MARDİN - Din Bir Sen Güneydoğu Bölge Başkanı Mehmet Şirin Ersah, Halepçe Katliamı ile ilgili olarak bir açıklama yaptı. 

“Halepçe katliamı insanlığın yüz karası ve Müslümanların utancıdır.” diyen Ersan, “Dünya tarihine bir katliam olarak geçen, insani değerlere karşı geliştirilen en korkunç vahşeti; 16 Mart 1988 Kürdistan’ın Halepçe’sinde yaşandı. İnsanlık Hiroşima ve Nagazaki benzeri bir katliama şahit oldu emperyalistlerin yetiştirdiği Baas partisinin Zalimi Saddam Hüseyin’in eliyle.  Halepçe katliamının üzerinden 26 yıl geçti ama etkileri hala devam etmektedir. Mazlumların ve Ümmetin yetimleri olan Kürtlerin yüreğinde. İslam coğrafyasının mazlum ve ümmetin yetimleri olan Kürtler, zalim ve emperyalist güçler tarafından tarih boyunca birçok kez zulme uğramış ve katledilmişlerdir. Kadın erkek, çocuk yaşlı, genç ihtiyar 16 Mart sabah vakti üzerlerine Zalim Saddam’ın uçaklarından atom bombaları ve hardal gazı yağdırılmıştır. Bu saldırıda 7000 den fazla Halepçe’li hayatını kaybetmiştir.” dedi.

16 Mart 1988 tarihinde ikinci bir Kerbela vakasının yaşandığını, ama Müslümanların sustuğunu söyleyen Ersan, “Bu gün genelde İslam coğrafyasında tüm Müslümanlar, özelde memleketimizdeki Müslümanların kaçı bu katliamdan haberdardır ve haberdar olanların kaçı bu katliama duyarlıdır. Diğer din kardeşlerimize (Filistin, Azerbeycan, Bosna Hersek Çeçenistan…) duyarlı olduğu gibi neden yanı başındaki din kardeşlerine yapılan zulmü görmediler duymadılar, yoksa her zaman olduğu gibi ümmettin yetimleri olmaları mı bu kadar unutulmalarına sebepti? Yâda ümmetin yetileri olunca müstahak mıdır tüm zulümlere, mazlum olarak hatırlanmamaya? ‘Zalimin zulmüne sessiz kalmak dilsiz şeytanlıktır’ gerçeği zulme uğrayanın ırkına göre farklılık arz eder mi? Halepçeli Hüseyinlerin, Zeyneplerin; ‘Feleké te çima li me vakir, te mala me xerakir, te koné me ji nav kona rakir’ ağıtlarını kaçımız duyduk ve anladık? Ümmeti Muhammed (a.s) kulaklarını kapadı Halepçeli Hüseyin’lerin sesini duymamak için, din kardeşliği kan kardeşliğinden öncelikli değil midir? Ümmetin sessizliği beraberinde unutulmaz bir katliam yaşatıyordu Müslüman kardeşine. Halepçe katliamı insanlığın yüz karası ve Müslümanların utancıdır. Halepçe gerçeği her 16 Mart sabahı biz istemesek de vicdanlarımızı sızlatmaya devam edecektir.” diye konuştu.

Ersan son olarak, “Halepçe katliamının yıldönümü münasebetiyle tüm yeryüzü mazlumlarına Allah’tan rahmet ve sabır diliyoruz. Yeryüzünün tüm zalimlerini Halepçe’yi insanların ve Müslümanların gündeminden çıkarmaya çalışanları lanetliyoruz. Merakla bekliyoruz İsrailli çocuklar için ağlayanlar göz pınarları ağlamaktan kuruyanlar Halepçe’li çocuklar için de birkaç damla gözyaşı akıtabilecekler mi? Zalimler için yaşasın cehennem.” ifadelerini kullandı. (M. Salih Keskin – İLKHA)