`Aşiretler BDP`ye katılıyor` haberlerine yalanlama
Son günlerde, PKK`ye yakın sitelerde Güneydoğu`da birçok aşiretin ismi zikredilerek BDP`ye katıldıkları yönünde yapılan haberler aşiretler tarafından yalanlandı.
Şırnak’ın Silopi ilçesinde, bazı haber sitelerinde çıkan, `Tayan-Kerewan aşiretinden 500 kişi BDP’ye katıldı` haberine, Tayan-Kerevan aşiretinden yalanlama geldi. Aşiret adına açıklama yapan Selahattin Sarboğa, "Sadece her seçim gibi BDP heyeti köyümüzü ziyaret etti. Biz de aşiretimize ve örf adetlerimize uygun bir şekilde onları karşıladık. Yoksa aşiretimiz BDP’ye katıldı diye bir şey söz konusu olmadı." dedi.
Selahattin Sarboğa, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Fırat Haber Ajansı ve bazı internet haber sitelerinde ‘Tayan-Kerewan aşiretinden 500 kişi BDP’ye katıldı’ başlığıyla yayınlanan haber, tamamen kamuoyunu yanıltıcı ve yalan yanlış bilgiler içeren haberi üzerine bu açıklamayı yapma ihtiyacını duymaktayım. İlgili haberin konusu, Şırnak Milletvekili Sayın Hasip Kaplan ile Siirt Belediye Başkanı Sayın Selim Sadak eşliğindeki BDP heyetinin, seçim süreci münasebetiyle köyümüzü ziyaret etmiş olmalarıdır. Haberde belirtilen şekilde ne herhangi bir partiye katılım ne de böyle bir katılma töreni söz konusu olmuştur. Ziyaret, böyle bir amaç taşımamaktadır. Yaşanan, sade ve insani bir seçim ziyareti ile buna karşılık halkımızın örf ve adetlerine uygun bir ağırlamadan ibarettir." dedi.
Selahattin Sarboğa, haberde geçen tek gerçek cümlenin, gelen misafirlerin konuşmalarına karşılık kendisinin nezaketen yapmış olduğu ağırlama konuşmasındaki barış, kardeşlik ve birlik vurgusu mesajı olduğunu ifade etti. Sarboğa, "Ancak adı geçen haber ajansının olayı gerçek amacından saptırarak, habercilik etiğine yakışmayan yalan yanlış bilgilerle sunmuş olması; yaşanmamış bir şeye kendi beklentileri doğrultusunda bir anlam yükleyerek çarpıtma gayretleri, ziyaretin insani niteliğine gölge düşürdüğü gibi bizleri de derinden üzmüş bulunmaktadır. Söz konusu ajans muhabirinin, habercilik ciddiyeti ve sorumluluk bilincinden ne denli uzak olduğunu gösteren bu haberinin içeriğini aşağıda maddeler halinde takdirlerinize sunuyorum." diye konuştu. Sarboğa, şunları ifade etti:
"1- Haberde benim soyadım baştan sona Göymen olarak belirtilmiştir, oysa soyadım Göymen olmadığı gibi köyümüzde bu soyadı taşıyan hiç kimse bulunmamaktadır.
2- Ben, haberde Tayan Kerevan aşiretinin liderlerinden biri diye tanıtılmışım; oysa ailemizi tanıyan herkes ve tüm çevre benim böyle bir misyona sahip olmadığımı bilmektedir. O gün aile büyüklerimizden evde kimse bulunmadığından, sadece misafirlerimizi örf ve adetlerimize uygun bir şekilde ağırlamak amacıyla üzerime düşeni yapmaya çalıştım. Bunun ötesinde bir temsiliyet sıfatı taşımadığım gibi hiç kimsenin şu ya da bu siyasi partiye katılıp katılmama iradesi üzerinde bir beyanda bulunma yetkisine de sahip değilim. Ayrıca, köy sakinlerinden kimsenin böyle bir katılım beyanında bulunduklarına da tanık olmadım.
3- Yapılan ziyaret, haberde, bir katılım töreni olarak nitelendirilmiştir. Oysa ziyaret isteminde bulunan heyet, önceden böyle bir taleple geleceklerini bildirmedikleri gibi, ziyaret esnasında da her siyasi partinin yaptığı gibi, kendi adaylarına oy istemekten başka ne heyet tarafından böyle bir katılım isteminde bulunulmuş ne de ev sahibi köy sakinlerince bu yönde bir irade açıklaması yapılmıştır. Buna rağmen, yaşanmakta olan seçim sürecinde herhangi bir siyasi partinin yapacağı bir köy ziyaretini o partiye katılım töreni diye haber yapmanın ne denli doğru bir habercilik yaklaşımı olduğunu kamu oyunun takdirine bırakıyorum.
4- Aynı haberde ‘Cudi Dağı`nın eteklerinde bulunan Babındek köyü’ ve ’Tayan-Kerewan aşireti’ ibareleri kullanılmış, oysa Babındek. Cudi’nin eteklerinde değil, Cudi’den yaklaşık 15 kilometre güneyde, Silopi Ovası`nda yer almakta ve köy değil Pınarönü (Ayvan) köyünün mezrasıdır. Aynı şekilde aşiretin adı ’Tayan-Kerewan’ değil, ‘Tayan-Kerevan’ aşiretidir.
5- Son olarak, her ne amaçla olursa olsun, siyasi partilerin halk arasında aşiretsel aidiyetlere dayalı bir seçim çalışması yürütmelerini, basın yayın organlarının bu aidiyetlere yapılan vurguların ön plana çıkarılmasını ve bunun seçim malzemesi yapılmasını doğru bir yaklaşım olarak görmediğimi belirtmek isterim."