"İnsan hayatının sonlandırılması en büyük hak ihlali"
Kocaeli İnanç Özgürlüğü Platformunun 10.yıl, 473.hafta basın açıklamasının konusu son zamanlarda sıklaşan, devletinde hiç bir ciddi çözüm üretemediği, çocuk, kadın cinayetleriydi.
KOCAELİ- Kocaeli İnanç Özgürlüğü Platformunun 10.yıl, 473.hafta basın açıklamasının konusu son zamanlarda sıklaşan, devletinde hiç bir ciddi çözüm üretemediği, çocuk, kadın cinayetleriydi. İnsan hayatının sonlandırılmasını en büyük insan hakları ihlali olarak gören İslami insan hakları aktivistleri, bu zulmün sona ermesi için kuranda geçen şekliyle kısasın uygulamaya alınıp, idam cezasının ceza kanunlarında yer almasını istedi.
Açıklamada ancak bu tür caydırıcı cezalarla katliamların sona erdirilemese dahi en aza indirileceği ifade edildi. Basın açıklamasını İnsan Hakları Savunucuları Derneği Genel Başkan Yardımcısı Orhangazi Ergin yaptı. Destek veren vatandaşlar, “Çocuk cinayetlerinin, kadın cinayetlerinin son bulması için idam cezası uygulansın” pankartı açtılar.
İnsan Hakları Savunucuları Derneği Genel Başkan Yardımcısı Ergin laiklik sisteminde, İslami kurallara el ayak çektirme anlayışının, insanlara en büyük zulümlerin yapılmasına, insan hakları ihlallerine sebep olduğuna dikkat çekti.
Ergin açıklamasının devamında, bu anlayışın terk edilip acilen bu toplumun inancı İslam’a ve onun kurallarına dönülmesinin, insan hakları alanında atılmış en doğru adım olacağını belirti.
Kur’an-ı Kerim’in bir insanı öldürmenin tüm insanları öldürmek gibi olduğunu ve cezasının çıkmamak üzere cehennem olduğunun altını çizen Ergin, “Biz İslami insan hakları aktivistleri, referans kaynağı olarak kur’an, ı alıyoruz. Gün geçmiyor ki, medyada bir çocuk cinayetine, eşi tarafından dövülerek öldüren bir kadın cinayetine ve başka cinayetlere rastlamayalım. Şu anda laik anlayışın kanunları ne yapıyor, çocukları, kadınları, insanları katleden bu cani katilleri, caydırıcı olmayan bir şekilde hapse atıp, sonrada ceza indirimleri ile 3-5 sene sonra yeni cinayetler işlemesi, yeni canlar yakması için, toplum içine salıyor. Bu mudur adalet? İnsan hakları ihlallerine sebep olan bu anlayışı reddediyoruz.” Dedi.
Ergin, çocuk cinayetlerinde, kadın cinayetlerinde ve tüm cinayetlerde cezanın caydırıcı olması için Allah’ın hükümlerinin acilen uygulamaya konulması gerektiğine vurgu yaparak, “Şu göklere, yerlere, atomlar âlemine bir bakın, Allahın kanun koyduklarında zerre kadar uyumsuzluk görebiliyor musunuz? Ya şu insan aklıyla konulan, kanunlarla yönetilen toplumlara bakın. Her şeyi perişanlık, zulüm, adaletsizlik. Âlemlerin Rabbi insan öldürenler için Kuranı Kerimde ne buyuruyor.” Allah size kısası farz kıldı” insan öldürmenin cezası öldürülmektir.” İfadelerini kullandı.
Ergin basın açıklamasını şöyle sürdürdü: “Bir zamanların tescilli masonu Süleyman Demirel ‘Artık kısas devri kapanmıştır’ diyordu. O günden bu yana onbinlerce insan bu ülkede cinayet kurban gitti. Birileri de bu günlerde kalkmış, ‘İdam cezası geri gelemez, toplumdan böyle bir talep yok’ diyor. Bu toplumda demokrasi var ve cumhuriyetiz diyen yalancı sahtekârlar, idam cezasının kaldırılmasını topluma mı sordunuz? İddia ediyoruz ki, referandum yapıp, ‘Çocukları katleden, kadınları katleden, insanları katleden zorbalar için, idam cezası geri gelsin mi?’ diye bir soru referandumla topluma sorulsa, bu toplumun büyük çoğunluğu, kuranda emredildiği şekilde, ‘Evet idam cezasının geri gelmesini istiyoruz’ diyecektir. Bu gün AB’ ye gireceğiz diye idam cezasını kaldıranlara sorarız, bir insanın hayatı AB’ nin tüm sağlayacakları menfaatlerin üstünde değil midir?”
“Sosyal devlet gereği önce insan denilerek, bunun gereğini yerine getirip idam cezasını tekrar uygulamadıkça, çocuk cinayetleri, kadın cinayetleri ve tüm cinayetler durmayacak, insan hakları ihlalleri devletin görevini yapmmaması yüzünden sürecektir.” Diyen Ergin, son olarak, “Topluma çağrıda bulunuyoruz, bu cinayetleri işleyen katillerin idam edilmesi için tepkinizi mutlaka ortaya koyun. Suskun kalırsanız, belki bir gün sizinde bir yakınız öldürülecek ve katili 3-5 sene sonra salınıp, elini kolunu sallaya, sallaya sokakta dolaşacaktır. Toplum olarak siz bu insan hakları ihlaline dur demedikçe, gerektiği gibi tepki koymadıkça, hiç bir şey değişmeyecek, cinayetler devam edecektir. Susmayın !, susarsanız gerçekten bir gün sıra size gelebilir. Basın açıklamasına katıldığınız için teşekkür ederiz” ifadelerini kaydetti. (İLKHA)