1–7 Aralık Acil Sağlık Hizmetleri Haftası dolayısıyla açıklamalarda bulunan Siirt İl Sağlık Müdürlüğü 112 ekipleri, sahada yaşadıkları en önemli sorunlara dikkat çekti.
Kamu Hastaneleri Hizmetleri Başkanı Uzm. Dr. Gökhan Çiflikli başta olmak üzere 112 çalışanları, gereksiz çağrılar, trafikte ambulansa yol verilmemesi, adres tariflerindeki hatalar ve olay yerine toplanan kalabalığın müdahaleyi zorlaştırması gibi konuların acil sağlık hizmetlerini olumsuz etkilediğini belirtti.

“112’nin gereksiz meşgul edilmesi hayat kurtarmayı geciktirebilir”
Kamu Hastaneleri Hizmetleri Başkanı Uzm. Dr. Gökhan Çiflikli, acil sağlık hizmetlerinin 7/24 hazır bekleyen bir sistem olduğunu belirterek şunları söyledi: “Acil sağlık hizmetleri haftanın 7 günü, 24 saat esaslı hizmet veren bir sistemdir. Personelimiz sürekli her an vaka gelebilecekmiş gibi hazır bir şekilde bekliyor. Aynı zamanda o gün kaç vaka çıkabileceği de belli değildir. Bu nedenle ekiplerimiz sürekli teyakkuz hâlindedir. Bu durum personelin çalışma şartlarını zorlaştıran bir husustur. Öncelikli olarak vurgulamak istediğim konu, 112 Acil Çağrı Hattı’nın gereksiz yere meşgul edilmemesidir. Vatandaşlarımızdan en önemli ricamız budur. Çünkü gereksiz meşguliyet, vakaya çıkışı geciktirebilir. Bu da bir hayatın kurtarılmasını geciktirme riski taşır. Bir diğer önemli husus ise ekiplerimiz vakaya giderken ambulansa yol verilmesidir. Kamu spotlarında anlatıldığı gibi fermuar sisteminin uygulanması gerekiyor. Ambulanstaki kişinin kendi yakınımız olabileceğini düşünerek aynı duyarlılıkla hareket etmeliyiz. Ayrıca vakaya ulaştıktan sonra olay yerinde oluşan kalabalık çalışma arkadaşlarımızın işini zorlaştırıyor, müdahaleyi geciktirebiliyor. Bu nedenle vakanın etrafının hemen boşaltılarak ekiplere yeterli çalışma alanı sağlanmasını talep ediyoruz.”

“Hasta yakınlarının baskısı ve adres tarifleri en büyük sorunlardan”
112 Acil Sağlık personeli Kadir Büdüş, vakalarda en sık karşılaştıkları sorunları şu sözlerle aktardı: “8 yıldır 112’de çalışıyorum. Vakaya gittiğimizde karşılaştığımız en büyük problemlerden biri, hasta yakınlarının üzerimizde oluşturduğu baskıdır. Özellikle trafik kazaları ve travmalı hastalarda, hasta yakınları bir an önce hastaneye gitmemizi istiyor. Oysa bilmiyorlar ki biz olay yerinde hastanede yapılabilecek tüm müdahaleleri yapıyoruz. Yavaş ve kontrollü gitmeye çalışırken, bizi hızlandırmak için baskı yapılıyor. Ancak yolda karşılaşılan en ufak bir çukur ya da sarsıntı bile hastaya yarardan çok zarar verir. Bir başka sorun ise adres tarifleridir. En yakın bilinen yer yerine sokak ismi ya da apartman adı verildiğinde adresi bulmakta zorlanıyoruz. Normalde 1 dakikada gideceğimiz yere bazen 3–5 dakikada ulaşmak zorunda kalıyoruz. Siirt küçük bir şehir olduğu için genellikle vakalara 10 dakikanın altında ulaşıyoruz ve tüm bu süreçler kayıt altında tutuluyor. Ancak hasta yakınları heyecan ve panik nedeniyle bu süreyi daha uzunmuş gibi algılayabiliyor. Bazen müdahalemizin önüne geçip bizi meşgul ediyorlar. Yasal haklarını elbette sonuna kadar savunabilirler ama öncelikle bizim hastaya müdahale etmemize izin vermeleri gerekiyor. Bizim için öncelik her zaman hastadır; önce müdahale, sonra gerekli prosedürler gelir.”

“Trafikte ambulansa yol verilmemesi hayati risk oluşturuyor”
112 sürücü-paramediği Veli Aslan ise, özellikle trafik kaynaklı sorunların hayati risk oluşturduğunu belirterek, “Siirt 112’de 9 yıldır görev yapıyorum. En çok yaşadığımız sorunların başında trafik geliyor. Özellikle iş giriş ve çıkış saatlerinde vakalara ulaşmada ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Sabah 8–10 ve akşam 15–17 saatleri arasında trafik nedeniyle vakaya ulaşma süremiz uzayabiliyor. Normalde 3–5 dakikada gitmemiz gereken yere daha geç ulaştığımız oluyor. Bu durum hem bizim hem hasta yakınlarının psikolojik olarak gerilmesine neden oluyor. Hasta yakınları bazen bu nedenle bize agresif davranabiliyor, bizi suçlayabiliyorlar. Bir noktada hak da veriyorum çünkü trafik kültürümüz birçok şehre göre daha az gelişmiş. Ambulansa yol verilmiyor; sanki kendi işleri bizim bir canı kurtarmaya çalışmamızdan daha önemliymiş gibi davranılıyor. Oysa ambulanstaki kişi onların annesi, babası ya da evladı da olabilir. Bu nedenle sürücülerin ambulansa daha duyarlı olması gerekiyor. Biz hastaya ne kadar hızlı ulaşırsak, hastanın hayatını kurtarma ihtimalimiz o kadar artıyor.” ifadelerini kullandı.
112 ekipleri duyarlılık çağrısını yineledi
Acil Sağlık Hizmetleri Haftası kapsamında konuşan ekipler, vatandaşlara şu ortak çağrıda bulundu: “Gereksiz çağrı yapmayın, ambulansa yol verin, adresi doğru verin ve müdahale alanını boş bırakın. Çünkü bir hayat, saniyelerle kurtulur.”





