Yüksek seyreden enflasyon ve artan hayat pahalılığıyla birlikte vatandaş çareyi kredi kartında buldu. Artan kullanım oranı borçluluk verilerine de yansıdı.

Yüksek faiz ve bazı sıkılaşma adımlarıyla birlikte kredi kullanımı azaldı. Ancak azalan kredilerin yerini kredi kartları aldı.

Konuyla ilgili İLKHA muhabirine konuşan Bursa Tüketiciler Derneği Genel Başkanı Sıtkı Yılmaz, kredi kartları borçları her geçen gün arttığını takibe uğrayanların sayısı hızla artmakta olduğunu söyledi.

"Dünyanın hiçbir yerinde taksitli kredi kartıyla satış ve alışveriş yapılmaz"

Kredi kartlarının nakit parayı bertaraf etmek için piyasada kullanılan bir araç olduğunu söyleyen Yılmaz, "Ama bizim ülkemizde durum böyle değildir. Nakit aracı olarak değil geçim aracı olarak kullanılmaktadır. Dünyanın hiçbir yerinde taksitli kredi kartıyla satış ve alışveriş yapılmaz. Türkiye'ye özgü böyle bir durum yaşanmaktadır. Böyle olduğu için zaman zaman piyasa durgunluğunda kredi kart taksitleri artırılarak veya fazla harcamalar yapıldığı zaman kısıtlanarak bir takım tedbirler alınmaktadır. İçinde bulunduğumuz durumda tüketici satın alma gücü azaldığı için ister istemez yaşamını sürdürebilmesi için kredi kartlarına dayanmaktadır. Kartlar üzerinden alışverişini yapmaktadır." dedi.

"Tüketicinin temel ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için aldığı ücret ve maaş yetmiyor"

Tüketicinin temel ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için aldığı ücret ve maaşın yetmediğini belirten Yılmaz, "Bu nedenle bir ay geçirdiği zaman aldığı maaş ve ücreti tüketmiş durumda yeni aya hazırlanmak için de bir maaşı kadar da borçlanarak hayatını sürdürmektedir. Kredi kartlarının limitleriyle ve faiz oranlarıyla bunu engellemek doğru bir yaklaşım değildir. Eğer tüketici korunmak isteniyorsa piyasa belli bir durağan hale getirilmek isteniyorsa ve enflasyona karşı bir tedbir olarak düşünülüyorsa birinci önlem lüks tüketim malları önüne bir engel koymaktır." diye belirtti.

"Kredi kartları borçları her geçen gün artmaktadır"

Hükümet uygulamalarında ekonomik yanlış politika uygulandığı zaman piyasada bedelinin de tüketiciye ödetilerek çözülmeye çalışılmakta olduğunu belirten Yılmaz, "Doğru bir adım değildir. Tüketici her geçen gün borçlanmaktadır. Kredi kartları borçları her geçen gün artmaktadır. Takibe uğrayanların sayısı hızla artmaktadır. Eğer faizler yükseltilir ve tüketici temel ihtiyaçlarını karşılayamaz duruma gelirse başka sosyal sorunlar ortaya çıkacaktır." dedi.

"Kredi kartlarının fazladan da dağıtılmış olmasının tüketiciler için ağır sonuçları olabilir"

Yılmaz, "Hükümetin bu konuda tüketicileri koruyacak bir politikayı uygulayacağına inanmak istiyoruz. Eğer bir önlem alınacaksa lüks tüketim mallarının önüne engel konulmalıdır. Taksitler kaldırılmalı ya da gerçek gelir üzerinden banka limitleri karşılanmalıdır. Türkiye'de bir kişide birden çok kredi kartı var. Kredi kartlarının fazladan da dağıtılmış olmasının tüketiciler için ağır sonuçları olabilir. Lüks tüketim dışında tüketicilerin kredi kartlarıyla ilgili harcadığı para yaşamsal bir öneme sahiptir. Tüketicilerin ücret ve maaşlarının iyileştirilmesi ve piyasanın da daha sağlıklı yürütülebilmesi için çok ciddi ekonomik politikaların uygulanmasına ihtiyaç vardır." diye konuştu. (İLKHA)