2011-2012 Eğitim ve Öğretim döneminin başlamasına bir hafta kala, geçen yıl ilköğretim okullarında yaşanan başörtüsü sorununun, bu yıl tekrar etmemesi için temennide bulunan TESSEP Başkanı Salih Demir, başörtülü okumanın en doğal hak olduğunu ve isteyen ailelerin, kızlarını okula başörtülü gönderebileceklerini belirterek, bunun en doğal hakları olduğunu, bundan dolayı ne öğrenciye ne de öğrencinin ailesine hiçbir şekilde kanunen ceza verilemeyeceğini söyledi.

İlköğretimde zihinlere yerleştirilen başörtüsü yasağı dışında başka yasak olmadığını belirten TESSEP Başkanı Salih Demir, 2011-2012 Eğitim yılı ile birlikte aileleri ve öğrencileri bu yasağı kırma çağrısında bulundu.

VELİLER ÇOCUKLARINA DESTEK OLMALI

Bu yıl zihinlerimize yerleştirilen başörtüsü yasağını, azimle ve irade ile hep birlikte kırmalıyız diyen Demir, ilköğretimde kesinlikle başörtüsünü yasaklayıcı bir madde veya kanun bulunmadığını belirtti. TESSEP Başkanı Demir, “Başörtüsü ile okumak isteyen kızlarımızın başörtüsünü açtırmaya zorlayacak hiçbir dayanak yoktur. Veliler yeni eğitim yılından itibaren örtülü okumak isteyen kızlarımızın yanında okula giderek, onlara güven ve cesaret vermelidir. Çünkü bu cesaret ve güven onların dik duruşunu daha kamçılayıp kendilerine özgüven duygusunu aşılayacaktır” dedi.

ÇOCUĞUNUZ OKULA ALINMAZSA TUTANAK TUTTURUN

Örtülü olarak okumak isteyen öğrenciyi hiçbir okul idaresinin okula almama gibi bir hakkı olmadığına dikkat çeken TESSEP Başkanı Demir, “Okul kapısına kadar gelen başörtülü öğrenciyi ne okul idaresi, ne de başka birileri öğrenciyi okula almamazlık edemez. Böyle bir durum söz konusu olursa, veliler derhal yasal prosedürü hatırlatmalı ve bu durumda kendilerinin suç işlediklerini belirtmelidir. Okul yönetimi keyfi davranmayı sürdürdüğünde polis, sivil toplum kuruluşları çağrılıp, konu hakkında tutanak tutulması sağlanmalıdır.

İlköğretim zorunlu olduğu için bir veli çocuğunu başörtülü olarak gönderirse ve okul idaresi öğrenciyi almazsa suç işlemiş olur” şeklinde konuştu.

HAKLARINIZI ÖĞRENMEK İÇİN BİZİ ARAYIN

Mevcut yönetmelikler üzerinde yorum yapılarak başörtüsünün yasak gösterilmeye çalışıldığına dikkat çeken Demir, “Başörtüsü ister inanç hürriyeti, ister kişilik bütünlüğü hakkı olarak düşünülsün, sonuçta başörtüsü insani hak ve hürriyeti kapsamındadır. Bu hak ve hürriyeti kısıtlamak veya yasaklamak hiç kimsenin hakkı olmadığı gibi direk yasak olduğunu belirtir hiçbir yasa, madde ve yönetmelik yoktur. Hak ve Hürriyetler; olağanüstü durumlarda kanunla kalıcı değil ancak geçici olarak sınırlanabilir. Şu an Kenan Evren’in anti demokratik döneminde çıkarılan kılık kıyafet yönetmeliği üzerinde yorumlamalar yapılarak başörtüsüne yasak gösterilmek isteniyor” ifadelerini kullandı. İnancın gereği tesettürlü okumak isteyen öğrenci velilerine seslenen Demir, “Bu konular hakkında haklarını öğrenmek isteyenler platformumuzun www.tessep.org sitesinden veya (0324) 614 19 16 - 0537 921 79 50 nolu telefonlardan bizlere ulaşabilirler” diye konuştu.

İşte haklarınız

İlköğretimde öğrencilere kılık kıyafete aykırı giyinmekten dolayı kanunen hiçbir ceza verilemeyeceğini belirten TESSEP Başkanı Salih Demir, uygulanabilecek yaptırımları ve velilerin haklarını şu şekilde sırladı:

• “İlköğretim 1.2.3.4.5. sınıflara giden kız çocuklarına kılık kıyafete aykırı giyinmekten dolayı kanunen hiçbir ceza verilemez.

• Sınıftan çıkarma veya okula almama yapılamaz. Yapanlar Türk Ceza Kanununun 112. maddesince suç işlemiş olurlar.

• Okula almama, tehdit, hakaret, ikna odalarına alma, psikolojik baskı yapma, sınıf arkadaşının önünde “sen niye böyle geliyorsun?” gibi uygulamalar yapılamaz ve yapanlar suç işlerler.

• Velilerin, çocukları ile birlikte sınıfa girebilme ve ders takip haklarının olduğunu unutmamalıyız.

• Yaşanan tüm hukuksuzluklar ve fiili müdahaleler anında tutanak altına alınmalı, “zorunlu eğitim hakkı”nın engellenmesinden dolayı işlem başlatmalıdırlar.

• Kılık kıyafet yönetmeliğine aykırı okula gelen öğretmenler de suç işlemiş olurlar.

İlköğretim 6. 7 .8 .sınıflar da ise;

• MEB İlköğretim Kurumları Yönetmeliği 109. Madde B Fıkrası kınama yaptırımını gerektiren davranışlar başlığında 5. bentte kılık kıyafet kurallarına uymamaya kınama cezası öngörmektedir.

• Aynı maddenin C fıkrası 17. Bendinde kılık ve kıyafet yönetmeliğine uymamakta ısrar etmek, okul değiştirme yaptırımını gerektiren bir davranış olarak belirtilmektedir. Bu madde sadece başörtüsü için değil, okulda belirlenen önlük-forma giymeyenler, pantolonla okula gelen kız öğrenciler ve diğer kılık kıyafet yönetmeliğine aykırı bir şekilde okula gelen tüm öğrenci ve öğretmenler için geçerlidir. Sadece başörtülüye uygulandığında, ayrımcılık yapılmış olur ve bu da suçtur.

• İlköğretim 6.7. ve 8. Sınıflara giden kız çocukların kılık kıyafet kurallarına aykırı giyinmeden dolayı; uyarı, kınama dışında okula almama ve atma gibi bir ceza verilemez.

• Uyarı ve kınama uygulansa bile okuma hakkına engel olunamaz.

• Uyarı, kınama cezaları, yine yönetmeliğin 11. Maddesi E. Fıkrasınca bir defaya mahsus verilebilir.

• Adrese dayalı kayıt sistemi nedeni ile öğrenci bir okuldan semt dışında başka bir okula sürgün edilemez, şayet edilse bile bu geçersizdir.

• Öğrencilerin toplu olarak oturdukları binalara veya bunların eklentilerine girilmesine ya da orada kalınmasına engel olunması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.’ Şeklideki yasaya göre hiçbir şekilde öğrencinin hakkı olan eğitim ve öğretim engellenemez. Çocuklarını örtülü okula götüren aileler böyle bir uygulama ile karşı karşıya kalırsa, ilgili kişilerden derhal davacı olmalıdırlar.

A.Hakim Kurt / Doğruhaber