DİYARBAKIR  - Ramazan ayında oruç tutmanın Allah katında ki faydaları ve orucun gerek toplumsal gerekse de ferdi anlamda insanlar üzerinde çok büyük faydalarının olduğunu belirten Diyarbakır il müftü yardımcısı M. Sırrı Şık, orucun  sadece yemek ve içmekten kesilmek olmadığını söyledi.

"Allah-u Teâlâ Kuran-ı Kerim’de orucu bize farz kılmış"

Şık, " Ramazan ayı sadece yemek yememek, su içmemek ve orucu bozacak başka şeylerin yenmemesi olmadığını biliyoruz. Allah-u Teâlâ Kuran-ı Kerim’de orucu bize farz kılmış. Oruç, insanlara takvalı olmayı ve daha fazla mütevazı olmasını tavsiye eden ve bunu sağlayan bir ibadettir. Ki bundan dolayı sadece yemek yememenin ve su içmemenin oruç olmadığını ve böyle bir orucun tutulmasının makbul bir oruç olmayacağını peygamberimiz bize bildirmiştir.” ifadelerini kullandı.

"Ramazanın amacı kesinlikle aç ve susuz kalmak değil"

Peygamber efendimizin orucun keyfiyeti hakkında Müslümanları uyardığını ve  Allah`ın hiç kimsenin kendisini aç bırakmasına ihtiyacı olmadığını belirterek Oruçta kast edilen hikmete dikkat çektiğini belirten Şık, " Peygamber efendimiz, hadislerinde; `Nice insanlar vardır ki oruçları onlara aç kalmaktan başka bir kar sağlamaz` diyor. Başka bir hadislerinde; ` Nice insanlar var ki,  gece kalkarlar namaz kılarlar. Ama bu kalkmaları onlara uykusuzluktan başka bir şey vermez.` Hal böyle iken,  orucun ehemmiyetine önem vermek lazım. Hedefine odaklanmak lazım. Ramazanın amacı kesinlikle aç ve susuz kalmak değil. Ramazan ayında bizlerin akılları, gözleri ay boyunca terbiye kampına giriyor. Daha önce bastıramadığımız bir takım süfli duygularımızın bastırılabildiğini anlamış oluyoruz." dedi.

İnsanların  zaman zaman kendi işleri ile veya dünya meşgalesi içerisinde oldukları zaman Allah ile aralarında kalın bir perdeler oluştuğuna dikkat çeken Şık, "Bu perde Ramazan ayı münasebetiyle inceliyor, şeffaflaşmaya başlıyor. Dolayısıyla  insanlar hakikati,  kendi durumunu, Rabbinin durumunu daha iyi fark edebiliyor." ifadelerini kullandı.

"Oruç aynı zamanda bir farkındalık oluşturuyor"

Oruç`un İslam dininin insan üzerindeki hedefini gerçekleştirdiğine dikkat çeken ve toplumsal barışın sağlanmasında ciddi bir etkisi olduğunu söyleyen Şık, "Eğer maksadına uygun olarak oruç tutulacak olursa orucun huzuru sağlayacak bir özelliği vardır. Oruç demek, sadece belli başlı bir takım kurallara riayet ettikten sonra iftar vaktinde hemen yemeğe dalmak değildir. Aynı zamanda orucun vermiş olduğu etki ile insanların kendi arızalarını telafi edip gidermesidir. Bu açıdan baktığımız zaman öfke kontrolünden tutunda sabır ve tahammül gücüne kadar hepsinin oruç sayesinde hizaya geldiğini ve tabir caizse arızalanmış bir takım duygusal yönlerimizin tekrar oruç vasıtası ile yenilendiğini görüyoruz. Oruç sayesinde insandaki kasvet hali yerini yavaş yavaş yumuşaklığa, hilme bırakıyor. İnsanlar fakirlerin ve muhtaçların aç hallerini ancak acıktıkları zaman anlaya biliyorlar. Dolayısıyla oruç aynı zamanda bir farkındalık oluşturuyor.  Yani şunu diyebiliriz: Oruç sizi tutsun ki sizde oruç tuşmuş olabilesiniz." ifadeleriyle sözlerini bitirdi. (Fikret Özkan  / Ali Adiyaman  - İLKHA)