Yenilik Partisi Genel Başkanı Öztürk Yılmaz, yeni Türkiye pasaportlarında yer alan cami görsellerine tepki göstererek, “Anıtkabir yok, Atatürk yok” ifadelerini kullandı. Bu çıkışıyla, İslami sembollerin görünürlüğünden rahatsızlık duyduğunu bir kez daha açıkça ortaya koydu.
Yılmaz’ın sözleri, bu toprakların inanç değerleriyle çoktan bağını koparmış bir zihniyetin ezberini tekrar etmekten öteye geçmedi. Zira kendisi, 2018 yılında ezanın Türkçe okunmasını, Kur’an’ın da Türkçe okutulmasını savunarak, milletin inançlarına doğrudan müdahale çağrısında bulunmuştu.
Bugün cami görseli üzerinden yapılan itiraz, İslam’ın kamusal alanda görünür olmasına karşı duyulan alerjinin dışa vurumu. Aynı pasaportta Boğaz Köprüsü, Galata Kulesi ya da modern bir yapı yer alsaydı, Yılmaz’ın sesi muhtemelen çıkmayacaktı. Çünkü mesele cami değil, o caminin temsil ettiği değer dünyası.
Bu çıkış bir kez daha gösterdi ki, Türkiye’de hâlâ ezana, camiye ve bu toprakların asli kimliğine tahammül edemeyen bir damar diri tutuluyor. Laiklik ilkesini, dinin tamamen görünmez kılınması olarak okuyan bu zihniyet için mesele sadece bir görsel değil; bu milletin ezanla kurduğu bağ, camiyle inşa ettiği hafıza.
