`Kurban Şiarını Diri Tutmamız Gerekir`
Yaklaşan Kurban Bayramı öncesinde İLKHA`ya konuşan Şavurlar Camii İmam Hatibi Molla Fahrettin Aslan, Kurban`ın bir şiar olduğuna dikkat çekerek, bu şiarın diri tutulması ve buna sahip çıkılması gerektiğini söyledi.
VAN - Kurban Bayramı`na sayılı günler kala kurbanlıklarda pazarlardaki yerini aldı. Hz. Adem`e (as) dayanan kurbanla ilgili merak edilen soruları yanıtlayan Şavurlar Camii İmam Hatibi Molla Fahrettin Aslan, kurbanlıkların satın alınmasından etlerinin dağıtılmasına kadar dikkat edilmesi gereken husus ve vecibeleriyle ilgili önemli bilgiler verdi.
Özellikle günümüzde kurban şiarının ve kurbanın gözden düşürülmeye çalışıldığını ifade eden Aslan, kurban ibadetinin gözden düşürülmeye çalışıldığı bu zamanda Müslümanların bu şiara daha fazla sahip çıkması gerektiğini vurguladı.
"Rabbin için namaz kıl ve Kurban kes!"
Aslan, Arapça karşılığı udhiyye olan kurbanın lügatte bayram günlerinde kesilen hayvanlara verilen isim olduğunu, İslam şeriatında ise Allah`a yakınlaşmak maksadıyla belirli bir zamanda ve belli özellikleri taşıyan bir hayvanın Allah rızası için kesilmesi olduğunu belirtti. Aslan, "Kurban çok kadim bir sünnettir, mazisi Hz. Adem`in (as) iki oğlu Habil ve Kabil`e kadar dayanır. Kurban asıl mahiyetini asıl manasını Hz. İbrahim`in sünnetinde kendisini bulur. Müslümanlar tarihindeki başlangıcı ise hicretin ikinci yılı yani Zekât ve Bayram Namazı`nın meşru kılındığı yılda Kurban da meşru kılınmıştır. Kurbanın meşruiyeti hem Kur`anda hem sünnette hem de icma ile sabittir. Kur`an-ı Kerimdeki delili Allah`ın (cc) `Rabbin için namaz kıl ve Kurban kes` ayetidir. Sünnetteki delileri ise çok fazladır." dedi.
"Kurban muhabbet, sevgi ve kaynaşmayı arttırır"
Her ibadette olduğu gibi kurbanın da hikmetleri olduğunu ifade eden Aslan, "Nasıl ki namazın hikmetleri, orucun hikmetleri ve diğer ibadetlerin hikmeti varsa kurbanda bir hikmete mebnidir. Birincisi Allah`ın (c.c) üzerimizde sayısız nimetlerine karşı şükrün gereğidir. İkincisi günahlarımıza kefaret olmasıdır. Üçüncüsü de Müslümanlar arasındaki muhabbet, sevgi ve kaynaşmanın artmasıdır." şeklinde konuştu.
Kurban kesmek vacip mi? Yoksa sünnet mi?
Kurban kesmenin vacip mi? Yoksa sünnet mi? Olduğu konusunda ihtilafların olduğuna değinen Aslan "Hanefi mezhebine göre Kurban kesmek vaciptir. Yukarıdaki ayete binaen imam Hanefi vacip kabul etmiştir. İmam Hanefi`nin iki talebesi ve diğer ulemamız ise Sünneti Müekkede olarak kabul etmişlerdir ki bu da vacibe yakındır." dedi.
Hangi hayvanlar kurban edilebilir?
Kurban alacakların dikkat etmesi gereken kimi özellikler olduğunu söyleyen Aslan, "Allah (cc) Kur`an-ı Kerim de büyükbaş hayvanlardan deve, sığır ve onun cinsleri küçükbaş hayvanlardan da koyun ve keçinin ve onların da cinslerinin kurban edilebildiğini bildirmiştir. 7 kişi bir araya gelip bir sığır ve ya onun cinsinde olan büyük baş hayvanları kesebilir. Ama küçükbaş hayvanlar değimiz koyun, koç ve keçi gibi hayvanlara ise ortaklık kabul edilmez. Ancak onları bir kişi kesebilir." İfadelerini kullandı.
Kurban olacak hayvanın taşıması gereken özellikler
Kurban olacak hayvanları özelliklerini de sıralayan Molla Fahrettin Aslan, "Kurban olacak hayvanların ayıplardan beri olması lazım. Alınacak kurbanın kör olmaması lazım. Kör olan hayvan kurban olmaz iki gözü ya da bir gözü kör olmuş bir hayvan kurban olmaz. Kesilecek yere gidemeyecek kadar topal olan hayvanlar kurban olmazlar. Kemik iliği erimiş olan hayvanlar kurban olmazlar. Dördüncüsü dişleri düşmüş olan hayvanlar da kurbanlık olmazlar. Ancak eğer dişinin yarısından fazlası kalmışsa bu zarar değildir. Kurban edilebilir. Doğuştan kulağı olmayan hayvanlar da kurbanlığa manidir. Eğer kulakları var ama küçükse bu kurbanlığa mani değildir. Ayrıca meme başları kesik ve ya memesi kurumuş, burnu kesik olan, sütü kesik olan ya da kuyruğu kesilmiş olan hayvanlarda kurbanlığa manidir. Bu kusurları olan hayvanlar kurban edilmezler. Bazı kusurlar ise kurbana mani değildir. Bunlar; boynuzu olmayan ve kesik olan hayvanlar, idiş edişmiş olan hayvanlar, deri hastalığına tutulmuş tüyü dökülmüş hayvanlardır.
