Rusya’daki Surgut Devlet Üniversitesi’nden bir araştırma ekibi, meyve, sebze ve meyvelerin tazeliğini koruyarak ağırlık kaybını önleyen yeni bir yöntem geliştirdi. Bu yöntem, tatlı yoncadan elde edilen jelatin bazlı bir madde kullanılarak uygulanıyor.
Araştırma ekibi, bitkisel gıdalarda bozulma sürecinin mağaza raflarında değil, hasattan hemen sonra başladığını belirtti. Bu nedenle meyve yüzeyine uygulanan koruyucu maddeler yalnızca sıcaklık ve nem değişimlerine karşı koruma sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda ürünlere daha önceden bulaşmış olabilecek bakteri ve mantar enfeksiyonlarına karşı da direnç kazandırıyor.
Mevcut uygulamalarda, jelatin meyve ve sebzelerin yüzeyine kaplama olarak kullanılıyor ve bu koruyucu tabaka, ürünün çevreyle doğrudan temasını engelliyor. Jelatine, antibakteriyel veya antioksidan özellik taşıyan doğal ya da yapay maddeler de eklenebiliyor.
Yeni keşif, jelatine tatlı yoncadan elde edilen doğal bir özütün eklenmesiyle ortaya çıktı. Tatlı yoncanın çiçekleri, yaprakları ve sapları; güçlü mikrop karşıtı ve antioksidan özelliklere sahip kumarinler ve fenolik bileşikler açısından zengin.
Araştırmacılar, bu bileşiklerin, meyve ve sebzelerde kimyasal olarak aktif serbest radikallerin oluşma ihtimalini azalttığını, bu sayede ürünlerin bozulmasını geciktirdiğini vurguladı. Bulgular, "Yeni Teknolojiler" adlı bilimsel bir dergide yayımlandı.
Bu jelatin kaplamanın etkinliği, domatesler üzerinde test edildi. Sonuçlara göre, bu özel kaplama, domateslerin hem oda sıcaklığında hem de buzdolabında depolanması sırasında ağırlık kaybını önemli ölçüde azalttı ve meyvelerin tazeliğini daha uzun süre korudu.
Surgut Üniversitesi Doğa ve Teknoloji Bilimleri Enstitüsü Müdürü Yuliya Petrova, “İlk 72 saat içinde tüm örneklerde domateslerin kütlesi eşit şekilde azaldı. Ancak dördüncü günden itibaren, kaplanmamış domatesler, koruyucu tabakayla işlenmiş örneklere göre çok daha hızlı ağırlık kaybetmeye başladı. Buzdolabında saklamada bu fark daha az belirgin oldu, yedi gün sonunda kaplanmış ve kaplanmamış örnekler arasında %0.7 oranında kütle farkı oluştu.” dedi.
Petrova, kaplanmamış domateslerdeki büyük kütle kaybının, çevresel etkilerin doğrudan meyveye temas etmesinden kaynaklandığını, bu durumun yoğun nem kaybına ve meyvenin solunumuyla ilgili oksidasyon süreçlerinin hızlanmasına yol açtığını belirtti. Sonuç olarak, besin maddeleri tükeniyor, dokular kuruyor, bu da domatesin doğal bağışıklığını zayıflatıyor ve zararlı mikroorganizmaların içeriye nüfuz etmesine uygun bir ortam hazırlıyor.




