• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

Son günlerde gündemi meşgul eden Darbe tartışmaları sanki şüyu-u vukuundan beter babından fırlamış gibi.

Türkiye’de ya da Ortadoğu, Afrika ve özellikle Güney Amerika ülkelerinde gerçekleşen askeri darbelerin tamamının senaryosu Rand Corporation ve benzeri kuruluşların masalarında üretilip ‘Bizim Çocuklar’ olarak adlandırılan figüranlar tarafından yerel düzeyde sahnelendi.

Sahnelenmeden önce de prova niyetine, kimi zaman terör olayları kimi zaman da şu an olduğu gibi korkutma ve kanıksatma Prömiyerleri devreye sokuluyor.

Darbe kast ajansları her ne kadar zaman zaman farklı figüranları, farklı akımları ya da inanç gruplarını ön plana sürseler de darbeler sürekli bir halef-selef ilişkisi içerisinde olmuşlardır.

Yakın zamanın darbeler süreci de bunun göstergesi aslında. Post Modern olarak adlandırılan ve tamamen Müslümanları hedef alan 28 Şubat süreci’yle şekillenen Kemalist darbe, miadını tamamlar tamamlamaz devreye Ergenekon sokuldu.

Ergenekon adıyla B senaryosunu sahnelemeye başlayan Rand benzeri güç odakları, Sosyalizm kıvamında bir Ulusalcılık ve Baas türü bir rejim tasarlayarak baş oğlanın eline Law silahını boru diye tutuşturdu.

Amaç gerginlik yaratmak suretiyle asıl darbeye zemin hazırlamaktı. İşte bu yüzden de Ergenekon süreci adeta bir karşı darbe gibi FETÖ eliyle sonlandırıldı.

Bu minvalden hareketle diyebiliriz ki aslında Ergenekon Fake bir darbe süreciydi. Amaç Fetö’nün önünün açılmasından başka bir şey değildi.

Efendilerinin talimatlarıyla züccaciye dükkânına dalan fil gibi sürece dalan FETÖ, bir anda devletin en yetkili mekanizması haline getirilmişti.

Darbe darbeyi doğurmamış aksine darbe darbeye yol hazırlığı yapmıştır. 28 Şubat da Ergenekon ve türevleri de aslında 15 Temmuz’a giden sürecin kilometre taşlarından başka bir şey değildir.

Ergenekon süreci FETÖ’nün güçlenip taban bulması adına ters motivasyonlu bir olaydı aslında. Bakmayın siz dünün Ergenekoncularının bugün TV Tv dolaşıp FETÖ’den yakınmalarına ağlayıp sızlanmalarına. Her ikisi de aynı elin kuklalarıdırlar aslında.

Şunu iddia edebilirim ki; eğer 15 Temmuz Darbe girişimi başarılı olmuş olsaydı Ergenekoncular bugün olduklarından daha itibarlı bir durumda olacaktılar.

Çünkü Ergenekon illegal yapılanmasının siyasi uzantısı olan CHP ve onun genel başkanının halen FETÖ’yü destekliyor olması da bunun göstergesidir. 15 Temmuz’un başarılı olması durumunda siyasi iktidarın verileceği yer Ergenekon kadrolarını da içinde barındıran CHP’den başkası olmayacaktı.

Siyasi Kanat tartışmalarına bir de buradan mı baksak acaba?