Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Gazze Şeridi'nde her geçen gün derinleşen insani felaketi görüşmek üzere olağanüstü toplandı. Toplantıya başkanlık eden Yunanistan'ın BM Daimi Temsilcisi Evangelos Sekeris, gündemdeki temel konunun "Gazze'deki insanlık dramı" olduğunu belirtti. BM Genel Sekreter Yardımcısı Tom Fletcher, üyelere hitaben yaptığı konuşmada, "Gelecek nesillere, Gazze'de her gün yaşanan bu 21. yüzyıl vahşetini durdurmak için ne yaptığımızı anlatmak zorunda kalacağız," diyerek uluslararası toplumun harekete geçmesi gerektiğini vurguladı.
AYLARDIR GAZZE'YE HİÇBİR ŞEY GİRMEMİŞ
Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Tom Fletcher, 10 haftadan uzun süredir Gazze'ye yiyecek, ilaç, su veya çadır, hiçbir şey girmediğini belirterek, İsrail'in "kasıtlı ve utanmadan insanlık dışı koşullar" dayatmaya devam ettiğini söyledi. Tom Fletcher, BM Güvenlik Konseyi'nde Gazze'deki insani durum üzerine yapılan toplantıda konuştu.
"Başlamadan önce, gelecek nesillere anlatmak için Gazze'de her gün tanıklık ettiğimiz 21. yüzyıl vahşetini durdurmak adına her birinizin ne yaptığını bir an için düşünmenizi rica ediyorum" diyen Flethcer, şöyle devam etti: "israil, işgal altında tuttuğu Filistin topraklarındaki sivillere kasıtlı ve utanmadan insanlık dışı koşullar dayatıyor. 10 haftadan uzun süredir Gazze'ye yiyecek, ilaç, su veya çadır, hiçbir şey girmedi. Yüz binlerce Filistinli, yine zorla yerinden edildi, giderek küçülen alanlara hapsedildi çünkü Gazze topraklarının yüzde 70'i ya israil'in militarize ettiği bölgelerde ya da yerinden etme emirleri altında."
"2,1 MİLYON İNSAN KITLIK RİSKİYLE KARŞI KARŞIYA"
Fletcher, Gazze'deki 2,1 milyon insanın her birinin kıtlık riskiyle karşı karşıya olduğunu vurgulayarak, zaten çökmüş olan sağlık sistemi ve tesislerine yönelik saldırıların ise durmadan devam ettiğine dikkati çekti. "Gazze ölçeğindeki bir ölümün insanı terk etmeyen bir sesi ve kokusu olduğunu" belirten Fletcher, "Bir hemşirenin tarif ettiği gibi 'Çocuklar, yanmış kumaşları derilerinden soyarken çığlık atıyorlar' ama (siz) 'elimizden geleni yaptık' (diyorsunuz)." ifadesini kullandı.
Fletcher, BM insani yardım ekiplerinin ve sınırda durdurulan yardımların hazır halde beklemeye devam ettiğini belirterek, "Ancak israil bize erişimi engelliyor, Gazze'yi boşaltma hedefini sivillerin hayatlarından daha önemli görüyor. Ablukanın devam etmesi yeterince kötü, israilli bakanlar bununla övündüğünde nasıl tepki veriyorsunuz?" diye sordu.
Güvenlik Konseyi'nin insani yardımlar konusunda aldığı birçok karara rağmen işgalcilerin uluslararası hukuka aykırı eylemlerine devam ettiğini hatırlatan Fletcher, işgal rejiminin yardımı politik veya askeri amaçlara bağlı hale getirdiğini, açlığı bir pazarlık kozu olarak kullandığını vurguladı. Fletcher, BM olarak işgal rejiminin elebaşlarıyla 12 defa Gazze'ye yardım girişi için görüşmelerde bulunduklarını ancak bir sonuç alamadıklarını dile getirdi.
FAO: GAZZE'DE AÇLIK ARTIK "AN MESELESİ"
BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Temsilcisi Angelica Jacome da Gazze'de tarımın ve hayvancılığın çöktüğünü belirterek, "Yüzde 75'i tahrip olan tarım arazileri ve ölen hayvanlarla birlikte, artık gıda üretimi neredeyse durdu. Un fiyatı sadece şubattan bu yana yüzde 3 bin arttı," dedi. Jacome, "Gıda kıtlığı değil, sistematik bir aç bırakma var. İnsanlar göz göre göre ölüme terk ediliyor," ifadelerini kullandı.
