını kaybettiğini, 1 de İsrailli subayın kaybolduğunu hatırlatarak, "Dünyanın gündeminde o 70 kişi hiç olmadı, o 1 subay oldu" dedi.

Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, Gazze’de siyasi çözüm için ateşkesin sağlanarak sınır kapılarının uluslararası gözetimde açılmasını önerdi.

Steinmeier, “Gazze’de yaklaşık iki milyon insan abluka altında, dış dünyadan koparılmış bir şekilde yaşıyor, bunların yarıdan fazlasını kadın ve çocuklar oluşturuyor" ifadelerini kullandı.

AK Parti Çorum Milletvekili ve Türkiye-Filistin Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Murat Yıldırım, israil`in modern haçlı seferine çıkmış gibi davrandığını söyleyerek, tüm Müslümanların bunu kınaması ve vicdan sahibi olan Musevilerin de buna dur demesi gerektiğini vurguladı.

Medya sendikalarından israil`e tepki

Tunus`un başkenti Tunus`ta bir araya gelen gazeteciler, israil`in Gazze`ye yönelik saldırılarını ve Gazze`de basın mensuplarına karşı uygulanan şiddeti protesto etti.

Tunus Ulusal Gazeteci Sendikası Başkanı Naci el-Beguri, "Gazze`de ve işgal altındaki Filistin topraklarında Siyonistlerin işlediği suçları belgeleyerek, büyük ve zor bir sorumluluk üstlenen gazeteci meslektaşlarımıza da desteklerimizi iletmek istiyoruz" dedi.

Medya İşçileri Sendikası (Medya-İş) Genel Başkanı Gürsel Eser, israil`in saldırılarında basın mensuplarını hedef almasını, dün israil`in Ankara Büyükelçiliğine siyah çelenk bırakarak protesto edeceklerini anımsatarak, tüm basın mensuplarını eyleme destek vermeye çağırdı.

Medya çalışanlarından israil`in gazetecilere yönelik uygulamalarına karşı sessiz kalmamalarını isteyen Eser, dün saat 15.00`te yapacakları eyleme tüm basın mensuplarını davet etti.

Uluslararası kamuoyundan israil`e tepki

Berlin’de gençler ve çocuklardan oluşan yüzlerce kişi saldırıları protesto etti. Alman yayınevi Axel Springer Binası`nın önüne yürüyen protestocular, Bild gazetesine tepki gösterdi.

ABD`nin başkenti Washington`da israil`in Gazze`ye saldırılarını protesto eden 20 bine yakın kişi, Beyaz Saray`dan Washington Post gazetesine yürüdü.

Şu ana kadar başkent Washington`daki en geniş katılımlı israil karşıtı protestoya sahne olan yürüyüşte eylemciler, Beyaz Saray`dan Washington Post binasına uzanan caddenin tamamını doldurdu.

Amerikan medyasını da taraflı yayın yapmakla suçlayan eylemciler, Washington Post gazetesinin önüne sembolik çocuk tabutları bırakarak, "Utanın" şeklinde sloganlar attı.

İslam Konferansı Gençlik Forumu’nun (İKGF) twitter üzerinden başlattığı “israilli akranıma mektup” kampanyası dünya trend listesinde 4. sıraya kadar yükseldi.

Uluslararası Rabia Platformu Koordinatörü Cihangir İşbilir, "israil`in Gazze`ye yönelik soykırıma ulaşan saldırıları Batı ve İslam dünyasının foyasını ortaya çıkardı" diyerek, israil`in bu süreçteki ateşkes oyunlarıyla aslında barışı istemediğin bir kez daha ortaya koyduğunu, uluslararası sistemin üstünde kendisini konumlandıran bu ülkenin bazı İslam ülkelerinin desteğini de arkasına alarak bu soykırımı gerçekleştirdiğini kaydetti.

İşbilir, Suudi Arabistan`ın israil`in en büyük destekçisi Mısır`da 2013 yılında darbe gerçekleştiren yönetimi finanse ettiğini dile getirerek, "Artı 14 Ağustos 2013 tarihinde Rabia katliamına ses çıkarmayan da aynı Suudi Arabistan yönetimidir. israil`in Gazze`ye yönelik katliamına başından beri hiç tepki vermeyen, bin 500 kişi katledildikten sonra buna karşı çıkan Suudi Arabistan yönetimi asıl kendi iktidarını kaybetmekten korkmaktadır. Filistinliler, son direnişleriyle bölge halklarına yeni bir uyanış aşısı yapmışlardır" değerlendirmesinde bulundu.

Rompuy ve Barroso`dan ortak açıklama

Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy ile AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, yaptıkları ortak yazılı açıklamada, Gazze`de akan kanın durması gerektiğini belirterek önceki deneyimlerin askeri operasyonların sağlayabileceklerinin sınırlı olduğunu gösterdiğini ve kalıcı barışın ancak müzakere edilmiş bir çözümle geleceğini kaydetti.

Gazze’de üç haftayı aşan süredir dayanılmaz şiddet nedeniyle acı çekildiği kaydedilen Rompuy ve Barroso`nun ortak yazılı açıklamasında, "Aralarında masum kadın ve çocukların da bulunduğu korkunç can kayıplarından müteessir olduk. Çok sayıda insan yaralandı, mülkler, geçim yolları yıkıldı. Buna derhal son verilmesi gerekiyor" ifadesine yer verildi.

Gazze için olağanüstü zirve istediler

Avrupa Parlamentosu’nun (AP) ikinci büyük grubu olan Sosyalistler ve Demokratlar (S&D), Avrupa Birliği (AB) Başkanı Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy’a mektup göndererek Gazze için es kısa zamanda olağanüstü AB Zirvesi düzenlenmesini istedi.

Rompuy’a mektup gönderen S&D grubunun başkanı Gianni Pittella, yaptığı yazılı açıklamada, çok geç olmadan bu konuda adım atılması gerektiğini belirterek, “AB, bölgede süren savaşı durdurmak için aralarında silah ambargosunun da bulunduğu somut önlemler almak zorunda. Yaptırımlar artık tabu olarak değil sivil kayıplara son verilmesi amacıyla hem Hamas hem israil tarafına baskı unsuru olarak değerlendirilmeli” ifadelerini kullandı.

Gazze’deki durumun sürdürülemez hale gelmeye başladığını belirten Pittella, insani koşulların kötüleştiğine dikkati çekerek, “Kamuoyunun bu konudaki kızgınlığı, daha fazla ayaklanma ve protesto riskiyle Avrupa şehirlerinin sokaklarına kadar ulaştı” sözlerini kaydetti.

AA

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir