• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...
Mazlum-Der`den Suriyeli Kadın Sığınmacılarla ilgili çarpıcı rapor
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

İSTANBUL - Mazlum-Der Suriye’den savaştan kaçıp başka ülkelere sığınmak zorunda kalan Suriyeli kadın sığınmacıların yaşam koşulları ve yaşadıkları sıkıntılara ilişkin bir rapor yayınlandı. Mazlum - Der Kadın Çalışmaları Grubu’nun hazırlamış olduğu raporda Suriye`de 2011 yılında başlayan ve bir iç savaşa dönüşen sosyo-politik süreçte, demokratik talepleri şiddetle bastırılan ve yaşam hakları tehdit altında olan 2,5 milyondan fazla Suriyeli, temel insan haklarından olan sığınma/iltica haklarını kullanarak çeşitli ülkelere göç ettiğine dikkat çekildi.

2 Buçuk Milyon Kişi Suriye’yi Terk Etti

Raporun önsüzünde rapor hakkında bilgi veren Mazlum - Der Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal, Suriye’de son üç yıldır süren çatışmalı ortamdan kaçan 4 milyondan fazla insan yerlerinden yurtlarından ayrılmak zorunda kaldığını ve 2,5 milyona yakın Suriyelinin komşu ülkelere sığındığını belirtti. Ünsal, Türkiye ile Suriye arasında geçmişten bugüne süregelen akrabalık ve ticaret ilişkileri ve Türkiye’nin çatışmaların başından itibaren sığınmacılara yönelik genel olarak uygulanan “açık kapı politikası” ve benzeri misafirperver politikalardan dolayı çok sayıda Suriyelinin Türkiye’ye sığındığını söyledi.

Suriyeli Sığınmacı Sayısı 1 Milyonun Üstünde

Raporda, BMMYK ve Türkiye verilerine göre, 29 Nisan 2011 tarihinden sonra Türkiye’ye sığınan Suriyeli sığınmacı sayısının 22 sığınmacı kampında 200 bini, kamp dışında 600 bini aştığı, toplamda ise 800 bine ulaştığı belirtilmektedir. Resmi verilerin çok üstünde olan ve yaklaşık yüzde 80’ini kadın ve çocukların oluşturduğu sığınmacı nüfusunun 1 milyonu aşması öngörülüyor.

Kadınlar Ve Çocuklar Korunmalıdır

Mazlum - Der Kadın Çalışmaları Grubu’nun hazırlamış olduğu raporda, Ülkelerinde yaşadıkları zulümden kaçan sığınmacı kadınlar, erkeklerden farklı olarak, özel korumaya ihtiyaç duymakta, bu nedenle de sığınmacı çocuklar gibi “hassas grup” olarak nitelendirilmektedir. Bütün devletler uluslararası sözleşmelerle de teminat altına alındığı üzere ülkelerine sığınan insanlar için temel yaşam koşullarını sağlamakla yükümlüdür. Bu yükümlülük gereğince sığınmacı kadın ve çocukların güvenlik, bakım, beslenme ve sağlık ihtiyaçlarının karşılanmasının öncelikli olması gerektiği belirtildi.

Toplam 13 farklı şehirde 72’si Suriyeli kadın sığınmacı olan yüzü aşkın kişiyle yapılan görüşmeler sonucunda hazırlanan raporda, Suriye’de yaşanan iç savaş sebebiyle Türkiye’ye sığınan kadınların karşı karşıya kaldıkları sorunlar ve hak ihlalleri gözler önüne seriliyor.

Ucuz İşgücü

Mazlumder’in raporuna göre de Suriyeli kadın sığınmacılar ucuz işgücü olarak da istismar ediliyor. Rapora göre, normalde piyasası ortalama 75-100 TL olan gündelik ev temizlik hizmetini Suriyeli kadınlar 10-15 TL karşılığında yapıyor. Bunun yanında raporda Suriyelilerin ucuz işgücü olarak nasıl istismar edildiğine şu ifadelerle yer veriliyor:

"Kağıthane’de yaşayan Suriyeli bir aileyle yapılan görüşmede ailenin 15, 17 ve 22 yaşlarında olan üç kızı, tekstil sektöründe haftanın altı günü 8.00-21.00 arası haftalık 100 TL’ye çalıştıklarını ifade ediyor. Daha küçük yaşlardaki sığınmacılardan daha düşük ücretlerle çalıştırılanların olduğu da belirtiliyor."

