• DOLAR 34.432
  • EURO 36.364
  • ALTIN 2838.321
  • ...
Halk, seçimlerde özgür mü?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

DİYARBAKIR – Yaklaşan yerel seçimler öncesi yaşanan olayları, halkın özgür iradesini engelleme girişimi olarak gördüklerini belirten Belediye ve Yerel Yönetimler Sendikası (Bem Bir Sen) Diyarbakır Şube Başkanı İbrahim Gökdemir, bazı kesimlerin kendileri dışındakileri vatan haini, gerici ve yobaz olarak tanımladıklarını söyledi. 

“Silah zoruyla oy kullandırılıyor?”

Gökdemir yaptığı açıklamada,  demokratik yönetmelerle halkı idare ettiğini sanan idarecilerin demokratik sisteme geçiş süreci olan seçimlerde kendilerince yeni yöntemler bulduklarını belirterek, tüm halkın gündüz ortası gözlerinin bağlanırcasına sandık başına götürüldüğünübaskı ve silahların gölgesinde ‘Açık oy, gizli tasnif’ yönetimi ile demokrasiye geçtiklerini ileri sürdü.

“Laik Sosyalist ve Ulusalcılar kol kola”

Laik ulusalcıların Dini kimlik taşıyan kişilere tahammüllerinin olmadığını belirten Gökdemir, Bu zihniyete karşı duruş ve tepki olarak, sözde halkın mağduriyetini ve mazlumiyetini giderme amaçlı, ‘Laik Sosyalist Kürt Ulusalcı Hareket’in, bölgede etkin olmaya çalıştığını söyledi. 

“BDP ve JİTEM halka zarar verdi”

Bölgede bu hareketin siyasi kanadı olan HEP, DEP, HADEP, DEHAP ve son olarak BDP’nin kırsal kesimlerde Jitem ile, şehir merkezlerinde ise terörle mücadele timleri nezaretinde halka baskı uygulayarak, halkın özgür iradesinin seçimlere yansımasını engellediğini ifade eden Gökdemir,Bölgemizdeki Müslüman Kürt halkının tek hamisi ve kurtarıcısı olarak benimsetilmeye çalışılan bu hareket, yerel yönetimlerde gün geçtikçe güçlenmeye başlamıştır. BDP yerel yönetimlerde halkın manevi ve dini değerlerini görmezden gelerek yaptığı uygulamalar ile, gün gittikçe halktan kopmaya başladı.” dedi.

 

“HÜDA PAR kuruldu, BDP’nin tahammülsüzlüğü arttı”

HÜDA PAR ve İslami Sivil Toplum kuruluşlarının bölgede teşkilatlanmaya başlamasıyla BDP ve BDP’nin baskı unsuru olan PKK’nin tahammülsüzlüğünün gün yüzüne çıktığını söyleyen Gökdemir, “Lice’de HÜDA PAR’a ve Bölgede İslami sivil toplum kuruluşlarına yönelik saldırılar, bu tahammülsüzlüğün örneğini teşkil etmektedir. BDP/PKK Bölgeyi ve özelde Lice’yi adeta parsellemiş ve burayı özel bir mülkiyeti gibi algılayan bir tutum ile Müslüman Kürt halkının kendi dışında farklı siyasi kimliğe karşı ilgi ve alakasını bile ipotek koyacak kadar ileri gitmiştir.” şeklinde konuştu. 

“BDP seçimlerde şiddeti göstererek oy kapma derdinde”

Gökdemir açıklamasını şöyle sürdürdü: “Ne hazin bir durumdur ki; 1990’lı yıllarda bölgemizde JİTEM ve terörle mücadele timlerinin baskı ve dayatmaları altındaki bir seçim sürecinin bir benzerini de, bu gün Laik sosyalist BDP/PKK hareketi bu halka uygulamak istemektedir. Müslüman Kürt halkının özgür iradesinin sandıklara yansımaması için ulusalcı sisteme özenircine baskı ve şiddette dayanarak halka ipotek koymaya çalışması manidardır.” ifadelerini kullandı.  

PKK’nin ülke dışına çıkarılması gerektiği halde çıkarılamamış olmasının, amacın yerel seçimlerde kırsalda oy kullanacak halkın özgür iradesini engelleme girişimi olduğunu belirten Gökdemir, Seçimlerde halkın özgür iradesine ipotek koyan herkese karşı olduklarını söyledi. 

“Müslüman Kürt halkı kimseye boyun eğmeyecektir”

Gökdemir son olarak, “Bilinmelidir ki; Müslüman Kürt halkımız İslam dininin müntesibi ve bu dinin gereklerini yerine getiren bir halktır. Hiç kimse yüzyıllardır bu halkı İslami değerlerinden dolayı güç ve kuvvet uygulayarak vazgeçirememiştir. Uygulanan tüm baskı ve şiddete karşı onurlu bir direniş göstermiş ve İslam’ın bayraktarlığını yapmıştır. İnanıyoruz ki bu halk, kendi siyasi iradesini hiçbir tasallutun etkisinde kalmadan sandıklara yansıtacaktır.” dedi. (M. Sait Adiyaman - İLKHA)

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir