• DOLAR 34.312
  • EURO 37.22
  • ALTIN 3018.549
  • ...
NİJER’DE NELER OLUYOR? SURİYELİ MİLİSLER GÖNDERİLDİ Mİ? URANYUM DETAYI
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

DOĞRUHABER-   ABD'nin Afrika İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Molly Phee ve ABD Afrika Komutanlığı (AFRICOM) Komutanı General Michael Langley'in ziyareti sonrası Nijer'in seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Barzoum 26 Temmuz 2023’te, kendisini korumakla görevli başkanlık muhafızları tarafından devrildi.

Fransız ve ABD üsleri bulunan ülke ABD’nin El Kaide ve DAİŞ’e karşı “savaşında”  “partner” ülke konumunda olduğu için ve  radyoktif madde olan uranyum üretiminde dünyanın yedinci büyük üreticisi olduğu için  yaşanan gelişmeler dünyada büyük yankı uyandırdı. Özellikle de ABD ve Fransa açısından. Çünkü uranyum nükleer enerji açısından yaşamsal öneme sahip ve buradaki üretimin dörtte biri Avrupa’ya, özellikle de eski sömürgeci Fransa’ya gidiyordu.

Batı Afrika Ekonomik Birliği (ECOWAS) Fransa’nın da desteğiyle Nijer’deki askeri darbenin sonlandırılması için askeri müdahaleyi de içeren bir planı duyurdu. Ancak Sahel Devletleri İttifakı (AES) üyesi ülkeler, Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğundan (ECOWAS) ayrılma kararını ve 3 devletli konfederasyon kurma konusundaki kararlılığının devam ettiğini ilan etti.. Nijer, Burkina Faso ve Mali  ECOWAS’ın hakimiyetini reddetti.

Fransız sömürgeleri Mali ve Burkina Faso’da, bazı gruplara karşı savaşa yardımcı olduğunu söyleyen ordular son yıllarda yönetime el koydu. Söz konusu üç ülkede de önemli sayıda Fransız askeri vardı ama çatışmalar devam ettikçe, bölgedeki Fransız karşıtlığı yükselişe geçti.

Mali’deki askerler iktidara gelir gelmez önce Fransız askerlerini sonra da Birleşmiş Milletler Barış Gücü'nü ülkeden ayrılmaya zorladı ve Rus paralı asker şirketi Wagner’i kabul etti. Burkina Faso’daki cunta da Rusya’ya yaklaştı ve yüzlerce Fransız askerini ülkeden çıkarttı.

Nijer’de de Yeni askeri yönetim hem Fransız büyükelçisinin hem de askerlerin ülkeyi terk etmesini istedi. Ülkede 1500 asker bulunduran Fransa çekilme sürecini 2023’ün Aralık ayında tamamladı.

Ancak ülkede gerilim bitmedi. Son olarak ABD ile tansiyon yükseldi. Nijer Başbakanı Ali Lamine Zeine ABD'nin İran ve Rusya ile ilişkileri kesmeleri için tehdit ettiğini, bunun üzere ABD ile yapılan askeri anlaşmaları feshettiklerini duyurdu..

URANYUM DETAYI

ABD ve diğer Batı ülkelerinden yetkililer, Nijer’in yeni yönetiminin ülkenin zengin uranyum rezervlerini paylaşmak için İran'la görüşmeler sürdürdüğünün istihbaratını son aylarda aldıklarını açıkladı ve Nijer Başbakanı Lamine Zeine'nin Ocak’ta Tahran'a giderek başta Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi olmak üzere üst düzey İranlı yetkililerle yaptığı görüşmeler sonrasında ABD ile ilişkiler gerildi.

Nijer'de ABD’nin bine yakın askeri bulunuyor. Agadez kenti yakınlarında da Niger Air Base 201 isimli bir İHA üssü yer alıyor ve  Niger 201, ABD'nin Afrika'da İHA operasyonlarını da yürüttüğü en büyük ikinci üs konumunda. Niger 201, ABD'nin en büyük ve en pahalı İHA üssü olarak kabul ediliyor.

Dünyadaki uranyum arzının yüzde 5'ini karşılayan Nijer'de 311 bin 110 metrik tonluk uranyum rezervi bulunuyor. Fransız devletine ait nükleer enerji şirketi Orano, eski ismiyle "Areva", Nijer devletiyle Sahra Çölü'nde yer alan Arlit kenti yakınlarındaki maden sahasını işletiyor.

Dolayısıyla İran ile nükleer kriz devam ederken tedarikçi konumundaki Nijer’in ABD ve Batı’nın en büyük rakiplerinden İran’la görüşmesi büyük gerilime neden oldu.

RUSLAR ABD ASKERLERİNİN BULUNDUĞU ÜSSE GİRDİ

İki ülke arasındaki ilişkilerin gerilmesinin ardından Nijer’i yöneten askeri yetkililer ABD'ye, ülkedeki yaklaşık 1000 askeri personelini geri çekmesini istedi ve Nijer’in ABD güçlerini ülkeden çıkarma kararının ardından Rus askeri personelinin ABD askerlerine ev sahipliği yapan Nijer'deki bir hava üssüne girdiği bildirildi.

ABD YERİNE RUSYA’NIN AFRİKA KOLORDUSU

Nijer’de geçtiğimiz yıl gerçekleşen darbenin ardından askeri yönetim Batıya kapıyı göstererek Rusya ile askeri iş birliği anlaşması imzaladı ve "Wagner" grubunun birlikleri, 1.100 Amerikan askerinin bulunduğu Nijer topraklarında konuşlanmaya başladı.

Amaç Fransızların çekilmesinin ve Amerikalıların da çekilmesinin istenmesinin ardından ortaya çıkan boşluğu doldurmak için Rus ordusunun hazır ve hızlı bir alternatif olacağı bir askeri iş birliği anlaşmasının formüle edilmesi olarak belirtildi.  Wagner lideri Prigojin’in ölümünden sonra Afrika’daki varlığını daha düşük seviyede devam ettiren Rusya  gücünü Nijer’le yeniden gösterdi. Sembolik bir mesaj ifade eden Afrika Kolordusu (African Corps) adıyla.

Ayrıca Nisan ayında Rusya Savunma Bakanlığı’ndan Nijer’e hava savunma sistemi dahil olmak üzere ekipmanlar ile birlikte askeri eğitim personellerinin sevkiyatı yapıldı. Askeri ekipmanın bölgeden kovulan ABD ve Fransa’nın hamlelerine yönelik bir tedbir olduğu bildiriliyor.

TÜRKİYE VE NİJER

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Şubat ayında, Nijer Başbakanı ve Ekonomi ve Finans Bakanı Ali Mahamane Lamine Zeine'yi kabul etti. Görüşmede, Türkiye ve Nijer arasındaki siyasi ve ekonomik ilişkiler, terörle mücadele, bölgesel ve küresel konular ele alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Nijer'in siyasi, askeri ve ekonomik bağımsızlığını güçlendirici adımlarına yönelik Türkiye'nin desteğini ifade etti.

Afrika Boynuzu ülkelerinden Somali Eş-Şebab’a yönelik mücadelede uzun yıllardır ABD’nin insansız hava araçlarından yardım alıyordu. Ancak geçtiğimiz ekim ayında Somali hükümeti Türk insansız hava aracı Bayraktar TB-2’nin örgüte  karşı düzenlenen hava operasyonlarında kullanılmaya başlandığını doğruladı ve Türkiye’nin sağladığı askeri eğitim sayesinde örgüte karşı mücadelede ilerleme sağladığı ifade edildi.

Türkiye’nin Afrika sahnesindeki varlığı artık sadece ekonomik yardım  düzeyinde değil. Türkiye artık bölgede askeri açıdan da güçlü bir aktör olmaya çalışıyor. Savunma sanayinin de gelişmesiyle Batı’dan uzaklaşan ülkelerde yabancı savunma sanayinin boşluğunu doldurmaya başladı bile

PARALI SAVAŞÇI İDDİASI

Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin iddiasına göre Suriyeli milisler Nijer’de Rus askeri şirketlerle yan yana savaşıyor. SOHR kaynağı olan Suriyeli milisin Nijer, Mali, Burkina Faso arasındaki sınırın birleştiği noktada bulunduğu belirtiliyor.

