İstanbul'da sabah saatlerinde trafik yoğunluğu yüzde 76'ya çıktı. İstanbul'da her yıl kişi başına ortalama 288 saat trafikte kaybediliyor. Ancak bu durum sadece İstanbul’a özgü değil; yıllar boyunca Londra, Singapur, Tokyo, Kopenhag ve Seul gibi şehirler de benzer problemlerle yüzleşti.
Trafik Sorununu Nasıl Çözdüler?
Singapur – Vergilendirme
Singapur’un başarısı, trafik sıkışıklığını doğrudan fiyatlandırmaya dayanıyor. "Elektronik Yol Ücretlendirme Sistemi (ERP)" ile yoğun saatlerde belli yolları kullanmak ekstra ücret gerektiriyor. Araç sahipliğini kısıtlayan yüksek vergiler ve sınırlı ruhsat sistemi sayesinde, kentte özel araç sayısı kontrollü şekilde artıyor.
Stockholm: Yoğunluk Vergisi
2006 yılında uygulamaya başlanan trafik ücretlendirme sistemiyle Stockholm, yoğun saatlerde şehir merkezine giren araçlardan vergi alıyor. Sonuç olarak trafik hacmi %20-25 azaldı. Çevre kirliliği de belirgin şekilde düştü.
Göteborg: Vergi
İsveç'in bir başka şehri Göteborg, "yoğunluk vergisi" ile ilk yılında trafiğde %10'luk bir azalma kaydetti. Kamuoyunda başlangıçta karşı çıkılmasına rağmen uygulama başarılı oldu.
Tokyo –Demiryolu
Tokyo, dünyanın en yoğun şehirlerinden biri olmasına rağmen trafik sıkışıklığı düşük. Bunun temel nedeni, metro ve tren ağının olağanüstü verimli olması. Şehrin 24 saat yaşayan ulaşım altyapısı sayesinde, özel araca ihtiyaç duymadan her yere ulaşmak mümkün.
Kopenhag – Bisiklet
Kopenhag, bisiklet kullanımını şehir planlamasının merkezine koyarak özel araç bağımlılığını büyük ölçüde azalttı. Geniş bisiklet yolları, bisiklet öncelikli kavşaklar ve bisiklet otoparkları sayesinde kent sakinlerinin %50’si işe bisikletle gidiyor.




