Uluslararası Af Örgütü, çatışmaların giderek arttığı Orta Afrika Cumhuriyeti`ndeki uluslararası barış gücünün, Müslümanlara yönelik etnik temizliğin önlenmesinde başarısız olduğuna dikkati çekti.

Merkezi Londra`da bulunan örgütün internet sitesinde yayımladığı raporda, barış gücünün Müslümanları tehdit eden anti-balaka gruplarını etkisiz hale getirmesi gerektiği belirtilerek, Müslümanlara yönelik şiddetin toplu göçleri zorunlu kılan sonuçlara neden olduğu ifade edildi.

Uluslararası toplumun vahşete ilgisiz tavrının eleştirildiği raporda, ``Uluslararası barış gücü askerleri, anti-balaka militanlarına karşı koymakta gönülsüz ve tehdit edilen Müslümanları korumakta yavaş davranıyor`` denildi.
Raporda, anti-balaka gruplarınca tehdit edilen Müslümanların yaşadığı bölgelere yeterli sayıda asker konuşlandırılması gerektiğine vurgu yapıldı.

Örgütün krize müdahale alanında üst düzey danışmanı Joanne Mariner, anti-balaka militanlarının Müslümanlara yönelik etnik temizliğe devam ettiğini kaydederek, bu duruma acilen müdahale edilmesi gerektiğini ifade etti.

Mariner, barış gücünün, sivillerin korunması için gerekli bölgelere asker konuşlandırması ve toplu göçlerin durdurulması için operasyonlar düzenlemesi gerektiğine dikkati çekti.

Örgütün aynı alandaki diğer bir danışmanı Donatella Rovera da uluslararası barış gücünün şiddeti durdurma konusunda başarısız olduğunu kaydetti.

Uluslararası Af Örgütü, ülkenin kuzeybatısındaki Bouali, Boyali, Bossembele, Bossemptele ve Baoro bölgelerinde son zamanlarda anti-balaka militanlarınca düzenlenen saldırıların tanıklarıyla görüştü.

Örgüt, 18 Ocak`ta Bossemptele bölgesinde en az 100 Müslümanın öldüğü saldırıyı ülkedeki en ölümcül olaylardan biri olarak gördüğünü açıklamıştı.

ŞİDDET OLAYLARI MÜSLÜMANLARI HEDEF ALIYOR

İnsan Hakları İzleme Örgütü Acil Durumlar Direktörü Peter Bouckaert, "Şiddet olayları bu hızla devam ederse Orta Afrika Cumhuriyeti`nde Müslüman kalmayacak. Yüzyıllarca ülkede barış içinde yaşayan insanlar, ya evlerini terk etmek zorunda bırakılıyor ya da kendilerini hedef alan şiddet olayları yüzünden ülkeden kaçıyorlar" dedi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü, Orta Afrika Cumhuriyeti ile Fransız ve Afrikalı barış güçlerini, kalan Müslüman nüfusunu anti-balaka militanlarından korumak için acilen önlem almaya çağırdı.

Anti-balaka militanları, Müslümanları Mart 2013`te iktidarı ele geçiren ve ülkede çoğunlukta bulunan Hıristiyanlara yönelik şiddet eylemlerinde bulunan Seleka Koalisyonu`na destek vermekle suçluyor. Giderek daha da örgütlü bir hale gelen anti-balaka militanları, tüm Müslümanların ülkeden ayrılmasını istiyor.

Raporda, İnsan Hakları İzleme Örgütü uzmanlarının Müslümanların çoğunlukta olduğu Yaloke kentini 6 Şubat`ta ziyaret ettiği ve eskiden 30 bin nüfusa sahip kentte sadece 500 kişinin kaldığı belirtildi. Yaloke kentindeki sekiz camiden yedisinin de yıkıldığı kaydedildi.

Anti-balaka militanlarının başkent Bangui`deki Müslüman mahallelerine de otomatik silahlarla saldırı düzenlediği öğrenildi.
Örgüt, Orta Afrika Cumhuriyeti vatandaşı Müslümanların büyük bir kısmının Çad, Kamerun ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti`ne kaçtığına işaret etti.

Orta Afrika Cumhuriyeti`nde hükümete karşı savaşan isyancıların oluşturduğu Seleka Koalisyonu`nun, Mart 2013`te başkent Bangui`ye girerek yönetime el koymasının ardından ülkede siyasi kriz başlamıştı.

HRİSTİYAN ÇETELER BANGUİ`DEKİ BİR CAMİYE ZARAR VERDİ

Öte yandan, AA muhabirinin görüştüğü görgü tanıklarından Sherif Wadi, çetelerin caminin demir levhalarını, kapıların çerçevelerini ve penceleri yağmaladığını belirtti.

Bangui’de Müslümanların yoğun olarak yaşadığı bölgedeki caminin duvarlarının halen ayakta olduğunu dile getiren Wadi, saldırıda yaralanan olmadığını, ancak bölgedeki bazı Müslümanların göç etmek zorunda kaldığını kaydetti.

Başkentteki Müslüman toplumun önemli liderlerinden İmam Oumar Kobine Layama ise başkent genelindeki 36 camiden bugün sadece 10`dan daha azının kaldığını ifade ederek, çatışmaların başladığı tarihten bu yana OAC`de 67 caminin hasar gördüğünü veye saldırıya maruz kaldığını belirtti.

Yerel halktan Hubert Ndho da Müslümanlardan bölgeden ayrılmaları için camilere zarar verdiklerini kaydetti.