• DOLAR 34.542
  • EURO 36.66
  • ALTIN 2922.425
  • ...
Erdoğan: Aktörler farklı, maşalar da farklı ama patronlar aynı
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
İSTANBUL- Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İstanbul belediye başkan adayları tanıtım törenine katıldı. Erdoğan burada yaptığı konuşmada CHP ve Paralel yapıya sert mesajlar göndererek, "Elinizden ne geliyorsa yapın. Ne varsa belge açıklayın" diyerek meydan okudu.
 
Başbakan Erdoğan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na göndermede bulunarak, “Bu ülkenin Milli İstihbarat Teşkilatı`nı kaçakçılıkla itham etmek senin haddine mi? Sen önce git siyaseti öğren. SSK`daki yolsuzluklarını açıkla.”  Dedi.
 
“Paralel Yapı’nın üstünü örtmeye çalışıyorlar”
Erdoğan, konuşmasının devamında,”Yolsuzluk diyerek paralel yapılanmanın üstünü örtmeye çalışıyorlar. Ananası da görmezden geliyorlar. Gazetelerde benim eşime ananas ikram ettiğimi görüntülüyorlar. Eğer ben öyle bir poz vermişsem doğal ananastır. Sizin gibi ihale ananası değildir. Hala şantajla tehditle devam ediyorlar. Elinizde ne varsa açıklayın. Açıklamayan namerttir. Benim abdestimden şüphem yok. Namazımdan olsun" ifadelerini kullandı.
 
“Sarıgül inşaat mafyasıyla işbirliği yaptı”
CHP`nin Şişli Belediyesi`ndeki yolsuzluk iddialarını araştırmak üzere kurduğu komisyonun raporunu açıklayan Erdoğan, Sarıgül`ün inşaat mafyasıyla işbirliği yaptığının, kaçak inşaat yapımına göz yumduğunun raporda yazıldığını iddia etti.
 
“Bir yerlerden talimat mı aldınız?”
Sarıgül`ün bu rapor doğrultusunda CHP`den ihraç edildiğini de kaydeden Erdoğan, Kılıçdaroğlu`na, "İhraç ettiğiniz kişiyi neden aday yaptınız, bir yerlerden talimat mı aldınız?" diye sordu. TMSF tarafından Sarıgül`ün mal varlığına el konulmasını da değerlendiren Erdoğan, Adana`da durdurulan TIR`lar ve "Paralel Yapı" ile ilgili de sert açıklamalarda bulundu.
 
“İstanbul`a hizmet etmek için İstanbul`u anlamak gerekir”
Asırlardır devam eden bir yürüyüşü miras aldıklarını belirten Başbakan Erdoğan daha sonra şöyle devam etti:  “İstanbul`a hizmet etmek için İstanbul`u anlamak gerekir. Bir gönüle girmenin ne anlama geldiğini bilmeyenler İstanbul`a hizmetkar olamazlar. İstanbul`un türbelerini, camilerini, surların anlattığı asırlık öyküleri bilmeyenler İstanbul`a hizmetkar olma şerefine nail olamazlar. İstanbul`da sadece batıya bakanlar yanılır. Sadece doğuya bakanlar yanılır. Dün ile yarın arasında tercih yapanlar, İstanbul`da yalnızca bir kesime hitap edenler yalnız kalır. İstanbul bir melez şehir, bir yapay şehir değildir. İstanbul medeniyetlerin bir potada eridiği değil, medeniyet inşa eden bir şehirdir. yani İstanbul omurgalıdır. İstanbul dik duran bir şehirdir. İstanbul`u zaman zaman anlamayan başkanlar da oldu. İstanbul`un o dönemde nasıl zulme uğradığını sizler de yaşadınız. Hatırlayın o günleri, İstanbul susuzdu. hava kirliliğinden geçilmiyordu. İSKİ yolsuzlukları ile de CHP zihniyeti ile baş başaydı. Biz geldik, İstanbul`a temizlik geldi. İstanbul hava kirliliğinden temizlendi. İstanbul yeşillendi. Çöp dağlarından İstanbul`u tertemiz hale getirdik.”
 
"Ecdadını zalim olarak görenler İstanbul’a bir şey veremez”
30 Mart’ın, İstanbul`un dünyaya bir kez daha demokrasiyi, dayanışmayı haykıracağı bir tarih olduğunu sözlerine ekleyen Erdoğan konuşmasının devamında, “Türkiye`nin tarihi ile ecdadı ile büyüklüğünü göstereceği bir tarihtir. 11 yılın en önemli seçimine giriyoruz. Bir anlık ihmale bile tahammülümüz yok. İki ay boyunca bütün İstanbul`u kapı kapı dolaşmaya hazır mıyız? Dikkat edin, bizim seçim stratejimiz her zaman gönülden gönülle irtibat kurmak üzere inşa edilmiştir. İstanbul ve Türkiye`nin değiştiğini görenler bunu durdurmak için gayret gösteriyorlar. Gezi olayları sırasında Kadıköy`de eylem yapanlar bir slogan yazdılar, `Zulüm 1453`te başladı` Kardeşlerim CHP zihniyeti budur. Ecdadını zulmeden olarak görenlerin bu şehre vereceği hiçbir şey yoktur.
 