Bunlar Hanefi mezhebine göre olan hususlardır. Şafiilerde burada Hanefilerle mutabıktırlar. Ancak Şafiiler de bazı farklı durumlar vardır. Mesele hayvanın kulağı kesik olması kurbana mani iken kulakları yarılmış olması mani değildir. Ama kulak kökten gitmişse o manidir. Kurban alacak olan kardeşlerimiz bunlara dikkat etmelidirler." dedi.
Kurban ne zaman kesilmelidir?
Kurbanın kesim zamanı ile ilgili de bilgi veren Aslan, "Âlimlerimiz ittifakla en efdal vaktin bayramın birinci günü bayram namazı eda edildikten sonra olduğunu belirtmişler. Ama bazı âlimlerimiz vakti daha geniş tutmuşlardır. İmam Hanefi`ye göre Bayramın birinci ikinci ve üçüncü gününün akşamına kadar devam eder. Diğer cumhura göre yani Şafii, Maliki ve Hambelilere göre aynı şekilde kesim zamanı bayram günü kurban bayramı eda edildikten sonra başlar. Bayramın dördüncü günü akşam namazına kadar devam eder." dedi.
"Mümkünse kendi kurbanınızı kendiniz kesin"
En güzelinin kurbanımızın kendimizin kesmesi olduğunun altını çizen Molla Fahrettin Aslan, "Kurban kesecek kardeşimiz kendileri kesebiliyorsa en güzeli kendilerinin kesmesidir. Çünkü Allah Resulü de kendi kurbanını kendisi kesmiştir. Ancak kardeşimiz bunu yapamıyorsa birisine vekâlet yoluyla kestirebilir, yalnız kurbanı kesilirken kendisinin de orada hazır bulunması daha güzeldir. Kesim esnasında da şu iki hususa dikkat edilmelidir. Birincisi hayvanı incitmeden hayvanı kesim yerine yumuşaklıkla rıfkla götürülmesi lazım. Çünkü Allah Resulü (as), `Allah (cc) her şey de en güzeli emretmiştir. Kestiğiniz zamanda en güzel şekilde kesininiz, bıçağınızı güzel bir şekilde bileyiniz. O hayvanı rahatlatır. Bir defada hayvanı kesin. Hayvana acı çektirmeyiniz` diyor. İkincisi bir hayvanı diğer hayvanın gözü önünde kestirilmesin. Bir kurban kesilirken diğeri orada hazır bulundurulmasın." uyarısında bulundu.
Kurban etleri kimlere dağıtılmalı?
Kurban etlerinin kimlere dağıtılması gerektiği hususlarında da önemli bilgiler veren Molla Fahrettin Aslan, şunları söyledi, "Kesen insan evvela hayvanı yatırır kıbleye çevirir. Ondan sonra besmele getirir tekbir getirir bunları unutmamalı. Hatta biliyorsa veccehtu da okuduğumuz duayı okuması daha evladır. Özellikle kurban kesen kardeşlerimiz İslami kuralları dikkat etsinler, yani Müslümanlara yakışır bir şekilde kurbanlarını kessinler. Çevre temizliğine dikkat etsinler, hayvanı kestikleri yerlerin temiz olmasına dikkat etsinler. Kestikten sonra hayvanın kanını sakatatlarını ortada bırakmasınlar yani Müslümanlara yakışmayan görüntüleri İslam düşmanlarına malzeme yapmasınlar."
Kurban etlerinin dağıtımı ise eğer kişinin imkânları varsa hepsini dağıtması en güzelidir. Ama üçe bölüştürebilir. Bir payını ehline çoluk çocuğuna bırakır bir payını komşularına Velevki bu komşuları zengin bile olsa çünkü burada maksat aradaki muhabbeti ve sevgiyi arttırmak. Bir payı da çevresindeki fakir fukara, kimsesiz, yetim, muhtaç olan insanlara dağıtmalıdır.
Ve ya günümüzdeki uygulamalarda olduğu gibi özellikle dünyanın çeşitli yelerinde gerçekten ihtiyacı olan insanlara vekâlet yoluyla güvendiği vakıf, dernek ya da bu işi yapanlar vasıtasıyla parasını yatırır. Kurbanını muhtaç olan bir İslam beldesine gönderir orada kestirir. Etini orada olan insanlara dağıttırır. Bu daha güzeldir."
"Kurban bir şiardır onu diri tutmamız gerekir"
Kurbanın her ibadet gibi bir şiar olduğunu ve bu şiarın devam ettirilmesi gerektiğini de vurgulayan Aslan, "Kurban bir şiardır nasıl ki ezan bir beldenin Müslüman belde olmasının şiarı ise başörtüsü Müslüman kadının iffetinin bir şiarı ise Namaz müminin imanının bir şiarı ise Kurban da bir şiardır. Bu şiarı diriltmek lazım… Bu şiara sahip çıkmak lazım... Özellikle günümüzde Kurban şiarı gözden düşürülmeye çalışılıyor. İşte bazı İslam düşmanları `Bu kadar hayvan katlediliyor` GİBİ bazı Müslümanların kafasını bulandıran şekilde kurban ibadetini gözden düşürmeye çalıştığı bir zamanda Müslümanlar daha fazla bu ibadete bu şiara sahip çıkması lazım. Neticede bu kurbanların ne eti nede kanları Allah`a ulaşmaz Allah`a ulaşan müminin takvasıdır. Hangi niyetle bunu kestiğidir." diye konuştu.
Aslan ayrıca kurbanların süslenmesinde hiç biz mahsurun olmadığını da sözlerine ekledi. (Murat Dalgın - İLKHA)