• DOLAR 34.566
  • EURO 36.633
  • ALTIN 2921.789
  • ...
Büyük Çağrı: FiTNE Ateşine Dikkat!
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

MEHMET ÖZCAN / DOĞRUHABER

Irak’ta Musul’la başlayan iç savaşta son gelişmeler, ülkenin giderek bir Şii-Sünni çatışmasına doğru sürüklendiğini gösteriyor. IŞİD’in de aralarında bulunduğu muhalifler Bağdat’a dayanırken Maliki ve Şii kanaat önderleri halkı silahlanmaya çağırıyor ve cihadın farz olduğuna dair fetvalar yayınlıyor.

Tutuşturulmak istenen bu fitne ateşine yönelik uluslararası şer güçlerin de çabası, katkısı gözlerden kaçmıyor. 2003’te Amerikan merkezli Batı’nın Irak’a işgalinin 8 yıllık faturası 2 milyon insanın ölümü, 5 milyon çocuğun yetim, 1 milyon kadının dul ve ülkenin baştan sona yıkıma uğraması olmuştu.

İşgal öncesi Irak’ın ana unsurlarından olan farklı mezhebe bağlı birçok dini, etnik grup ve toplulukların bir arada yaşayabildiği ülkenin bugün geldiği nokta ise işgalin bıraktığı tahribatın bir sonucu olarak kahredici bir iç savaşı başlatmış bulunuyor. Bir İslam beldesi olan Irak’ta savaşın sürmesi ve ülkenin parçalara bölünmesi elbette istenen bir sonuç olmamakla birlikte Müslümanların birbirlerini katletmeye götürecek bir sürece girmesi halinde ülkenin üçe bölünmesi en iyi ihtimal olarak görülüyor.

Irak’taki son gelişmelerle ilgili gazetemize açıklamalarda bulunan Iraklı Ayetullah Şeyh Cevad Halisi ve Anadolu Ajansı (AA) Arapça Yayınlar Genel Koordinatörü Turan Kışlakçı, Irak’ta yaşanan mezhep zeminli fitne ateşinin yakılmak istendiğine dikkat çekerek önemli açıklamalarda bulundular.

ŞEYH CEVAD HALİSİ: OLANLAR, ATEŞLENEN FİTNENİN BİR SONUCUDUR
Irak’ın şu anda ciddi bir komployla karşı karşıya olduğunu belirten Iraklı Ayetullah Şeyh Cevad Halisi, “Mezhep ve kavim sorunlarıyla Irak’ın bölünmesi hedefleniyor.

Bu olaylarla Irak halkının birlikte yaşamak istemediği algısı oluşturularak, Irak’ın bölünmesine zemin hazırlanıyor. Fakat ben Irak halkının birlikte yaşamak istemediği görüşüne kesinlikle katılmıyorum. Bu tamamen dışarıdan ateşlenen fitnenin bir sonucudur” diye konuştu.

Irak’taki çatışmaların bir iç savaşa daha da ötesi mezhep savaşına doğru gittiğine dair söylem ve eylemlere yönelik de konuşan Şeyh Halisi, “Irak’ta mezhep savaşının çıkacağına ihtimal vermiyorum. Buna yönelik çok büyük çabalar olsa da ben iki taraftaki âlimlerin ve akıl sahiplerinin böyle bir oyuna gelmeyeceğine, yakılan bu fitne ateşini söndüreceklerine inanıyorum.

Dışarıda ve içeride herkesin Irak’ta bir şekilde yapıcı ve yatıştırıcı bir rol oynaması, fitne ve tahriklerden kaçınması gerekir” diyerek oluşturulmak istenen bu fitnenin bertaraf edilebilmesi için âlim ve akil insanlara büyük görevler düştüğünü söyledi.

MALİKİ İSTİFA ETMELİ
Irak’ta yaşananları “İslam dünyası için dönemin en kara günlerinden biri” değerlendirmesinde bulunan Anadolu Ajansı (AA) Arapça Yayınlar Genel Koordinatörü Turan Kışlakçı, bu ateşin durdurulmaması halinde, tüm İslam dünyasına sıçrayabileceğini ifade etti.

Kışlakçı, “Bölge zaten aslında son iki üç yıldır bunu hissediyordu ama bu durumun artık sonuna varılıyor, diyebiliriz. Her iki tarafta da ciddi sıkıntılar var. Temennim inşallah kavga-savaş olmadan bir şekilde biter. Bunu bitirecek tek yol var; bu iş uzamadan büyümeden, Maliki’nin derhal başbakanlıktan ayrılması ve ortak bir koalisyonun kurulması gerekir” dedi.

İŞ ÇIĞIRINDAN ÇIKMIŞ DURUMDA
Irak’ta yeşertilmek istenen fitne ateşinin yakılmaması ve çatışmaların durdurulması için nelerin yapılabileceğine dair ülkenin alt yapı dinamik unsurlarına değinen Kışlakçı, Irak’ta bu fitneyi durdurmanın çok zor olduğuna dikkat çekti. Kışlakçı, “İslam dünyasında mezhepçiliğin çıktığı nokta Irak’tır.

İşte dün Maliki yönetimi 80’e yakın adamı kesip öldürüyor. IŞİD bilmem kaç kişiyi kesip öldürüyor. Ve büyük katliamlar olacak. Yani hakikaten iş çığırından çıkmış durumda şu anda. Çünkü Iraklılar, Şii’si de Sünni’si de kafa yapısı olarak öyle. Adam komünist fakat ‘ben Şii’yim diyor. Adam komünist, Allah’a inanmıyor, fakat ‘ben Sünni’yim’ diyor.

Böyle bir ülkeden bahsediyoruz. Burada mezhepçiliğin önüne geçmek çok zordur. Yani Sistani’nin fetvasıyla hareket eden adam ateist. (Bir başkası da ben) Sünni’yim diyor ama Baasçı.

Böyle bir şey olabilir mi? Şimdi böyle bir kafa yapısı var Irak’ta, onun için Sünni’si de Şii’si de yanlış yolda. Ya bırakacaksın Avrupa’nın kendi arasında yaptığı savaşlardaki gibi birbirlerini yesinler bitirsinler ki millet bu çirkefliği görsün.

Ve yahut da bunu engellemek için İslam dünyası birlikte ortak bir hareket gösterecek; ‘kardeşim durun, bu gittiğiniz yol doğru bir yol değil’ diyecek” diye belirtti.

KARDEŞKANI DÖKÜLECEĞİNE ÜLKE BÖLÜNSÜN
Irak’ın üç bölgeye ayrılmasına dair belirtilere yönelik olarak da konuşan Kışlakçı, “Eğer kurtarabiliyorsak Irak tek parça kalsın ancak eğer bir hükümet kurulamıyorsa ülke üçe bölünsün. Çünkü toprak bu sonuçta, kutsal şeyler değil. Başka yolu yoksa en iyisi bölünsün.

Çünkü İslam dünyasının bölünmesi demek Batılılar için o bölgelerin daha rahat kullanılır hale gelmesini sağlıyor. Batı’nın sömürebileceği bir hale gelmemesi için biz birlik beraberliği olan bir ülke olmasını istiyoruz. Ama bu olmayacaksa derhal üçe bölünsün ve mümkünse bu hafta içinde olsun” diye konuştu.
 

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir