Diyarbakır`dan Hopa`ya: Çok Değiştik, Çook!
Hüseyin Kaya / Doğruhaber / Haber Yorum
Türkiye’de sol hareketler her zaman antiemperyalist olduklarını söyleyerek övünmüşlerdir.
Tabii emperyalizmden kasıtları sadece Amerika ve müttefikleriydi.
1968’li yıllarda Amerikan 6. Filosuna karşı gerçekleştirdikleri eylemleri övünerek anlatır solcu yazarlar. Gerçekten de o yıllarda Amerika’nın yaptıklarına karşı tüm dünyadaki sol hareketlerden tepki vardı ve ciddi sivil eylemler de söz konusuydu. Özellikle Amerika’nın Vietnam işgaline ve Filistin sorununda israil’e verdiği desteğe tepki gösteriliyordu. İstanbul’a gelen Amerikan askerleri gittikleri hemen her yerde ufak çaplı saldırılarla karşılaştılar. Askerlerin üzerine kırmızı boya atma, kepini başından alıp kaçırma gibi eylemler…
Zamanla bu eylemler biraz daha büyüdü ve karaya çıkmaya çalışan bazı Amerikan askerlerinin denize dökülmesiyle son aşamasına geçti.
Tabii devreye istihbarat girdi ve “Komünizmle mücadele dernekleri” kışkırtılarak solcu gençlerle bir çatışmaya girildi.
16 Şubat 1969’da Taksim’de Amerika’yı protesto eden solcu gençler, organize bir şekilde gelen “muhafazakar” grupların saldırısına uğradı ve iki genç hayatını kaybetti. Bu olay muhafazakar kesimlerin alnında kara bir lekedir ve solcular bu kirli eylemi her fırsatta kullanmışlardır.
Olayın savunulacak bir tarafı yoktur elbette; ama bu solcuların emperyalizm tanımında kafalarının karışık olduğu gerçeğini değiştirmez.
Mesela solcular hiçbir zaman Sovyetlerin işgalci tutumunu, emperyalist tutumunu sorgulamadılar. 1956 Macaristan ve 1968 Çekoslovakya işgalleri ve o sıralarda yaşanan katliamlar hiç sorgulanmadı.
Bu çelişkilere rağmen o dönem solunun kısmen de olsa antiemperyalist olduğu gerçeği ortadadır.
Ama şimdilerde çok şey değişti.
Kürt solu Diyarbakır’da emperyalizmin en somut hali olan Amerika ile ortak etkinlik düzenliyor. Bazıları “iftar” dese de onu demeye bizim dilimiz varmıyor. Mesela şöyle iddialar var:
Ezan okunmadan önce yemek yiyenlerin bulunduğu sofra “iftar sofrası” olur mu?
O yüzden etkinlik dedik yapılan “tıkınma” faaliyetine. Müslümanların “mübarek Ramazan’ını” kendi kirli emellerine alet etmeye çalışan zavallılar işte! Ve bu zavallılar “emperyalist Amerika” ile el ele.
Çelişki bununla bitmiyor tabii.
Solun güçlü olduğu yerlerden biridir Artvin’in Hopa ilçesi. Bir önceki dönem yerel seçimleri ÖDP kazanmıştı.
Hopa’da bir İslami düşünceye sahip bir yardım kuruluşu iftar çadırı kuruyor.
Hopa’nın solcuları saldırıya geçiyor.
İftar çadırı dağıtılıyor. Şimdi bizim “Nereden nereye” deme hakkımız var öyle değil mi? Diyarbakır’da emperyalist
Amerika’nın ortak olduğu etkinliğe Müslümanlar müdahale ediyorken, solcular Amerika’yı savunmaya geçiyor.
Hopa solcularda yardım derneğinin iftar çadırına saldırıyor.
Amerika, emperyalistlikten vazgeçmediğine göre evrilen kim sizce?
Ya da şunu mu diyelim: Köprünün altından çok sular akmış.