“CHP ve Paralel Yapı aydınlığa yabancıdır”
CHP ve Paralel Yapı’ya atfen “Bunlar aydınlığa yabancıdır.” Diyen Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “ Aydınlığı egemen kılacak biziz. Ben bu haince slogan üzerinde durmayacağım. Şunu bilin ki Gezi olaylarında da 17 Aralık`ta da bir şeylerin hesapları görülmek istendi. Benim ülkemin masum gençleri, benim ülkemin memurlarını kullanmak istediler. Çok çirkin biçimde kullanıldı. Gezi olaylarında Taksim Platformu enerji ihalelerine, üçüncü havalimanına, üçüncü köprüye karşı çıkmışlardı. Bunlar birinci köprüye de karşı çıkmışlardır. Sonra utanmadan bu köprülerden geçtiler. 17 Aralık`ta da bu projelerin yüklenici firmaları hedef alındı. Aktörler farklı olabilir, maşalar farklı olabilir. Patronlar aynı. Bunları yönlendiren, bunlara emir veren aynı. İşte kadim bir zihniyet tarihi bir hesabı görmek için Türkiye içindeki masum insanları ya da hainleri kullanarak kutlu yürüyüşü durdurmak istiyorlar. Uluslararası odaklar var dediğimizde birileri buna inanmak istemiyordu. Gezi`de, 17 Aralık`ta neden milli kurumlarımız, küresel projelerimiz hedef alındı?”
 
“MİT’i tehdit eden zihniyet CHP ve Paralel Devlettir”
MİT’i tehdit eden zihniyetin CHP ve Paralel Devlet’in, yargısıyla ve bunun yanında güvenlik gücünün bir kısmıyla bağlantı kurmaya çalıştığının altını çizen Erdoğan, “MİT`in araçlarına el koymak istediler. Reyhanlı`da güvenlik güçlerimiz bu tavra karşı koydu. Bir savcının benim iznim olmadan bu tür bir müdahale yetkisi yoktur. İzin almadan böyle bir operasyona girince güvenlik güçlerimiz baktırmadılar. İkincide jandarmadaki ayaklarıyla bu işi yürütmeye kalktılar. 200 kişiyle gittiler. MİT elemanlarını yere yatırdılar, ellerini kelepçelediler. Bütün hazırlıklarıyla geldiler. Çünkü o sandıklarda ne var ne yok onu göreceklerdi. CHP`nin genel müdürü çıktı `MİT silah kaçakçılığı yapıyor` dedi. Şu anda MİT, Başbakanlık bu genel müdürle ilgili olarak tüm yasal yolları harekete geçirececeğiz. Bu vatana ihanetten başka bir şekilde ifade edilemez. MİT`i böyle takdim etmek senin haddine mi? Sen önce siyaseti öğren. Sen hala SGK`daki yolsuzluklarına yola devam ediyorsun. Rahşan affıyla kurtuldun, kasetle genel başkan oldun. Millet bu saldırının rüşvet ve yolsuzluk operasyonu olduğunu görmüştür. “
 
“Kula kulluk yok, sadece Allah`a kulluk var”
“Elinizde ne varsa açıklayın açıklamıyorsanız namertsiniz.” Diyen meydan okuyan Erdoğan,  “Tayyip Erdoğan ile ilgili de elinizde varsa açıklayın. Abdestimden şüphem yok. Artık bu oyunu görmeniz lazım. Artık tavır zamanı gelmiştir. Kula kulluk yok. Sadece Allah`a kulluk var. Böyle uydurma, safsata... Biz de yanılmışız. Sevgililer sevgilisi peygamberimizi olimpiyatlarda anlatacak kadar izledik. Bu oyunu samimi kardeşlerim bozacak. Sadece Allah`a kul oluruz. Asla bugüne kadar bu yolda kula kul olmadık. En büyük yolsuzluk milli irade yolsuzluğudur. Milli iradeyi çalan, asıl hırsızdır. Asıl yolsuzdur. Gidin darbe dönemlerine bakın, en büyük yolsuzluklar bu dönemde yapılmıştır. Başta CHP olmak üzere darbe destekçisi partiler çalmayı politika haline getirmiştir.” İfadelerine yer verdi.
 
“Ben CHP genel müdürü gibi sahte belgelerle konuşmuyorum.” İfadeleri ile konuşmasını sürdüren Erdoğan daha sonra şu ifadeleri kaydetti: “ Elimde CHP`nin Şişli Belediyesi`ne ait araştırma komisyonunun raporu var. Altında da kendi elemanlarının imzası var. Bu çalışma neticesinde 57 sayfalık raporda CHP adayıyla ilgili iddialar tüm belgeleriyle ortaya konuyor. İkincisi yapı ruhsatı. Üzerinde çok sayıda yolsuzluk ve usulsüz oynama yapılmıştır. Yüzlerce milyon lira usulsüzlük yapılmış. Ben belediyecilikten geliyorum. Bunların hangi fırıldağı çevirdiğini çok iyi biliyorum. Aldıkları parayı da borç olarak aldığını söylüyorlar. Kaçak inşaat yapımına sürekli olarak göz yummuş. Bunların hepsi bu dosyada var. İnşaat mafyasıyla işbirliği yapmışlar. Yıllar önce İSKİ belediyesinde yapılan yolsuzluk partimize yönelik en büyük eleştiri olmuştur. Ben demiyorum, bu raporda imza atanlar diyor.”
(İLKHA)
 
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir