Ulema Dicle`de gücünü konuştu
ESAB (Ehli Sünnet Alimler Birliğinin) düzenlemiş olduğu, ümmetin uyanışında Ehl-i Sünnet Alimlerin Rolü ve Ulemanın gücü konulu sempozyum düzenledi.
DİYARBAKIR - Türkiye Ehl-İ Sünnet Âlimler Birliği tarafından Diyarbakır’da düzenlenen uluslar arası sempozyum yoğun bir katılımla Dicle Üniversitesi Kongre merkezinde yapıldı.
Türkiye`den ve yurt dışından bir çok İslam aliminin ve misafirin katıldığı program bu gün sabah saat 09.30`da Kuran-ı Kerim tilavetiyle başladı.
İki oturum halinde düzenlenen sempozyumda Ehli Sünnet alimlerinin ülke barışı ve ümmetin kalkınmasındaki rolü ile İslam dünyasında Ulemanın önemine işaret edildi.
ESAB Medreseler Komisyonu Başkanı Seyda M. Tayyip Elçi, ESAB Teşkilat Komisyonu Başkanı Abdulvahap Ekinci ve bölge medrese alimleri ile akademisyenlerin yaptıkları protokol konuşmaları sonrası 1. Oturuma geçildi.
Ömer Korkmaz`ın başkanlık ettiği birinci oturumda Uluslararası Alimler Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. Ali Karadaği Ulemanın Misyonu , dünü ve bugünü üzerine bir konuşma yaptı.
Sonrasında Filistin Alimler Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Abdulgani Temimi Konya Felah Medresesinden Şeyh Muhammed Salih Ekinci, Bingöl İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halil Çiçek ve Şam Alimler Birliği Şeyh Usame Rifaii birer konuşma yaptılar.
Abdulkerim Tanrıkulu`nun başkanlığında başlayan ikinci oturumda ise; Suriye Alimler Birliğinden Prof. Hüseyin Abdul Hadi, Filistin Alimler Birliği Dr. Nevaf Tekruri, Yalova İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Osman Âni ve Midyat Medreseleri seydası Molla Beşir Midyadi birer konuşma yaptılar.
"Araç üzerine binilip hedefe götüren vasıtadır"
İslam aleminin kimliğinin alimler olduğu ifade edilen konuşmasında Yalova İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Osman Âni, Alimlerin halinin ümmetin halinin örneği olduğuna söyleyerek, "İşte bu yönden alimlerin bir birbirleri ile sürekli istişare içinde olmaları gerekmektedir. Alimler İslam fıkhını kendi aralarında hükümlerin maksatlarına göre yorumlamalı ve bir şekilde bunu halka göstermelidirler. Partiler, cemaatler, dernekler ve cemiyetler bizleri İslam`ın amaçlarına götüren araçlardır. Araç üzerine binilip hedefe götüren vasıtadır. Ona binmek yerine onu üzerinde taşımak da en büyük yanlıştır." İfadelerini kullandı.
"Alimler ümmetin durumunun göstergeleridir"
Bu tür toplantılarda yerine getirilecek önemli konuların olduğuna işaret eden Nevaf Tekruri ise; alimlerin peygamberlerin varisleri olduğunu ve öncelikle kendi nefislerini terbiye ederek yola çıkmaları gerektiğini söyledi.
Tekruri, " Burada vücutların değil kalplerin bir arada bulunması gerekiyor. Alimler gerçek yol göstericilerdir. Peygamberler gönderildiğinde mücadele etti. En önemli konu kavmiyet taassubu idi ki, bizim bu gün terk etmemiz gereken ilk şeydir. Aynı şekilde mezhep taassubu terk edilmelidir. Bununla mücadele edilmelidir. Bizi ayıran en önemli etkenlerdendir. Alimler ümmetin durumunun göstergeleridir. Gruplar veya liderlerin durumu ümmetin durumunu temsil etmez. Ama alimler hayır üzerine ise ümmet hayır üzerinedir. Böyle bir toplantı için Diyarbakırlı alimlere ve Dicle üniversitesine teşekkür etmek gerekir." İfadelerini kullandı.
Program, sunumlar sonrası münferit olarak söz alarak konuşan katılımcılardan sonra son buldu.
(Fikret Özkan / Hamza Adiyaman - İLKHA)