İddiaya göre aylık 1500 dolar maaşla Türkiye tarafından Afrika’ya götürülen Suriyeli silahlı grupların mensuplarının yaralanmaları halinde 35 bin dolar, ölmeleri halinde ailelerine 60 bin dolar ödenecek. İddiaya göre şimdiye kadar bölgeye iki grup gönderildi. Gönderilen milis sayısı ise en az bin. Bu doğrultuda da  Milli Ordu bileşenlerinden Sultan Murad Tugayı görevlendirildi. Bölgede savaşmak isteyenler Sultan Murad Tugayı’na başvuruyor ve 6 aylık, 1 yıllık veya 1.5 yıllık sözleşme imzalanıyor.

AFP’ye konuşanlar ise bir savunma şirketinin adını veriyor ve organizasyonu o şirketin gerçekleştirdiğini söylüyor. Hatta giden savaşçılardan 50 kadarının öldüğü ve bazılarının cenazesinin Suriye’ye gönderildiği iddia edildi. Savunma Bakanlığı kaynakları iddiaları yalanladı.

Ancak Afrika’da Fransa ve ABD’nin kovulmasıyla oluşan boşluğun doldurulmasına yönelik harekete geçildiği biliniyor. Nijer bu  doğrultuda bazı savunma şirketleri ve ülkelerle anlaşmalar yapıldığını  da açıkladı. Rusya’nın yanı sıra Türkiye’nin yönetimlerle iş birliği çerçevesinde özellikle askeri işbirliği noktasında daha aktif olduğu görülüyor. Burkina Faso ve Mali, Fransa’nın yörüngesinden çıktıktan sonra Rusya, Türkiye ve Çin ile ortaklıklar geliştirdi. Nijer’de Türkiye, İran ve Rusya ile yakınlaşarak bunu ilan etti.

Afrika’dan çıkarılan Batı’nın bölgeyi çeşitli örgütlerle daha da yıpratmayı amaçlayan hamlelerine karşı batı yörüngesinden çıkmaya çalışan ülkelerin önceliği askeri destek ve iş birliği. Bu yüzden söz konusu iddiaları önümüzdeki süreçte  daha fazla duyacağız gibi görünüyor.

LİBYA’DA BENZER SÜREÇ

2011'de Kaddafi'nin düşüşünün ardından Libya'nın doğusunda ve batısında büyük rakip gruplar ortaya çıktı. Libya'nın doğusundaki güçlere komuta eden General Hafter, Trablus'a ve oradaki BM destekli hükümete karşı harekât başlattı. BM'nin silah ambargosuna rağmen Libya'da savaşan her iki taraf da farklı bölgesel güçlerden askeri ve diplomatik destek aldı. 2021'in başlarında ülkeyi Aralık ayında seçimlere götürmek için seçilen  birlik hükümeti seçildi. Bu süreçte Türkiye’nin ve Hafter destekçisi Rusya’nın Libya’ya verdiği askeri destek gündeme geldi.

Türkiye ve Libya arasında, Akdeniz'de deniz yetki alanlarının tanımlanması hakkındaki mutabakat zaptına ek olarak 27 Kasım 2019 tarihinde İstanbul'da imzalanan askeri ve güvenlik iş birliğine ilişkin mutabakat zaptı uyarınca Ulusal Mutabakat Hükümeti'ne bağlı batı Libya güçlerinin safında savaşmak için Suriyeli savaşçıların bölgeye gönderildiği iddia edildi.

Nitekim Hafter'e kendi envanteri ve diğer ülkelerden temin ettiği ağır ve stratejik silahlarla servet harcayan Birleşik Arap Emirlikleri’ne ve yine Hafter saflarında savaşan Rus paralı asker grubu Wagner'in çabalarına rağmen Hafter başarısız oldu.

Bu haberler de ilginizi çekebilir