Bir grup uzman, gelecekte insanları yıldızlara taşıyabilecek bir uzay gemisi tasarladı. Bu gemi, 1000’den fazla kişiyi 250 yıl sürecek bir uzay yolculuğuyla derin uzaya götürebilecek kapasiteye sahip.
“Chrysalis” adı verilen gemi 36 mil (yaklaşık 58 km) uzunluğunda ve Dünya’daki yaşam sistemlerini taklit edecek şekilde tasarlandı. İçinde ormanlar, kütüphaneler, bahçeler, çok katlı yerleşim alanları, okullar, hastaneler ve spor kompleksleri bulunuyor.
Daily Mail gazetesinin aktardığına göre, bu gemi 1000’den fazla kişiyi taşıyabilecek şekilde tasarlandı ve nükleer füzyon reaktörlerinin enerjisini, ayrıca yapay yerçekimi üretecek üniteleri kullanacak.
Bu tasarım, “Nesil Gemisi” inşa planları geliştirmek üzere bilim insanları, mühendisler ve teorisyenleri bir araya getiren küresel tasarım yarışması Project Hyperion’da birincilik ödülünü kazandı.
NASA bilim insanlarının da aralarında bulunduğu bir ekip, yaklaşık 100 projeyi değerlendirdi.
“Chrysalis”i tasarlayan uluslararası ekip, geminin amacının yolcuları güvenli şekilde, Güneş’e dört ışık yılı uzaklıktaki Proxima Centauri b gezegeninin yüzeyine ulaştırmak olduğunu, bunu yaparken Dünya’nın kültürel, biyolojik ve teknolojik mirasını korumayı hedeflediklerini açıkladı.
Gemi, her biri belirli bir işlevi yerine getirecek farklı bölümlerden oluşuyor.
Bazı bölümler ağaç ve bitki yetiştiriciliğine ayrılacak ve inişten sonra yeni gezegende yaşam alanı oluşturmak için kullanılacak.
Gemide gündüz ve mevsimleri taklit eden yapay aydınlatma, su ve gıda geri dönüşüm sistemi bulunacak.
Diğer bir katmanda bahçeler, dinlenme alanları, kütüphaneler ve müzeler yer alacak; bu alanlar gezegenin kültürünü yaşatmayı hedefleyecek.
Ekip, gemide evler ve konut birimleri inşa edileceğini; ayrıca “Evren Kubbesi” adı verilen özel bir bölümün sakinlere dış uzayı izleme imkânı sunacağını belirtti.
Bu kubbede, “Chrysalis”in tüm sakinlerinin bir araya geleceği yıllık genel meclis toplantıları yapılacak.
Daily Mail, projenin inşa maliyetinin henüz belirlenmediğini aktardı.
Yıldızlararası Çalışmalar Enstitüsü İcra Direktörü Dr. Andreas Hein, “Project Hyperion sadece bir tasarım yarışması değildi; bu, bir gün insanlığın yıldızlara seyahat etme olasılığını keşfetmeye yönelik daha geniş kapsamlı bir çalışmanın parçasıydı” dedi.