Kadınlarla İkinci Evlilik Yapılıyor

Suriyeli kadınların Türkiyeli erkeklerle çoğu kez ikinci, üçüncü eş olarak evlendirilmesini ticarete dönüştüren kişiler ortaya çıktığının iddia edildiği raporda şu satırlara yer verildi:

"Bu evlilikleri ticarete dönüştüren bazı kişiler, Suriyeli kadınlarla evlenmek isteyenlere 250-500 TL arası komisyon karşılığı aracılık yapıyor.  Ailelere de ortalama 2 bin ile 5 bin TL arası başlık parası veriliyor. Komisyoncular Suriye’den tespit ettikleri kadınları alıcılara ulaştırıyor. Alıcıları Suriye’ye geçirip kadınları orada gösterebildikleri gibi, bazen sınırda ya da Türkiye’ye kadınları getirip gösteriyorlar. Alıcının beğenmesi durumunda anlaşıp ‘imam nikahı’ kıyılarak kadınlar Türkiyeli erkeklere teslim ediliyor."

Sığınmacıları Yönelik Olumsuz Davranışlar Artabilir

Raporda sığınması varlığının uzun yıllar sürebileceği ve bunu bazı sıkıntılara yol açabileceği belirtilirken bu tür sıkıntılar meydana gelmeden gerekli tedbirlerin alınması gerektiği belirtilerek şu ifadelere yer verildi: “Sığınmacı varlığının daha uzun yıllar mevcudiyetini sürdüreceği gerçeği, sığınmacılar için yapılan harcamaların ve yardımların sürdürülebilirliği noktasında soru işaretleri doğuruyor. Kamp dışında yaşamlarını sürdürme çabasında olan sığınmacıların mevcudiyeti süreç uzadıkça yerel toplumla ilişkilerin gerilmesine ve yabancılara yönelik olumsuz tutum ve davranışların baş göstermesine neden olacaktır. Bunun ilk işaretlerini basına da yansıyan adli olaylarda görmek mümkündür. Ülke içinde giderek artan sığınmacı varlığı, çeşitli sosyokültürel sorunlarla birlikte bir güvenlik sorununu da ortaya çıkardı. Sığınmacıların karıştıkları adli vakalar olduğu gibi, sığınmacıların güvenliğini tehdit eden durumlar da yaşanmaktadır”

Kaçış Devam Ediyor

Raporda, Özellikle muhaliflerin bulunduğu bölgelerde, iç savaş sonrası başlayan göçler, Suriye’deki ağır yaşam koşulları ve güvenlik krizi nedeniyle halen sürüyor. Suriye’deki çatışmanın uzun yıllara yayılması öngörülürken, savaşın travmatik sonuçları ise, hem Suriye’de hem de sığınılan çevre ülkelerde tüm yoğunluğuyla hissedildiğine dikkat çekildi.

Tespit ve Öneriler

Raporun tespitler ve öneriler kısmında acilen sığınmacı kadınlara yönelik tedbirlerin alınması gerektiği belirtilerek şu bilgilere yer verildi: “Araştırma kapsamında yapılan görüşmelerden elde edilen bulgular çerçevesinde, sayıları 1 milyonu aştığı tahmin edilen ve çoğu kamp dışında yaşayan Suriyeli sığınmacıların yaşam koşullarının, kadın ve çocukların sağlıklı, güvenli bir ortamda yaşamlarını sürdürebilmeleri için yetersiz olduğu görüldü.

Sığınmacı kadınların durumlarının iyileştirilmesi, sığınmacılar için alınacak genel tedbirlerden bağımsız değildir. Sığınmacıların kayıt altına alınmaları ve barınma, sağlık, eğitim, güvenlik alanlarında alınacak genel tedbirler çok önemli olmakla birlikte, araştırma kapsamında tespit edilen sığınmacı kadınların yaşam koşulları ve risk altında oldukları istismarın boyutu, acilen sığınmacı kadınlara özgü ek tedbirlerin alınması gerektiğini göstermektedir”

(Remzi Kalkan / İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir