Okullarda Kur'an okutulması, halkın sabrının meyvesidir.
Geçen yıl hayata geçirilen yeni eğitim sistemi ile birlikte okullarda okutulmaya başlanan seçmeli derslerde ilk sırayı Kur'an-ı Kerim ve Siyer-i Nebi derslerinin alması, 90'lı yıllarda camilerde bu dersleri verdikleri için mağdur edilen Müslümanları akla getirdi.
VAN - Okulların açılmasıyla birlikte Kur'an-ı Kerim ve Siyer başta olmak üzere, Kürtçe ve diğer dillerin öğrenilmesine yönelik seçmeli ders uygulaması ile ilgili olarak, STK temsilcileri düşüncelerini İLKHA ile paylaştı.
Seçmeli derslerin kayıt ve organizasyonunda ciddi aksamalar yaşanmasına rağmen Kur'an Kerim ve Siyer derslerinin ilk sıralarda seçilmesinin önemli olduğunu belirten İkra Eğitim Sağlık Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (İkra-Der) Başkanı Necip İlbay, "Bölgemizde yoğun bir şekilde talep konusu olan Kur'an-ı Kerim ve Siyer derslerinin tercih edilmesi önemlidir. Burada çocuklarımız fıtratlarına uygun olanı seçmişlerdir" dedi.
Özellikle 90'lı yıllarda sırf camilerde bu dersleri verdikleri ya da aldıkları için yüzlerce Müslümanın mağdur edildiğini ve kimilerinin mağduriyetlerinin hala devam ettiğine dikkat çeken İlbay, bu mağduriyetlerin giderilmesi gerektiğini belirterek, "Bu derslerin bugün verilmesi önemli bir gelişmedir. Bir dönemler suç olarak kabul edilen bu faaliyetlerin bugün okullarımızda müfredata dahil edilmesi, Türkiye'de kimi değişimlerin olduğunu ortaya koymaktadır. Öte tarafta bu nedenle mağdur edilen insanların mağduriyetlerinin de giderilmesi gerekmektedir" şeklinde konuştu.
Derslerin seçmeli ve sınırlı bir düzeyde verildiğine işaret eden İlbay, bu derslerin tercih edilmesi kadar, dolu geçmesinin de önemli olduğunu söyledi.
"Derslerin tercih edilmesi kadar işlenmesi de önemlidir"
İslami eğitimin yaygınlaştırılması ve Müslüman toplumun gelecek neslinin İslami ahlak ile donatılması için, İmam Hatip okullarının sayısının artırılması ve eğitim kalitesinin yükseltilmesi gerektiğine değinen İlbay, "Bunun yanı sıra başta bu derslere girecek olan öğretmenlerin sayısının da arttırılması gerekir. Burada Milli Eğitim Müdürlüğü yeterli olmasa bile güzel bir çalışmaya imza atmıştır. Bunun geliştirilmesi gerekir." ifadelerine yer verdi.
"Gençler Kur'an'a sahip çıkıyor"
Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Üniversite komisyonu üyesi Muhammed Cihad Çiğdem ise konu ile ilgili düşüncelerini paylaşırken, "Seçmeli derslerin arasına Kur'an-ı Kerim ve Siyer derslerinin eklenmesinin sevindirici bir gelişme olduğunu, bunların en fazla tercih edilen dersler olmasının ise, kendilerini çok daha fazla sevindirdiğini belirterek, "Biz AGD olarak geçmişte Milli Gençlik Vakfı olarak vermiş olduğumuz en büyük mücadele, Kur'an-ı Kerim dersleri ve siyer derslerinin gençliğe daha çok yansıtılmasıydı. Bunu geçmişten beri savunuyorduk. Baktığımızda şu anki gençlik , dininden, Kur'an'ından ve Peygamberinden uzaklaştırılıyor ve uzaklaştırılış durumda. Onun için okullarda seçmeli ders olarak verilen yüce yaratıcımızın bize göndermiş olduğu yol rehberi Kur'an-ı Kerim'in ve onun Nebisinin hayatına bugün gençler sahip çıkıyor. Seçmeli ders olarak verilen derslerin en fazlası Kur'an-ı Kerim dersi ve Siyerdir. Bu da Allah'a şükür gençlerin özüne döndüklerini gösteriyor. Gerçekten sevindirici bir durum" şeklinde yorumladı.
Bu güzel seçimlerinden dolayı öğrencileri tebrik eden Çiğdem, "28 Şubat sürecinde ve 90'lı yılarda yasak olan bu derlerin bu gün en fazla tercih edilen derler olması gençlerimizin ve çocuklarımızın gerçek kimliğini ortaya koymaktadır" diye konuştu.
"Bu Müslüman halkın sabrının meyvesidir"
Bu uygulamanın, hükümetin başarısı olmadığını, halkın sabrının meyvesi olduğunu ifade eden Çiğdem, " Şimdilerde başörtünün veya Kur'an-ı Kerim'in okutulmasının serbest olması, hiçbir hükümetin veya başka bir olgunun başarısı değil. Bu, milletin özverisinin başarısıdır. Dayatmalarla, zorlamalarla insanlara bir şey kabul ettirilemez. Bugün devlet dahi 80'li 90'lı yılların yanlışlıklarını, mağdur olanların durumlarını kendi TV' sinde bile dizi halinde halka sunuyor. Anlıyoruz ki bu ülkede okumak dahi suç iken, okumayı teşvik eder hale geldik." ifadelerini kullandı.
"1 milyon 107 bin 19 öğrencimiz Kur'an'a talip oldu"
Van Evrensel Hafızlar Derneği Başkanı Hafız Abdulmecit Bilmez ise Kur'an okumanın ve öğrenmenin önemine değinerek bugün 1 milyon 107 bin 19 öğrencimizin Kur'an'a talip olduğunu belirterek bu rakamın çok önemli bir sayı olduğunu söyledi.
"Sizin en hayırlınız Kur'an'ı öğrenen ve öğreteninizdir"
Hafız Bilmez, "Bunun yanında Allah Resulü (as)'ın hayatının en fazla seçilen ikinci ders olması, ayrıca bizleri memnun etmiştir. Bizlerin isteği, bu derlerin boş geçmemesi ve bunun içinin doldurulmasıdır. Okullarımızda bu derlerin verilmesi de çok güzel ve yerinde bir gelişmedir. Ben bu doğru tercihi yapan öğrencilerimizi, kutluyor, başarılarının devamını diliyorum. Allah Resulü'nün 'Sizin en hayırlınız Kur'an'ı öğrenen ve öğreteninizdir." Hadisi Şeriflerinin de unutulmaması istiyoruz." dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ilk defa geçen yıl hayata geçirilen yeni eğitim sistemi ile birlikte okullarda okutulmaya başlanan seçmeli derslerde ilk sırayı Kur'an-ı Kerim, ikinci sırada ise, Hz. Muhammed'in hayatı yer aldı.
"Sırf Kur'an dersi verdikleri için yüzlerce Müslüman cezaevlerine atıldı"
Öte yandan, okullarda Kur'an- Kerim ve Peygamber Efendimizin hayatının seçmeli ders olarak okutulmasının sevindirici bir gelişme olmasının yanı sıra, 90'lı yıllarda gerek Camilerde Kur'an- Kerim ve Siyer derslerini verdikleri, gerekse bu dersleri aldıkları gerekçesiyle, binlerce Müslümanın gözaltına alınarak işkencelerden geçirildikten sonra, yargılandıkları mahkemelerce cezalara çarptırılarak cezaevlerine atılmak suretiyle mağdur edilmeleri, halen de bu yüzden yüzlerce insanın cezaevlerinde tutulmasının ise, son derece düşündürücü olduğu dile getirildi. (Murat Dalgın-İLKHA)