`Ramazanı Kur`anla Geçirin`
İlahiyatçılar, ramazan ayının Kur`an-ı Kerim`i anlamak ve yaşamak üzere değerlendirilmesi tavsiyesinde bulunuyor.
Ramazan ayının bir oyun ve eğlence ayı olmadığını ifade eden ilahiyatçılar, bu ayın ruhuna uygun bir şekilde Kur`an ile geçirilmesi gerektiği üzerinde duruyor. Türkiye Diyanet ve Vakıf Çalışanları Sendikası (Din Bir Sen) Bölge Başkanı Mehmet Özer, Kur`an-ı Kerim`in ramazan ayında indiği için bu ayın bir kıymet kazandığını söyledi.
"Allahu Teala ramazan ayını vasfederken, `Ramazan ayı öyle bir aydır ki o ayda Kur`an-ı Kerim inmiştir` buyuruyor. Bazı ulemalar da ramazan ayının yüceliğini Kuran`dan aldığını söylüyor, çünkü Kur`an-ı Kerim bu ayda indiği için ramazan kıymet kazanmış" diyen Özer, havaların sıcak olmasından dolayı ramazan ayının bu sene zor geçeceğini, bu ayda yapılan ibadetlerin mükafatının da çok fazla olacağını belirtti.
Ramazan ayı girdiğinden dolayı bütün camilerde okunan mukabelelerin Peygamber efendiden gelen bir sünnet olduğunu anlatan Özer, şöyle konuştu:
"Ramazan ayına girildiği zaman dükkanlarda, evlerde, camilerde, insanlar her tarafta Kur`an-ı Kerim okuyorlar. Bu anlamda ramazan ayında yapacağımız en makbul amel Kur`an-ı Kerim okumaktır. Sahabeler peygamber efendimizin yanına giderlerdi, Kur`an-ı Kerim`den bazı ayetleri alıp ezber yaparlardı, hayatlarına tatbik ederlerdi ve ondan sonra başka ayetler alırlardı. O anlamda bizim asıl amacımız Kur`an-ı Kerim`i hayatımıza uygulamak olmalıdır."
Ramazan ayında nefsin kontrol altına alındığını dile getiren Özer, başka zamanlarda Kur`an-ı Kerim`den alınamayan lezzetin ramazan ayında alınacağını kaydetti.
Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdulkerim Ünalan ise bu ayın eğlence ile geçirilmemesi gerektiğini ifade ederek, ibadetle ve Kur`an okumakla geçirilmesi gerektiğine dikkati çekti.
İslam aleminde ramazan ayının ayrı bir önemi olduğunu dile getiren Ünalan, bu ayın müslümanlar için bir fırsat olduğunu, bu fırsatın kesinlikle değerlendirilmesi gerektiğini dile getirdi.
Ünalan, şöyle konuştu:
"Yüce dinimiz bazı zamanları ve bazı ayları insanların muhtelif zamanlarda yapmış olduğu hataları düzeltmek ve fırsatları değerlendirmek için farklı konuma koymuştur. Bu fırsatlardan bir tanesi de ramazanı şeriftir. Ramazan Arapça`da bir ayın adıdır ve sözlükte de yakmak anlamında kullanılıyor. Cenabı Allah bu ayı değerlendirenlerin günahlarını yakıyor."
Ünalan, "Ramazanı Kur`an`la tövbe etmekle geçirmek, kimse hakkında konuşup dedikodu yapmamak, annenin, babanın, akrabanın gönlünü almak lazım. Komşun veya bildiğin fakir varsa onlara yardım elimizi uzatmamız lazım. Ramazan ayını Kur`an ile ve tövbe etmekle geçirmek lazım" diye konuştu.
Diyanet Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ömer Evsen ise ramazan ayının Kuran ayı olduğunu, insanların Kuran`a daha çok yaklaşması gerektiğini belirtti.
Ramazan ayında sadece aç kalmanın ramazanın ruhunu yansıtmadığını dile getiren Evsen, şöyle devam etti:
"Müminler Kuran`ın lafzını değil, içeriğindeki güzellikleri de anlayarak onları tekrar hayatlarına nakşetme noktasında ramazanı bir fırsat bilmeli, bu güzel günlerde hayatlarını ibadetle geçirebilmelidir ki güzelliklere ulaşabilsinler. Sadece salt oruç tutmak için kendini aç bırakmak ramazanın ruhunu tam olarak yansıtan bir durum değildir."
(AA)