KONSEY ÜYELERİNDEN SERT TEPKİLER
Birleşik Krallık'ın BM temsilcisi, "İnsani yardımı politik hedeflere bağlayan hiçbir mekanizmayı desteklemeyeceğiz" diyerek işgalcilere yardımları engellemekten vazgeçme çağrısı yaptı. Fransa, Siyonist rejimin yardım planını reddettiğini ve bunun uluslararası hukuka aykırı olduğunu vurguladı. "Bu engeller hem bölgeyi istikrarsızlaştırıyor hem de israilin kendi güvenliğine katkı sağlamıyor," dedi.
Cezayir Temsilcisi Tewfik Goudjili ise toplantının en çarpıcı sözlerinden birini dile getirdi: "Gazze'ye sadece ölüm giriyor; süt yasak, ilaç yasak ama bombalar serbest. Bu, canlı yayında işlenen bir aç bırakma suçu." Goudjili, işgalcilerin yardım planının insanlık dışı olduğunu ve dünyanın bir halkın sessizce yok edilmesine daha fazla seyirci kalamayacağını söyledi.
SONUÇ: KONSEYDE ÖFKE VAR AMA ADIM YOK
BM Güvenlik Konseyi toplantısı, siyonist rejimin Gazze'deki soykırım niteliğindeki uygulamalarına dair sert eleştirilerle geçse de herhangi bir somut karar alınmadı. Uluslararası toplumun artık sözden öteye geçmesi gerektiği çağrısı salonda yankılanan en güçlü mesaj oldu. (İLKHA-AA)
HAMAS: Gazze’de
BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ SUÇLAR İŞLENİYOR
İslami direniş hareketi HAMAS, işgal rejiminin, hastaneleri bombalayarak ve içinde hastalar ile yerinden edilmiş sivillerin bulunduğu bu sağlık tesislerinde katliamlar yaparak, uluslararası hukuku açıkça ihlal etmeye ve çatışmalar tarihinde benzeri görülmemiş suçlar işlemeye devam ettiğine dikkat çekti.
Gazze
Hareket, yaptığı yazılı açıklamada, işgal ordusunun Gazze Avrupa Hastanesi yerleşkesi ve çevresine yoğun ve vahşi hava saldırıları düzenlediğini hatırlattı. Bu saldırıların, Gazze Şeridi'nde hizmet vermeye çalışan hastaneleri tamamen devre dışı bırakmayı hedefleyen, devam eden soykırım savaşının bir parçası olan yeni bir suç olduğunu vurgulayan HAMAS, "Bu barbarca saldırı sonucu aralarında hastaların, sağlık ekiplerinin, sivil savunma ve ilk yardım görevlilerinin de bulunduğu onlarca kişi şehit olmuş ya da yaralanmıştır. Yaralıları kurtarmaya çalışan bu görevliler, ikinci kez hedef alınarak bombalanmış ve bu durum hastanenin tamamen hizmet dışı kalmasına yol açmıştır."
Hareket, şunları kaydetti: "Faşist işgal hükümeti, dolup taşan hastaneleri bombalayarak ve içinde hastalar ile yerinden edilmiş sivillerin bulunduğu bu sağlık tesislerinde katliamlar yaparak, uluslararası hukuku açıkça ihlal etmeye ve çatışmalar tarihinde benzeri görülmemiş suçlar işlemeye devam etmektedir. İşgal ordusunun bölgede askeri merkezler bulunduğu yönündeki iddiaları, sadece uluslararası kamuoyunu yanıltmaya yönelik yalanlar ve dezenformasyonlardır. İşgalci rejim bu tür iddiaları sürekli kullanarak sağlık altyapısını yok etmekte, masum sivilleri katletmekte ve terörize etmektedir.
Uluslararası toplumu, Birleşmiş Milletleri ve özellikle BM Güvenlik Konseyi’ni bu vahşi suçlar karşısında sorumluluklarını yerine getirmeye, Gazze Şeridi'nde süregelen katliamı durdurmak için acilen harekete geçmeye ve işgal hükümetinin insanî hukuk ve normlara yönelik bu pervasız ihlallerine karşı durmaya çağırıyoruz."





