Çözüm Süreci Tasarıyla Hızlanacak
Güneydoğu`daki sivil toplum kuruluşları ve akademisyenler, TBMM`ye sunulan kanun tasarısı çözüm sürecinde atılacak adımların hızlandırılması açısından tarihi buluyor.
Güneydoğu`daki sivil toplum kuruluşları ve akademisyenler, TBMM`ye sunulan 6 maddeden oluşan, Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun Tasarısı`nı, çözüm sürecinde atılacak adımların hızlandırılması açısından tarihi buluyor.
Dicle Üniversitesi (DÜ) Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun, tasarıya ilişkin AA muhabirine, çözüm süreci başladığından bu yana sürecin yasal bir teminat altına alınması gerektiğinin taraflarca ve toplumun tüm kesimlerince ifade edildiğini hatırlatarak, buna ilişkin Meclise sunulan tasarının çözüm sürecinde hem bugüne kadar yapılanları hem de bundan sonra yapılacakları yasal teminat altına alması bakımından önemli olduğunu söyledi.
Doç. Dr. Coşkun, tasarıda çözüm sürecinde bundan sonra ne yapılacağına dair yasal bir takım ifadelere yer verildiğine işaret ederek, tasarıda aynı zamanda sürecin devamı için hükümetin herkes ile görüşebileceği, geriye dönenlerin silahsızlandırılması ve rehabilite edilmelerine yönelik önlemlerin alınacağının belirtildiğini kaydetti.
"Bu tasarı sürecin canlandırılması ve hızlandırılması bakımından tarihi öneme sahip" diyen Coşkun, tasarıda yapılacak düzenlemelere ilişkin somut bir ifadenin yer almadığını ancak tasarının bundan sonra yapılacak düzenlemelere çerçeve oluşturduğunu vurguladı.
"Süreç için yol ve istikamet belirleyecektir"
Coşkun, "Bu yasa çıktıktan sonra hükümet çözüm sürecine ilişkin birçok adımı çok rahatlıkla atabilir. Bu süreçte artık siyasetin ön plana çıktığı ve atılacak adımların belirlenmesinde siyasetçilerin ciddi manada rol alacağını görüyoruz. Hükümet HDP ile sürekli temas halinde. Bu konuda neler yapılacağını karara bağlıyorlar. Sürecin bundan sonra organize edilmesi, düzenlenmesi ve ilerlemesinde bu yasanın varlığı bir güvence oluşturacak, süreç için yol ve istikamet belirleyecektir" diye konuştu.
HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, "Tasarı toplu iğne başı kadar bile olsa önemlidir. `Bu atılan adım boştur, bununla hiçbir yere varılmaz` demek doğru bir yaklaşım değildir" ifadelerini kullandı.
Tasarının bir kapı araladığını dile getiren Tan, bunun önemli olduğunu ancak bu haliyle tasarıyı yeterli bulmadığını aktardı.
Tan, bundan sonra yapılması gerekenlerin kısa, orta, uzun vadede planlanması gerektiğini sözlerine ekledi.
Dağdan inişler için bu tasarının yeterli olmadığına dikkati çeken Tan, "Kaç tane eve dönüş yasası çıktı, hatırlamıyorum. Dağdakilerin rehabilite edilmesi bir atasözü haline geldi. Bir siyasetçi, `Dağda silahla gezeceklerine, gelip ovada siyaset yapsınlar` dedi. Bunu nasıl sağlayacaksın. Dağdaki nasıl gelecek? Gelip ovada nasıl siyaset yapacak? Hangi kanunlarla hangi adımlarla, hangi yasal ve anayasal değişiklerle? Dolayısıyla artık dilek ve temenniler faslını geçtik" ifadelerini kullandı.
"Bir şekilde dağdakilerin indirilmesi gerekiyor"
Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi (DİTAM) Başkanı Mehmet Kaya, tasarının çözüm sürecine yasal güvence kazandırması bakımından önemli olduğunu kaydetti.
Tasarıda yer alan her bir maddenin sürecin yol almasında önemli olduğunu dile getiren Kaya, "Süreçte yol alınırken tarafların görüşerek hangi adımların atılacağını birlikte kararlaştıracağını anlıyoruz. Bu alınacak kararlara çok önemli bir sinerji katar. Bu aynı zamanda toplumsal desteği de artırır" dedi.
Kaya, tasarıda sürecin şeffaf yürütüleceği, kararlara ilişkin bilgi paylaşımında bulunulacağının ifade edildiğini vurgulayarak, "Hem Öcalan hem de CHP bu yönde sürekli görüş ifade ediyordu. Süreçte yol alınırken görünen eksikliklerin giderilmesi ve yapılması önerilenlerin yerine getirilmesi sürece daha büyük güç katar. Tasarıda yer alan maddelerin değeri kadar içeriği ve hazırlanması da ayrıca önemli. Bu davranış kalıbının oluşması değerli" şeklinde konuştu.
"Kürt sorununda demokratikleşme ile ilgili atılması gereken adımlar var. Bir de bu sorunun oluşturduğu PKK var. PKK dağda olduğu ve elinde silahı bulunduğu sürece barış ortamının kurulması çok zor bir olasılık. Çünkü bu, provokasyonlara gebedir. Bir şekilde dağdakilerin indirilmesi gerekiyor" ifadelerini kullanan Kaya, tasarının atılacak adımların bu yönde altyapısını oluşturacağını belirtti.
"Tasarıda sürece katkı sunanlara güvence veriliyor
Kaya, tasarıda önemli nüanslar olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Hem içeride hem dışarıda çözüme yönelik görüşmelerin meşrulaştırılması ve yasal zemine oturtulması, bu konuda yol alınmasıyla ilgili teşvik de içeriyor. Bu sorunu çözmeye açık bir devlet yapılanmasından söz edilerek, tasarıda sürece katkı sunanlara güvence veriliyor. Tasarıyı HDP`nin de desteklemesi önemli. Sayın Beşir Atalay`ın, `Meclise bazı yasalar sunacağız, bazı adımlar atacağız` ifadesi de bu çerçevede gelişecektir. Umarız siyasetçilerimiz bu sürece ilişkin adımları atarken bundan sonra da ortak hareket eder."
Kaya, Akil İnsanlar Heyetlerinin çözüm sürecine ilişkin önemli bir rol oynadığını kaydederek, bu işe kafa yoran, sivil toplum aktivisti ve akademisyenler gibi akil insan konumundaki kişilerin bu süreçte yer almasının süreci kolaylaştıracağını belirtti.
Memur-Sen Diyarbakır İl Başkanı Yunus Memiş, tasarı ile çözüm sürecinde ilk kez ciddi bir adım atıldığını, sürecin bu sayede yasal güvence altına alındığını belirtti.
Tasarı ile kısmen de olsa eve dönüş konusunda çalışmaların başlayacağının anlaşıldığını dile getiren Memiş, "Şiddetten tamamen uzak durularak örgütün örgütün silahı bırakması noktasında bugüne kadar atılmış olan en ciddi adım. Yıllardır Kürtlerin durumunu suistimal eden gruplar vardı. Bu yasadan sonra ne dış güçler ne iç mihraklar bu sorunu suistimal edemeyecekler" dedi.
Memiş, tasarının iş dünyasına da çözüm ile ilgili güvence verdiğini bu nedenle ekonomiyi de rahatlatacağına inandığını anlatarak, bu tasarı ile yatırımların bölgeye yöneleceğini, bunun da bölgenin kalkınmasına vesile olacağını belirtti.