İZMİR - Suriye'deki iç savaştan kaçarak Türkiye sığınan mültecilerin dramı bitmek bilmiyor. Uçaklardan atıldığı iddia edilen bombayla evlerinin yandığını ve değerli eşyalarının küle döndüğünü belirten Zeki ailesi bu nedenle Suriye'yi terk etmek zorunda kaldıklarını belirtti.

Kadifekale'de bir parka diktikleri derme çatma çadır altında uyuyan Suriyeli iki aile, sığındıkları ülkenin yetkililerinden ve halkından yardım istediklerini söylediler.
Raken Zeki ve kardeşi Bozan Zeki yaşları 1,5 ile 14 arasında değişen 13 çocuk ile birlikte kendilerine uzanacak bir yardım elini bekliyor. Geceleri uyuyan çocuklarının adeta nöbetini tuttuklarını ifade eden acılı iki baba, Belediye yetkililerine seslenerek , "Gelin halimizi görün!" dediler.

Suriye'den kendileriyle birlikte 7 ailenin Türkiye'ye sığındığını belirten Raken Zeki, önce Şanlıurfa'ya geldiklerini burada bir pamuk tarlasında çalıştıklarını söyledi. İşverenin ücretlerini vermediğini dile getiren Zeki, "Savaştan kaçmıştık hiçbir şeyimiz yoktu. Bize büyük zülüm yapıldı. Daha sonra bize İzmir'de iş olduğunu söylediler. Biz de İzmir'e, Kadifekale'ye geldik. Fakat burada da iş bulamadık. Bizimle birlikte olan diğer aileler ev tutup ikişer aileli eve yerleştiler. Bizim paramız olmadığından açıkta kaldık. Ben, kardeşim ve toplam 13 çocuğumuz sokakta yatıyoruz. Benim sekiz tane çocuğum var, kardeşimin beş tane. İnanın geceleri ben ve kardeşimin gözüne uyku girmiyor. Çocuklarımız yatıyor, biz de başlarında adeta nöbet tutuyoruz." dedi.

Yaşadıkları sıkıntıları anlatırken gözleri dolan Zeki, yaklaşık 10 gündür sakakta yattıklarını ve yetkililerini kendilerine sahip çıkmadığını söyledi. Hallerini görüp kendilerine acıyan bazı kişilerin getirdikleri yiyecekler ile karınlarını doyurduklarını ifade eden Zeki, karakoldan gelip parkı boşaltmalarını istediklerini dile getirdi.

Zeki son olarak "Buradan Belediye'ye sesleniyorum. Gelsinler halimiz görsünler. Bize yardım etsinler, biz onlardan sadece kalacak, başımızı sokacak bir ev ve iş istiyoruz. Çalışıp çocuklarımıza bakabiliriz çok şükür. Bu soğuk havada çocuklarımız hasta oldu, eğer yağmurlar da başlarsa perişan olacağız. Lütfen bize bir el uzatın". (Yunus Şani - İLKHA)